Son Dakika haberi: Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), 233 baz puana inerek Mayıs 2018'den bu yana en düşük seviyeye geriledi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, dün açıklanan büyüme verilerinin ardından yaptığı açıklamada "Nisan ayında 381 baz puana kadar yükselen risk primi (CDS) 283 baz puana geriledi. İki yıllık gösterge tahvil faizi ise yüzde 49'dan yüzde 40'ın altına indi. CDS ve borçlanma maliyetlerindeki düşüş, kararlı ve sabırlı duruşumuzun olumlu sonuçlarını net bir şekilde ortaya koyuyor" ifadelerini kullanmıştı.
Enflasyonla mücadele kapsamında ekonomi yönetiminin uyguladığı politikalar, iyileşmeye işaret eden ekonomik verilerde de kendini gösteriyor.
2018’DEN BU YANA EN DÜŞÜK SEVİYE
Türkiye’nin risk göstergesi olarak kabul edilen 5 yıllık kredi risk primi (CDS), finans piyasalarında dikkat çeken bir iyileşmeyle 233 baz puana kadar geriledi.
Böylece Türkiye’nin CDS’i Mayıs 2018’den bu yana en düşük seviyesine inmiş oldu.
BORÇLANMA MALİYETLERİ GERİLİYOR
Söz konusu gelişmeler yabancıların Türk lirası varlıklara olan talebini artırırken süreçte Türkiye'nin borçlanma maliyetleri de geriliyor.
Öte yandan Türkiye ekonomisinin büyüme performansı 21 çeyrektir kesintisiz devam ederken enflasyon da 2026'da yüzde 20'nin altına ineceği beklentileri güçlendi.
Bu süreçte Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) faiz indirmesi ve toplam rezervlerin ekimde 198,4 milyar dolarla rekor kırması ise yurt içi piyasalarda risk iştahını artırdı.
Ayrıca Kur Korumalı Türk lirası Mevduat ve Katılma Hesapları (KKM) bakiyesindeki düşüş de devam ediyor.
KKM 21 Kasım haftasında 30 milyar 322 milyon lira azalarak 22 milyar 460 milyon liraya düştü.
Bu gelişmeler yabancıların Türk lirası varlıklara olan talebini artırırken süreçte Türkiye'nin borçlanma maliyetleri de geriliyor.
Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), 233 baz puana inerek Mayıs 2018'den bu yana en düşük seviyeye düştü.
Böylece Türkiye'nin kredi risk primi 7,5 yılın en düşük seviyesine gerilemiş oldu.
Bu arada Türkiye'nin cari işlemler hesabı, eylülde 1 milyar 112 milyon dolar fazla vererek art arda üçüncü ayda da pozitif seyrini sürdürdü. Bu hesap temmuzda 1 milyar 738 milyon dolar, ağustosta da 5 milyar 418 milyon dolar fazla vermişti. Böylece cari işlemler hesabı art arda üçüncü ayda da pozitif seyrini sürdürdü.
TCMB’DEN ZORUNLU KARŞILIKLARDA SADELEŞME ADIMI
Son olarak TCMB, zorunlu karşılık düzenlemesinde sadeleşme kapsamında bazı değişiklikler yaptı. Buna göre yurt dışından doğrudan temin edilen uzun vadeli yabancı para yükümlülüklerdeki artış tutarına yıl sonuna kadar yüzde 0 oranında zorunlu karşılık uygulanmasına ilişkin geçici uygulamanın süresi uzatılmayacak.
Aynı zamanda döviz tevdiat hesabı ile altın mevduat hesapları arasındaki zorunlu karşılık oran farklılıkları giderildi. Uzun vadeli yabancı para mevduat dışı yükümlülüklerin zorunlu karşılık oranları düşürüldü.
Ayrıca 2022 yılında zorunlu karşılığa tabi yükümlülükler kapsamına alınan finansman şirketlerinin yurt içi bankalara olan yükümlülükleri, tekrar kapsam dışına çıkarıldı.
Aynı tebliğ değişikliği kapsamında kredi büyümesi sınırlaması uygulamasının süresi 1 yıl daha uzatıldı.
"KUR RİSKİNİN AZALMASI CDS’TEKİ DÜŞÜŞ EĞILİMİNİ DESTEKLEDİ"
Konuyu AA muhabirine değerlendiren Pariterium Danışmanlık şirketinin kurucusu Dr. İsmet Demirkol, "Merkez Bankasının sıkı para politikası ve rezervlerle ilgili olarak verdiği güven mesajı ile enflasyondaki yavaşlama sebebiyle yabancılar tarafından tahvil alımları arttı" dedi.
Özellikle Merkez Bankası rezevlerinin son dönemde çok yükselmesi ve yabancıların tahvil alımlarını artırmasının önümüzdeki süreçte olası kur riskini azalmasının da CDS’teki düşüş eğilimini desteklediğini ifade eden Demirkol, ödemeler dengesine pozitif yönde etki ettiğini dile getirdi.
Demirkol, KKM bakiyesindeki gerilemenin yanı sıra fiziki altın talebindeki zayıflamanın da söz konusu gelişmede etkili olduğunu kaydetti.