Ahtapotlar, kas ve sinirlerle dolu, vantuz kaplı kolları sayesinde çevreleriyle benzersiz bir şekilde etkileşim kurabiliyor. Ancak bu sekiz kolu nasıl koordine ettikleri uzun süredir gizemini koruyordu.
ABD’de Florida Atlantic Üniversitesi ve Woods Hole Deniz Biyolojisi Laboratuvarı’ndan biyologların yaptığı yeni araştırma, ahtapotların her kolunun bağımsız hareket edebilmesine rağmen belirli görevlerde belirli kolları tercih ettiğini ortaya çıkardı.
2007-2015 yılları arasında Karayipler ve Atlas Okyanusu’nda 25 farklı ahtapot üzerinde yapılan gözlemlerden elde edilen 3.907 hareket kaydı, bu canlıların oldukça yönlü ve esnek olduğunu gösterdi.
Araştırmaya göre, ahtapotlar ön dört kollarını daha çok keşif ve çevreyle etkileşim için, arka dört kollarını ise hareket ve deniz tabanında ilerleme için kullanıyor. Yani bir nevi “eller” ve “ayaklar” gibi işlevsel bir ayrım söz konusu.
Buna rağmen kollar arasında kesin bir uzmanlaşma bulunmuyor; ahtapot, isterse herhangi bir kolunu herhangi bir görev için kullanabiliyor. İlginç bir şekilde, insanlardan farklı olarak sağ veya sol tarafı tercih etmedikleri, yani tamamen “çift el kullanabilen” (ambidekstr) oldukları da ortaya çıktı.
Araştırmayı yürüten ekibin başındaki deniz biyoloğu Chelsea Bennice, “Tüm kollar hemen her hareketi yapabiliyor. Bu da ahtapotların inanılmaz bir esneklik ve uyum kapasitesine sahip olduğunu gösteriyor” dedi.
Bu bulgular, denizlerin en gizemli canlılarından biri olan ahtapotların zihin ve beden koordinasyonu konusundaki sırlarını çözmede önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.