Vademiz hiç dolmayacakmış gibi yaşıyoruz

Abone Ol

Sonbaharda düşen yapraklar misali düşüyor insan hayattan; tek tek, sessiz sedasız.

Zaman karşısında eriyor, tükeniyoruz yavaş yavaş.

Ölüm hak, doğan her canlı ölümü tadacaktır, bundan kaçış yok.

Bu mutlak gerçeğin karşısında durmaya gücümüz de ihtimalimiz de yok.

Ölüm ve ötesi ile uyumlu bir hayatı yaşamak ise akıllı insanların kârıdır.

Çünkü akıl, bizi bu soruları düşünmeye götürür, götürmelidir:

Nereden geldim, ne yapıyorum ve nereye gidiyorum?

Bu derin sorgulamalar, aslında insana varoluşsal bir bilinç kazandırır ve hayatın sadece nefes almaktan ibaret olmadığını idrak etmemizi sağlar.

Çoğu defa unutsak da, bu sorular varlığımızı, yaşamımızı ve hayatın anlamını sorgulamamızı sağlayan temel sorulardır.

İnsanın bir vadesi var; bir süresi yani.

Ve o süre dolunca, sebepler işin bahanesi oluyor.

Kimi zaman bir trafik kazası, kimi zaman amansız bir hastalık, kimi zaman bambaşka bir olay...

Bir sebebi mutlaka olsa da, sebepler değişse de, değişmeyen tek gerçek ölümün varlığıdır.

İnsanın bu hayata, bu dünyaya ait olmadığı, yalnızca bir misafir olduğu gerçeği göz ardı edilemez.

Geçiciyiz yani, bu handa birer yolcuyuz.

Geçiciyiz ama çoğu defa kalıcı gibi hareket ediyoruz.

Hatta hiç geçip gitmeyecekmiş gibi davranıyoruz.

İşte en büyük yanılgı bu.

İnsanı ayartan, insanı tahrik eden bu güçlü dürtü:

Kalıcı olma isteği, içimizdeki o bitmek bilmeyen güdü; geçici olduğunu bildiği halde, bile bile yani.

Çoğu defa bahanelerde takılıp kalıyoruz, sebeplerle uğraşmaktan aslolan şeyi, yani ölüm sonrası hayatı düşünemiyoruz.

Her birimiz süresinin ne zaman dolacağını bilmediğimiz bir yaşama sımsıkı tutunuyoruz.

Bu dünya hayatı o manada sımsıkı sarılacak bir yer olsa ne biz onu, ne de o bizi bırakırdı.

Ama gerçek bu değil.

Oysa dünya, son durak değil, fani bir duraktır; ne kadar mal biriktirsek de, ne kadar makam sahibi olsak da, sonunda hepsi geride kalacaktır.

Aslolan, bu kısa yolculukta geride bırakacağımız izler ve yüreklerdeki hoş bir sadâdır.

Rabbim her birimize hayatı onurluca, adam gibi yaşayıp, ölüm ve ötesi ile uyumlu güçlü ameller nasip eylesin.

Bundan gerisi çok da önemli değil.