Orucumuza ve ibadetlerimize saygı lütfen…

Abone Ol

Mübarek Ramazan-ı Şerif ile müşerref olduk ama her sene olduğu gibi yine birilerinin, ağız tadıyla bir Ramazan geçirmemize engel olacağı düşüncesi ödümüzü koparıyor.

Sahur vaktiyle başlayan, teravih namazının kılınıp kılınmayacağı tartışmalarıyla devam eden bir dizi saçmalık bizi bekliyor.

“Sakız çiğnemek orucu bozar mı?” gibi densizliğin dik alası soruları hesaba katmıyorum bile…

Dikkat ettiniz mi bilmiyorum, her sene artarak devam eden bu tartışmalar, Ramazan’ın maneviyatını da kendisiyle birlikte bu karmaşaya kurban ediyor.

Tamamen irrasyonel bir olgu yani oruç tutmak, rasyonalitenin insafsız ölçülerine muhatap bırakılarak, resmen içi boşaltılıyor.

Hz. Adem’den beri tutulan oruç, Müslümanların gönül ferahlığı, iç huzuru olmaktan uzaklaştırılıp bir yeme içme meselesine dönüştürülmesinden beri, bu sıkıntılar yakamızı bırakmadı, bırakmayacak!

Peki, kim bu huzur bozanlar?

Tabii ki, oruçla, namazla, niyazla ilgisi olmayanları memnun ve mesut edebilmek için, bu vesile ile de onların gönlüne, gözüne ve hayat ortamlarına girebilmek için İslâm’a ve onun değerlerine acımasızca tasallut eden Müslüman görünümlü nobranlar!..

Ağır mı oldu?

Bence hayır!

Diledikleri dini kanaatlere sahip olabilirler…

Modernist, reformist, vehhabi, (sözde) selefi, bilmem ne karın ağrısı…

Bu onların en tabii hakkı.

Ama lütfen bizim orucumuzdan, namazımızdan ve sair ibadetlerimizden uzak dursunlar.

Bu yaklaşımın, siyasetteki izdüşümü de bir hayli ilginç.

Gelenek ve İslâm medeniyet kavrayışının zenginleştirdiği ne varsa hepsine acımasızca saldırı düzenleyenlerin, son seçimde AK Parti’ye alenen tavır alıp şuraya buraya savrulanların içinden çıkıyor olması sizce de ilginç değil mi?

Bizim içimizde duruyor görünüp de karşı tarafa hizmet için can atanların bu tuhaf yaklaşımlarını psikolojinin hangi başlığı ile izah edeceğimi doğrusu bilmiyorum ama bildiğim bir şey var ki, o da bu yaklaşım sahiplerinin, yıkıcı denecek kadar acımasızca eleştirilerde bulunmaktan büyük bir haz aldıklarıdır.

Yayınladıkları deklarasyonlara ve çıktıkları televizyon kanallarında söylediklerine bakın, ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.

Onlara siyasi duruşlarıyla ilişkili olarak şunları söylemek isterim.

Efendiler!

AK Parti’ye düşman olun.

Dilediğiniz partiyi destekleyin.

Ümmetin umudunun yerle bir olmasından zerre kadar gocunmayın!..

Hülasa ne haliniz varsa görün, tek bizden uzak durun!

Ramazan’a dair ise diyeceklerim şunlar.

Efendiler!

İsterseniz sabahın erken saatlerine kadar sahur yenileceğini iddia edin.

İstemiyorsanız teravih namazı kılmayın.

Bizim ibadetlerimizi yok sayın, anlamsız bulun, canınız ne istiyorsa yapın.

Ama bizden, orucumuzdan, ibadetlerimizden bir zahmet uzak durun!

İslâm’a amansızca düşman olanlara gösterdiğiniz saygının sadece onda birini bekliyoruz sizden!…

Sadece onda birini…