Güncel

Sorumluluk, itaat, teslimiyet ve ihlas kavramlarının anlamları nedir?

Abone Ol

İbadetlerde ihlas, Allahu Teala'nın emir ve yasaklarına uymada gönül rızası ve içtenlik şeklinde kısaca özetlenebilecek "Sorumluluk, itaat, teslimiyet ve ihlas kavramlarının anlamlarını" daha detaylandıracak olursak kelimelerin Arapça kökenini inceleyerek bu anlamları daha geniş bir şekilde görmek mümkün. Peki, Sorumluluk, itaat, teslimiyet ve ihlas kavramlarının anlamları nedir? Bilgiler yazımızda..

Sorumluluk, itaat, teslimiyet ve ihlas kavramlarının anlamları nedir?

Sorumluluk: TDK sözlükte sorumluluk kelimesinin anlamı şöyle izah edilmektedir; "Kişinin kendi davranışlarını veya kendi yetki alanına giren herhangi bir olayın sonuçlarını üstlenmesi, sorum, mesuliyet"

İtaat: Söz dinleme, boyun eğme, buyruğa uyma anlamlarını taşır. Arapça (tı-vav-ayın) harfleriyle "tav´" masdarından türeyen itaat esasen "bir şeyi isteyerek, seve seve yapmak" anlamındadır. İslamda "Allah'a itaat" Allahu Teala'nın buyruklarını seve seve yerine getirmek demektir.

Kâmûs-ı Türkî'de "itâ'at" kelimesi: Tav' masdarından türeyip if'âlden masdardır.

Dinleme, alınan emre göre hareket, inkıyâd (bağlılık), mutî' ve tâbi' olma,: Ebeveyne, evâmir-i hükûmete itâ'at etmek.

Adem-i itâ'at: İtaatsizlik, serkeşlik, muhâlefet. 

Arz-ı itâ'at: Serkeşlikden dönüp mutî' olma: "Eşkıyâ arz-ı itâ'at etdiler."

***

Teslimiyet: TDK sözlükte "teslimiyet" kelimesinin anlamı, "Teslim olma, kendini verme, boyun eğme" şeklinde açıklanmaktadır. Yani teslîmiyet,  başa gelen hâdiseleri itirazsız bir şekilde kabullenmek demektir.

Lugat-ı Nâci'de "teslîmiyyet" kelimesi: Emre bi-lâ-i'tirâz inkıyâd (itiraz etmeden bağlılık gösterme), boyun eğme, rızâ: "Arz-ı teslîmiyyet etdi. Teslîmiyyet gösterdi."

(Teslîm) dahî bu ma'nâyı müfîd ise de yerine göre def-i iltibâs (karışıklığı gidermek) için (teslîmiyyet)'in isti'mâline (kullanımına) ihtiyâc görünmüşdür. 

***

İhlâs: Temiz sevgi ve yürekten bağlılık anlamına olup ibadetleri içtenlikle yapmak demektir. Yani kişinin hal ve hareketlerinde, sadece Allahu Teala'nın rızasını gözetmesi, riyakârlıktan ve iki yüzlülükten uzak olması, ibadetlerini riya ve gösterişten, harici menfaatlerden arındırarak Allah rızası için yapması demektir.

Lugat-ı Ebu'z-Ziyâ'da "ihlâs" kelimesi: Hâlis ve pâk, gıll ü gişden, reyb ü riyâdan ârî olmak.

Safvet-i kalb ile (kalbin paklığı) dosluk. Ubûdiyyet-i hâlisa gibi (sadece Allahu Teala'ya adanmış kulluk) hatta riyâ ve süm'a (gösteriş) şâ'ibesini (şüphesini) terk ile lillâh (sadece Allahu Teala'ya mahsus) muhabbet etmeye (ihlâs fi'l-ibâde/ibadetlerde ihlas) ıtlâk olunur. İhlâs-ı tâmm, kemâl-i ihlâs, arz-ı ihlâs te'bîrleri ma'rûfdur.