Alçak irtifada, yüksek sesli sloganlar

Abone Ol

Devletten ne çok şey istiyoruz:

İyi sağlık hizmetiİyi ulaşım hizmetiİyi eğitim hizmetiİyi temizlik hizmetiİyi güvenlik hizmetiÇok huzur, az tehditHızlı bedava internet meselaMaaşlara hep zamFiyatlarda hep düşüşMakam, koltuk, statüTicaretle uğraşıyorsak iyi satış, bol kazanç

Az vergi, çok teşvik…

   Bu liste uzar gider. Ayrıntısına girersek sanırım binlerce madde yazabiliriz. Hatta ideolojik deli gömleğini giymiş olanların abuk subuk taleplerini de eklersek sayfalar yetmez sanırım. Sınırsız ihtiyaçlarımıza, ego ve algılarımızın sürekli tahrik edildiği kapitalist sistemi de ekleyin. Uçuyoruz beyler sıkı tutunun.

      Tabii ki bu seçkin milletin, bu kadim devletin saygıdeğer bireyleri olarak bunları hak etmediğinizi söylemiyorum. Hepimiz en iyi sağlık hizmetini almalıyız. Çocuklarımızın eğitimi geleceğimiz. Huzurlu ve güvende olmalıyız. Uçak biletleri daha da ucuzlamalı. Hızlı tren her yere ulaşmalı. En asgarimizin bile insan onuruna yakışır barınma, beslenme gibi temel ihtiyaçları giderilmeli.

      Peki devlet kim? Bu dediklerinizi kim yapıyor? Kâğıtlarda yazılı metinler mi? Farkında iseniz devlet dediğimiz biziz. Akşam ateşlenmiş çocuğunu doktora götüren, çığlık çığlığa doktorun çocuğuyla ilgilenmediğinden şikâyetçi öğretmen, ertesi gün kendine emanet edilen çocuklara aynı hassasiyetle yaklaşıyor mu?

       Evine hırsız girdiğinde karakola koşan ve zararının hemen tazminini isteyen karakoldaki polisin ilgisizliğinden şikâyetçi belediye temizlikçisi, ertesi gün işini yaparken orada bıraktığı artıkların mikrop ürettiğinin, o iğrenç kokunun kendi işini titiz yapmadığından kaynaklandığının farkında mı?

      Aylık geliri 150 bin dolar olan patron, 50 bin dolar gelirin bile fazla ve iyi bir gelir olduğunu düşünüp, işçisine asgari ücretin iki katını ödese bunun toplumsal barışa ve huzura ne kadar katkı sağlayacağının farkında mı? Bu liste de uzaaaarrrr giderrrr…

      Mesela yarın sabah uyandığımızda ben bu ülke, bu insanlarım için kendi gücüm kadar ne yapabilirim sorusunu sorsak diyorum. Hep istedik ve eleştirdik. Aynı hırsımız bu gün ülkeme ben ne verebilirim bilincine dönüşse inanın her alanda mucizelere şahit oluruz. Bir insan çok şeye kadirdir. Rabbim onu yaratılanların en üstünü olarak planladı. Hâlâ birilerinin kutsal bilim ineği henüz onun bir hücresine bile tam olarak vakıf değil.

      Yazıyı bir tespit ile bitirmek istiyorum. Her kim ki en çok konuşuyor, ahkâm kesiyor ve her şeyi eleştiriyorsa, baktım en az o çalışıyor. Hiçbir şey üretmiyor. Siz çözümün değil sadece sorunun parçası papağanlara aldırmayın. Yüksek sahte ideallerle uçanların, yüksek sesli sloganlarından çok kendi irtifalarının alçaklığına bakın…