Çelik Kubbe’de katmanlar teker teker hazır

Abone Ol

Türkiye’nin savunma mimarisi her geçen gün yeni bir gelişmeye sahne oluyor.

İHA, SİHA, Kızılelma ve KAAN gibi projeler ardı ardına devreye girerken, geleceğin ileri teknolojileriyle caydırıcılığımız da sürekli artıyor.

Nihayet uzun süredir üzerinde çalışılan “Çelik Kubbe” projesinde sona yaklaşıldı. Dün Ankara’daki törende “Steel/Çelik Dome”un son faz tanıtımı yapıldı ve 47 araçlık paket kamuoyuna duyuruldu. Ayrıca ASELSAN’ın Oğulbey Üssü yatırımıyla radar ve C2 üretim kapasitesinin büyütülmesi hedefleniyor.

Kısa, çok kısa, orta, uzun menzil ve yüksek irtifa savunma unsurlarının yanı sıra deniz entegrasyonu ile birlikte ülkemizin hava savunmasına adeta ‘çelik’ bir sağlamlık kazandırılıyor.

Bugün dünyada eşi benzeri olmayan bir caydırıcılık sistemi, savunma sanayi devlerimiz tarafından inşa ediliyor.

Savunma sanayiinde üç bini aşkın şirket faaliyet gösteriyor. Gençlerimiz bu şirketlerde görev alıyor, yeni buluşlara imza atıyor, geleceğin teknolojilerine yön veriyor.

En önemlisi de, bir zamanlar “muasır medeniyet seviyesine ulaşmak” hedefiyle örnek aldığımız ülkeleri bugün bazı alanlarda geçmiş olmamızdır. Artık onlar bizi örnek almaya başlamış durumda.

Peki, yeterli mi?

Elbette değil…

Türkiye, hedef ülke. Herkesin gözü burada.

Ama aynı zamanda caydırıcılığı yüksek, kararlılığı sağlam bir ülke.

Ulaşılacak ‘Kızılelma’ gibi bir hedefimiz var. Kat edeceğimiz daha çok yol bulunuyor.

Çelik Kubbe’nin katmanları bir bir tamamlanırken, ortaya çıkan şey yalnızca göğe gerilmiş bir savunma hattı değil; Türkiye’nin bağımsızlık arayışının, teknolojik özgüveninin ve caydırıcılık stratejisinin yeni adı. Bu katmanlar sadece metal parçaları ya da füze bataryaları değil; “egemenlik” dediğimiz soyut kavramın somut tezahürleridir.

Dış basında sıkça “Iron Dome’un yerli versiyonu” olarak tanımlansa da, aslında Çelik Kubbe Türkiye’nin “başkasının kalkanına sığınmak yerine kendi kubbesini örme iradesi”nin ilanıdır.

Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’ın sözde müttefiklerimize atıfla hatırlattığı şu söz tam da bu noktada anlam kazanıyor: “Kötü komşu mal sahibi yapar.” Bu gelişmeler aynı zamanda “olanda hayır vardır” sözünü de doğruluyor.

Yakın gelecekte dünya güç dengeleri yeniden şekillenirken, asıl belirleyici olan füzelerin menzili değil; verinin hızı, yapay zekânın karar gücü ve milletlerin kendi geleceğini savunma kararlılığı olacak. İşte Çelik Kubbe, bu yapay zekâ çağının çeliğe bürünmüş sembolüdür.