Osmanlı’nın 1847'de İrlanda’ya yardımındaki şaşırtan 'Joe Biden' detayı!

Topkapı Sarayı'nın girişinde yazan;"Bütün mâzlûmların sığınağı" mânâsındaki "Yâ vâliyete Külli Mâzlûm" levhasının ne kadar uygun yerde ve mekânda asılı olmasının, ecdâdın sadece Müslümanlara değil, yeryüzü insanlarının tamamını kucakladıklarından kaynaklandığını bilmeyen yoktur. Yinede biz küçük bir örnek vererek konuyu pekiştirelim.

1845 yılında İrlanda'da yaşanan bir kıtlıktan bahsedeceğiz. O dönem bölgenin tarıma en elverişli ürünü patateslerde phytophtera infestans hastalığı görülür..Rüzgâr yoluyla yayılan bu hastalık nedeniyle o yıl ve ondan sonraki 1846'da patateslerin tamamında ürün elde edilemez.

Diğer gıda ürünleride İngiliz toprak sahipleritarafından toplanıp gemilerle İngiltere'ye nakledilince kıtlık kaçınılmaz olur ve iki yıl içinde bir milyonu aşkın insan hayatını kaybeder.

O dönemde, İrlanda topraklarının bütününe yakını soylular denen İngiliz toprak sahiplerine aitti. İrlanda halkı bu topraklar üzerinde kiracı konumunda çiftçilik yapıyor, elde edilen ürünlerin tamamıyla, üretilensığır ve koyunlar her yıl toprak sahipleri tarafından gemilerle İngiltere'ye götürülüyordu. Sadece 1845 yılında 1 milyon ton zahire ile 260 bin koyun İngiltere’ye götürülmüştü.

İngiliz toprak sahiplerine ait çiftliklerde 600 bin fakir çiftçi aile ise bu işçilik karşılığında kendilerine ayrılan topraklarda yiyecekleri patatesleri üretiyorlardı. Patateslerde hastalıktan dolayı ürün alınamayınca kıtlık, kıtlığa bağlı olarak da tifo ve kolera salgını başgösterdi. Ve 1847 yılına kadar bir milyondan fazla İrlandalı hayatını kaybetti

Bu durum Türk Hâkânı Sultân Abdülmecid'e, dişlerini tedavi için İstanbul'a gelen İrlandalı diş doktoru Joseph tarafından söylenince Türk Hâkânı derhal harekete geçti.

Önce 10 bin pound yardım göndermek istedi. Ancak Kraliçe Victoria meblağı çok bularak kendisinin iki bin pound gönderdiğini, bin poundluk bir yardımın yeterli olacağını söylemesi üzerine, Sultân Abdülmecid bin pound nakdi yardımı göndermiş, ardından İslâm Halifesi sıfatıyla Türk'ün merhametini İrlanda halkını kuşatması gerektiğini söyleyerek derhal gıda ve ilaç taşıyacak üç geminin hazırlanmasını ve yola çıkmasını emretmiştir.

Kısa zamanda yola çıkan gemiler Cebelitarık Boğazından geçerek İrlanda'ya ulaşır. Ancak bu seferde İngiltere'nin ablukası altındaki adaya yaklaştırmazlar. (İrlandalıların kendi dillerinde "An Gorta Mor" büyük açlık dedikleri süreçte yaşadıkları ablukayı, hâlâ İrlandalılar İngiltere'nin kendilerine yaptıkları soykırımı olarak nitelendirmektedirler.)

Buna rağmen, Türk denizciler görevlerini yerine getirmek için önce en güneydeki CorkLimanına yanaşmak isterler. Engellenince bu seferde 260 km. kuzeyde Dublin Limanını denerler yine müdâhâle olunca geri çekilip bir müddet beklerler.

Açlıktan ölen insanların topraklarına bu kadar yaklaşmışken üç gemi dolusu gıda ürünleriyle geri dönmeleri vicdanlarında onulmaz yara açacaktır.

Karar verirler ve gecenin karanlığında âdeta süzülerek Dublin'den 50 km. daha kuzeyde Drogheda limanına sızarlar. Tahliye için hiç de müsait olmayan limana başarıyla yanaşırlar. Halk ve belediye başkanı Türk Leventlerini büyük bir coşkuyla karşılar.

