Eğitimin günceli ve birkaç öneri

Abone Ol

Millî  Eğitim Bakanlığı, ders kitaplarının ardından yardımcı kitapları da ücretsiz dağıttı. Ders kitaplarının etkin kullanımı konusunda öğretmenlerin daha duyarlı olması talebi dile getirilmekte. 19 milyona yakın öğrenci her gün okul yolunu adımlamakta. Bu büyüklükteki bir kitleyle ilgili alınacak her karar kamuoyu nezdinde gündem oluyor.

Ücretsiz dağıtılan yardımcı kitaplara rağmen hâlâ öğrencilerden yardımcı kitap alınması istenebilir mi?  Cevap maalesef evet. Öğrencilerin ellerine tutuşturulan ya da “Gidin şu kitapçıdan şu kitap paketini alın.” şeklinde verilen listelerin fiyat aralığı 1300- 1500 lira arasında.  Bu kitaplar paket halinde satılıyor ve velinin bu kitapların bir kısmını alma talebi reddediliyor.  Yani Millî Eğitim Bakanlığının yardımcı kitapları ücretsiz dağıtması, okullarda yardımcı kitap önerilmesinin önüne geçmemiş gibi gözükmekte.

Servis ücretleri cep yakıyor

Anaokulundan liseye hemen her kademede okuluna servisle gidip gelen öğrenci grubu bulunmaktadır. Servisler öğrencilerin okullarına daha rahat ulaşması, zaman kaybının engellenmesi, öğrencilerin güvenliği ve trafikteki yoğunluğun azaltılması bakımından önemli bir kamu hizmeti yürütmekte. Petroldeki dalgalanamaya bağlı olarak servis ücretlerindeki artış velileri ciddi manada zorluyor.

Servis ücretleri Anadolu şehirlerinde en kısa mesafede 500 liradan başlıyor, mesafesine göre 1000 liraya kadar çıkıyor. İki üç öğrencisi olan veliler servis ücretlerini ödeme konusunda zorlanıyor hatta çaresizlik içerisinde çocuklarını açık öğretime aldırmayı düşünenler bile var. Belki de servislerden ÖTV alınmayarak veya imkânı olmayan velilere servis desteği sağlayarak bu sorun hafifletilebilir.

Okullarda kılık kıyafet çıkmazı

Okullarda kılık kıyafet bir dönem tamamen serbest bırakıldı. Öğrencilerin kontrolsüz ve düzensiz giyim tercihleri eğitimcileri rahatsız etti. Velilerin maddi durumlarının aynı olmaması nedeniyle çocuklar arasında markalı, güzel, moda kıyafetler giyip giymeme hususu psikolojik ayrışmalara sebep oldu.

Okul Aile Birlikleri son yıllarda kendi okullarıyla ilgili kıyafet belirleme yoluna gittiler. Okullarda herkesin giyeceği belli bir kıyafetin olması eğitim öğretim açısından olumlu. Fakat bazı okullar sık sık kıyafet değiştirmekte ve velilere ek kıyafet külfeti binmekte.

Bazı okul kıyafeti satıcıları da fırsatı ganimete dönüştürme peşinde. Piyasada 100 lira olan bir tişört 200 liranın üstünde bir fiyata satılmakta. Basit bir eşofman altı, tişört ve kazak, yerine göre 750-1000 TL arasında satılıyor.

Eskiden öğrenciye zekât verme, yardım etme kültürü ne güzel kültürmüş. Şimdilerde her durum maalesef fırsata dönüştürülüp insanların cebindeki paraya göz dikiliyor.

Birkaç öneri

Değişen gündem içerisinde savrulan nesiller olmaması için tüm bu tartışmalardan uzak öğrencilerin ilim ve irfan inşası gözlerden uzak tutulmamalıdır. Sınavlara hazırlık sürecine verilen önemin yarısı öğrencilerin kitapla, kültürle, girişimcilikle, üretkenlikle ilgili ihtiyaçlarına verilse uzun vadede ülkemize ve insanımıza çok önemli katkılar sunulmuş olacak.

Tüm tartışmalar gündelik ve geçici. Kalıcı olan, insan yetiştirmek ve gelecek asırlara kalacak olan donanımları hazır hâle getirmek. Bunun için okullarda mutlaka tezli kitap okuma programları yapılmalı. Bu konuda Millî Eğitim Bakanlığı, aynen TÜBİTAK 4006 projeleri gibi itibarlı projeler geliştirmeli.

Bu yarışmalarda başarılı olan öğrencilere ek puanlar verilmeli, öğretmenlere farklı özendirici uygulamalar yapılmalı. Öğrenciler arasında ses, resim, yazarlık yarışmalarına ihtiyaç bulunmakta. Aksi takdirde gündemin peşinde koşmaya devam edilir tüm ülke olarak.