1832’de ABD’ye gizli bir örgütün gene bir uzantısı olarak William Russell ve Alphonso Taft tarafından getirilmiştir.
Alphonso Taft ABD Başkanı ve Skull and Bones-Kurukafa Cemiyeti üyesi olan ve 1909-1913 yılları arasında 27. ABD Başkanı William Howard Taft’ın babasıdır.
Bu cemiyetin son 150 yılda 2500’den fazla üyesi olmuştur. Baba ve oğul George Bush’un üyesi olduğu Skull and Bones Society “Kurukafa Cemiyeti”merkezi Connecticut’da Yale Üniversitesinde bulunan gizli bir cemiyettir.
Her sene sadece 15 erkek öğrencinin alındığı bu örgüt ülkenin en elit oluşumu olarak gösterilir. Seçilen bu 15 kişi daha sonra ABD’de kilit nokta denilecek yerlere getirilir.
Devam edelim.
Kült bir yapım kıvamında olabilecek bir film. The Good Shepherd-İyi Çoban 2006 yapımı bir film. CIA'in erken dönem tarihini konu alsa da filmin büyük bir kısmı Yale'in gizli topluluğu Skull and Bones etrafında dönüyor. Temelde ana karakterin istihbarat dünyasına nasıl çekildiğinin “başlangıç hikayesi.”
Matt Damon, 1939'da sessiz ve çok zeki bir Yale öğrencisi olan Edward Wilson'ı canlandırıyor. Skull and Bones’a katılmak üzere seçildi.
Film, gerçek Skull and Bones ritüellerini gösteriyor. Tabutta kabul töreni, bir tabutta çıplak yatıp tüm cinsel geçmişinizi itiraf etmek, çamur güreşi, kafatası kupasından içmek, hepsi oldukça doğru ve ürkütücü bir şekilde tasvir edilmiş.
Bones'ta Wilson, FBI ve ardından OSS (CIA'in öncülü) tarafından işe alınır çünkü topluluk, doğrudan Amerikan istihbaratına ve gücüne hizmet eden eski bir ağ olarak ele alınır.
Film, Skull and Bones'un sadece bir üniversite kulübü olmadığını, aynı zamanda ilk CIA'in kurulmasına ve kadrolaşmasına yardımcı olan elit bir kanal olduğunu güçlü bir şekilde ima eder.
Film, CIA'in temelde "Bonesmen"ler tarafından kurulduğunu neredeyse doğrudan söylüyor.
Kıdemli Bonesmen'ler ve profesörler, Wilson'ı henüz lisans öğrencisiyken istihbarat çalışmalarına dahil ediyorlar.
Filmdeki neredeyse her güçlü Amerikan karakteri (senatörler, generaller, bankacılar, casuslar) ya bir Bonesmen'dir ya da bir Bonesmen'le bağlantılıdır.
Hem 1961 CIA Direktörü Allen Dulles'ın hem de kardeşi Dışişleri Bakanı John Foster Dulles'ın Bonesmen olduğu gerçeği filmde de yansıtılıyor.
Başlangıç töreni sırasında son sınıf öğrencileri şöyle tezahürat ediyor;
“Kutsal yemini korumaya ve inancın korunmasına, oğullarımızı adıyoruz.”
Bu fikir gizli topluluğa ve gizliliğin kendisine sadakatin aileden, ülkeden veya ahlaktan üstün olduğu fikri Edward Wilson'ın hayatının trajik özünü oluşturuyor.