Yükler boşaltılana kadar leventleri misafir ettikleri belediye binası şimdi limanda WestcourtOteli olarak hizmet vermekte ve girişinde, "Türk halkının İrlanda halkına yaptığı âlicenaplığın anısına" yazılı "Ayyıldızlı" tabela misafirleri karşılamaktadır.

Sadece Türk Ayyıldız'ı bu tabelalarla sınırlı değildir. Her sene "Mayıs Ayında" kutlanan şehrin kuruluş yıldönümünde Drogheda'da her taraf ayyıldız bayraklarıyla donatılır. Belediye Başkanı yapılan koşu ve yürüyüşte en önde Türk Bayrağı taşır. Bu yıl Drogheda Kentinin kuruluşunun 815. kuruluş yıldönümünü kutladıkları şu günlerde yine aynı sahneleri görmek mümkün.

Zaten şehre giden herkes aydınlatma direkleri dâhil her yerde ayyıldızımızla karşılaşmaktadır.

Bununla kalınmaz. Türk hayranlığı 1919 yılında kurdukları Drogheda United futbol kulübünün ambleminede yansır. Günümüzde bile Premier Futbol Liginde en üst sıralarda yer alan kulüp; bordo mavili, ayyıldızlı formalarıyla sahaya çıkmaya devam ettikleri gibi, dostluk maçlarını devam ettirdikleri renkdaşları Trabzonsporlada 2011 yılında kardeş kulüp olmuşlardır.

İrlanda Başbakanı ve Cumhurbaşkanı her fırsatta bu dostluğa ilişkin mesajlar vermektedirler. Ecdâdın bu yaptığı iyilik unutulmaz ve o zaman Sultân Abdülmecid'egönderdikleri içten mektupla teşekkür ve minnettarlıklarını belirtirler.

Mektup şu şekildedir; "Aşağıda imzaları bulunan biz İrlanda Asilzâdeleri, Beyefendileri ve sâkinleri, majesteleri tarafından acı çeken kederli İrlanda Halkı'na gösterilen cömert hayırseverlik ve alâkaya en derin minnetlerimizi saygıyla takdim eder ve onlar adına Majesteleri tarafından İrlanda Halkı'nın ihtiyaçlarını karşılamak ve acısını dindirmek üzere cömertçe yapılan 1.000 Sterlinlik bağış için teşekkürlerimizi arz ederiz."

Resmi yardım nakit yapıldığı için, abluka altındaki İrlandalılar resmi mektuplarında sadece paradan bahsetmişler, gizli yapılan gıda yardımını söylememişlerdir. Yapılan bu yardımlarla kendilerini bir müddet idâre eden İrlandalıların bir milyondan fazlası açlığı bir daha yaşamamak için çareyi Amerika'ya göçmekte bulurlar.

Aralarında bir takım soylular ile asilzâdelerinde bulunduğu aç ve hasta insanları Amerika'ya taşıyan bu gemilere "Tabut Gemiler" denmektedir. Çünkü pek çoğu, büyük umut bağladıkları buyolculukta, henüz Amerika'ya varamadan yolda hayatını kaybetmektedirler.

Bu göç dalgası 1851 yılına kadar devam eder. İşte ABD'nin şimdiki başkanı Joe Biden'in dedeleride, kursaklarında Osmanlı lokması olduğu halde bu göç kervanına katılır. Önce, New York'a ayak basarlar, ardından 1942 yılında Joe Biden'in doğduğu Pelsinvanya'nın Scranton iline gelirler.

Daha başkan yardımcısı iken Türkiye ve Türklerle uğraşan ABD Başkanına buradan bu hatırlatmayı yapalım istedik. Sayın Başkan, hâlen bütün dünyada mâzlûm ve mağdur coğrafyalara en fazla aynî yardımı yapan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, senin dedelerine bile yardım ulaştıran mirasçısı olduğu Osmanlı'nın izinde kararlılıkla yürümektedir.

Sana tavsiyemiz; Suriye ve Irak'ta Türk düşmanı PKK-YPG'ye silah ve cephane vererek, bu Asil Türk Milletine yaptırdığın saldırılardan vazgeç. Gazze'de olduğu gibi ablukalarla karşımıza çıkma. Bakarsın yine gün gelir, İrlanda da 1847'de dedelerine ekmek vererek hayata tutunmalarını sağlayan Türk'ün merhametine muhtaç kalırsın.. Halit Kanak / Akit Gazetesi