Gökyüzü tanrıçası Nut’un tabutlar üzerine yapılan betimlemeleri, antik Mısırlıların binlerce yıl önce Samanyolu’nu gözlemleyip kayda geçirmiş olabileceğini gösteriyor. İngiltere’deki Portsmouth Üniversitesi’nden astrofizikçi Or Graur’un analizine göre, bazı tabutlarda Nut’un vücudu boyunca uzanan dalgalı bir çizgi, yıldızlarla çevrelenmiş bir şekilde resmedilmiş. Bu figürün, gökyüzünde Samanyolu’nu ikiye bölen koyu toz şeridi olan "Büyük Yarık"ı temsil ediyor olabileceği düşünülüyor.
Graur’un incelediği en dikkat çekici örnek, M.Ö. 1077-943 yılları arasında yaşamış olan Nesitaudjatakhet isimli bir kadına ait tabutta görüldü. Nut’un vücudu boyunca uzanan uzun, kalın ve kıvrımlı bir çizgi; yıldızlar ile çevriliydi. Graur, bu tasvirin Samanyolu’nun oldukça isabetli bir yorumu olduğunu belirtti.
BEDENİNİ SÜSLEYEN UNSURLAR
Ancak bu tür betimlemeler oldukça nadir. Graur, yalnızca dört başka örnekte daha benzer çizgilere rastladı ve bunların hiçbiri tabutta yer almıyordu. Ramesses IV, VI ve IX’un mezarlarında Nut, gündüz ve geceyi temsil edecek şekilde çift yönlü olarak betimlenmiş ve aralarında kıvrımlı bir çizgiyle ayrılmıştı.
Bu nadirlik, Graur’a göre, Nut ile Samanyolu’nun özdeş olmadığını gösteriyor. Ona göre, Nut gökyüzünü temsil ederken Samanyolu, Güneş ve yıldızlar gibi göksel cisimler yalnızca onun bedenini süsleyen unsurlar.
Bu keşif, antik Mısır'da bilim ve maneviyatın nasıl iç içe geçtiğine dair yeni bakış açıları sunuyor. Ayrıca dijital müze arşivlerinin halka açık hale getirilmesinin bilimsel keşifler için ne kadar önemli olduğunu da ortaya koyuyor.