Sosyal medyada şöyle bir dolaşınca ülke gündeminin ne kadar hızlı değiştiğini, dün konuştuklarımızın bugün tarih olduğunu görmek bir ilginç geldi. Sonra seçim döneminde sorun olarak görülen konuların bugün çözüme kavuşup kavuşmadığını bir düşündüm. Sonuç; bir çoğu tarihte kaldı ve çözüm üretilmedi. Neden mi? Çünkü hiçbiri hakiki sorun değildi. Muhalefetin zihnimizi işgal etmesine öyle müsaade etmişiz ki anlayınca hayıflanmamak mümkün değil.
Mesela; Ne oldu sokaklardaki milyonlarca mülteciye? Dahası! Sokak hayvanları problemi seçim bitip gidince nasıl da bir anda kaybolup gitti? Bu sözde “sorun” diye bize dayatılan ve bizim de üstünde tepindiğimiz meselelerin aslında nasıl da suni gündemler olduğunu hep beraber görmüş oluyoruz. Dert diye edinip sabah akşam konuştuğumuz konuların aslında bize zorla öğretilen birkaç retorikten ibaret olduğunu böylece anlıyoruz. Seçim tekrar gelip çattığında aynı veya benzer konuları pişirip şişirip önümüze koyacaklar bizler de bu konuları milli mesele haline getirip canımızı savunur gibi savunacağız.
Gündem deyince bugünün gündemine de değinmek isterim. Atatürk’e mevlit okutmanın neresi kötü olabilir?İnsanların neyi nasıl anacağına kime ne için ne dileyeceğine karışmak ne haddimize. Kimse size zorla rahmet okutmuyorsa bırakın herkes istediğini yapsın. * Peki bugünün gündemi ne olmalı? Şüphesiz sosyal konut! Bu mesele sadece Türkiye’nin değil aynı zamanda Avrupa ve ABD gibi gelişmiş ülkelerin de gündeminde.
Bugün New York’ta Belediye Başkanlığı seçimini kazanan Müslüman aday Mandani’nin en güçlü vaadi sosyal konut projeleri ve uygun kiralık evler. İşte en önemli kısma geldik. Son dönemde Murat Kurum bu konularda öyle ataklar yaptı ki Batı sorunu daha tartışırken biz çözüm yoluna girdik bile. Helal olsun Murat Kurum’a. Geçtiğimiz 20 yılda sağlık sistemiyle dünyaya örnek olan Türkiye belkide sosyal konut projeleriyle de dünyaya örnek olmayı başarır.