Üniversiteli gençler, manevi açıdan kendilerinin de çok faydalandığı kulüp faaliyetleri hakkında Diriliş Postası Gazetesi’ne açıklamalarda bulundu.
Gönüllülük Kulübü, 10 Aralık 2013 tarihinde kuruldu. Kulübünün kurulma amacı insanları mutlu etmek idi. İlk dönemde insanları nasıl mutlu eder, onlarda nasıl fark yaratılır diye kuruldu. Gönüllülük Kulübü üyeleri daha çok çocuklar üzerine projeler yaparak başladıklarını belirterek, “Mutluyduk, tamamen insanları mutlu etmek amacıyla başladık. Çocuklarla ilgili projelerle başladık, farkındalık yaratacak projelerle başladık. Ekibimiz çok küçüktü 6 veya 7 kişiydik. Çok küçük bir ekiptik ama büyük işler yaptık. İnanılmaz derecede çalıştık ve o senede çok fazla proje çıkardık. Yaptığımız işler, projeler çok önemli. Özellikle sosyal sorumluluk projeleri. Bu sebepten dolayı da projelere dahil olacak kişileri mülakat yöntemiyle seçiliyor. Kulübünün üyeleri yüzde 60’ı Haliç Üniversitesi’nde okumayan öğrencilerdir. Daha önce gerçekleştirdiğimiz birçok proje var ama şu an sürdürebilir 6 projeler var” dedi.
“SOSYAL SORUMLULUK ÇALIŞMALARI GERÇEKLEŞTİRİYORUZ”
Nar Harekâtı Projesini anlatan gençler, “Bu proje kapsamında devlet koruması altında olan çocukları ile her hafta sonu onlarla birlikte etkinlikler düzenliyoruz. Aynı ekiple etkinlikleri düzenliyoruz ve aynı ekip olması çok önemli çünkü devlet koruması altında olan çocukların yaşadıkları travmaları terk edilmesinden dolayı sahip oldukları bağlanma problemleri var. Bunun için de bağlanma sorunlarının üstesinden gelebilmesi için onları gönüllülerin düzenli olarak onları ziyaret etmesi ihtiyaçları var. Biz bu ihtiyaçları doğrultusunda sosyal sorumluluk çalışmalar gerçekleştiriyoruz” diye konuştu. Nar Harekâtı 8 üniversitede bulunuyor. Diğer şehirlerde de bu projeyi yayılmayı amaçladıklarını diyen gençler, “Amacımız aslında devlet koruması altında olan her çocuğun üniversite okuyan her öğrenci örnek olarak seçebilmesi, ablası abisi bulunsun, onlarla iletişime geçsin istiyoruz. Dolayısıyla, biz istiyoruz hayat dair bir motivasyonu olsun, özgüven kazansın” değerlendirmesini yaptı.
“TABURCU OLANLARLA İRTİBATIMIZ KESİLMİYOR”
Gel Oyna Paylaş Projesi’ni de anlatan Haliç Üniversitesi Gönüllülük Kulübü’nün üyeleri kısaca şu ifadelere yer verdi:
“Gazi Osman Paşa Fizik Tedavi ve Eğitim Araştırma Hastanesi’nde proje gerçekleştiriliyor. Fizik tedavisindeki çocuklarla etkinlikler düzenliyoruz. Orada bazen ekipmanlara ihtiyaçları olabiliyor. Oraya gidip yardımcı olmaya çalışıyoruz, hastanedeki çocuklarla güzel vakit geçiriyoruz. Her dönem başında gönüllüler değişiyor ve oradaki hemşireler, doktorlar üyelerimize eğitim veriyor çünkü eğitim almayan birinin çocuklarla ilgilenmesini istemiyoruz. Diğer şehirlerden de hastaneye gelenler bile taburcu olduktan sonra onlarla irtibatımız kesilmiyor.”
İstanbul’da okuyan gençlerin gerçekleştirdikleri bir diğer proje de “Benim Geleceğim Projesi”dir. Gençler Projeyi, Karabük Samsun Adana ve Gaziantep’te yaptıklarını aktardı. Projeyi gerçekleştirebilmek için birçok zorluklardan geçtiğin anımsatan öğrenciler, “İki okula gittik, sıfırdan iki sınıf, kütüphane oluşturduk. İlk Karabük’teydik. İki tane sınıf yaptık, atölye çalışmaları yaptık, eğitimlerimizi verdik. Ardından Samsun’a geçtik ve orada da üç sınıf yaptık, farklı atölye çalışmaları, eğitimler verdik, hediyeleri verdik” ifadelerini kullandı. Öğrenciler bu projeyi yılda birkaç kere gerçekleştirdiklerini belirtti.
GENÇLERİN TEK BEKLENTİSİ DESTEK
Gençler, çocuk istismarı önlemeye yönelik, işaret dili, kişisel hijyen, velilere gibi eğitimler verdikleri söyledi. Bu projelerle ayırım yapmadan gerçekleştirildiklerini anlatan gençler, asıl amacı kırsal yerler katkıda bulunmak olduğunu aktardı. Onların farklı kurumlardan tek istediği projelere destek olması. Çünkü çocukları mesela müzeye götürdüklerinde giriş ücretlerini karşılamaları gerektiğini ya da araç desteğe ihtiyaç duyulduğunu veya gün boyunca gezide çocukların acıktığını veya atölye yaptıklarında bazen bir pet şişeye bile ihtiyaç duyduklarını aktardı. Paradan ziyade daha çok ürün tercih ettiklerini ifade etti. Yaklaşık 1200 üye bulunan kulübün üyeleri gerçekleştirdikleri etkinliklerden bahsederken bu tür faaliyetleri insanlık için yaptıklarını ve manevi açıdan çocuklardan daha çok kendileri faydalandığını söyledi.