Öncelikle şunu söylemek gerekir ki İmamoğlu beslemesi bazı gazeteci ve yorumcuların iddia ettiği gibi Kılıçdaroğlu etkisi bitmiş bir siyasetçi değil.
Neden böyle söylüyorum?
Sosyal medya platformu X’ten yaptığı paylaşımın bir gün içerisinde neredeyse 20 milyon görüntülenmesinden dolayı söylüyorum. Elbette bunu söylerken bazılarının da bu paylaşımı eleştirdiklerini bilerek söylüyorum.
Hemen öncesinde 10 milletvekilinin, İmamoğlu’nun yolsuzluklarına sahip çıkmaması için yazdıkları mektupla birlikte değerlendirildiği zaman da etkisi daha da belirleyici olacaktır.
“Ne olacak canım, CHP’nin 139 milletvekili var. İçlerinden 10 kişi genel başkana muhalefet etmiş, bunun bir anlamı yok. Şaibeli 38. Kurultay ile de ilgili ‘mutlak butlan’ ya da ‘butlan’ kararı çıkmadı. Dolayısıyla Özgür Özel yoluna devam eder.” diyenler olabilir ama olay öyle değil.
Artık herkesin kabul ettiği bir durum var ki o da İmamoğlu çıkar amaçlı suç örgütünün yolsuzluk yaptığıdır.
Bana göre bu örgüt sadece kendi çıkarları için hareket etmemiş, aynı zamanda devleti ele geçirmek için pervasızca hareket etmiş. Nasıl ki geçmişte FETÖ pervasızca hareket etmişse bunlar da öyle hareket etmiş.
Ancak unutulmaması gereken bir husus var ki devlet ya da adalet geç hareket etse de kimsenin yaptığını yanına bırakmıyor.
Elbette biz ahiret gününe inanıyoruz. Bu dünyada yapılanların öbür dünyada da karşılığı olacak ama bazen öbür dünyaya kalmadan bu dünyada da hesap sorulup ceza veriliyor.
*
Başkasının Aklıyla Savaşa Girenin Sonu
Volodimir Zelenski, Batı’nın kışkırtması ile Rusya ile savaşa girdi.
Sonuçlar hepimizin malumu.
Bir tiyatro oyuncusu olarak onu savaşa soktular ama olan Ukrayna halkına oldu, Ukrayna devletine oldu.
Bugün Ukrayna’nın nadir elementler dahil tüm doğal kaynaklarına ABD çöküyor. Milyonlarca Ukraynalının işlerinin güçlerinin bozulması, yerlerini yurtlarını terk etmek zorunda kalması başka bir sorun. Ama çoluk çocuk dahil yüz binlerce Ukraynalı da hayatını kaybetti.
Geçtiğimiz yıl bir şekilde İstanbul’da barış masası kurulmuş, anlaşmaya varılmak üzereydi ki İngiltere, Zelenski’ye telkinde bulunarak barışın olmamasını sağladı.
Bugün Ukrayna için şartlar daha da ağırlaştı. Ama Zelenski barış yapmaya mecbur.
Daha önce Trump’a misafir olduğunda hakarete maruz kaldıktan sonra koşarak gelip Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’a sığındıysa, şimdi de 28 maddelik ağır barış şartlarının ortaya çıkmasından sonra yine Erdoğan’a sığındı.
Kuvvetle muhtemel Putin ile görüşüp şartların yumuşatılmasını isteyecek.
Umarım şartlar Ukrayna ve halkı adına yumuşar ama kendi gücü ve aklı ile hareket etmeyen devlet adamları ülkelerine ağır zarar verirler.