DEMET İLCE / MUHABİR
Guatemala kıyısı açıklarında deniz tabanının haritasını çıkaran okyanus kaşifleri, dünyanın en yüksek binası olan Burj Khalifa'nın iki katı yüksekliğinde, dalgaların derinliklerinde saklanan bir dağ keşfettiler.
5.250 metre yüksekliğindeki (1.600 metre) oluşum, tipik olarak sönmüş bir yanardağdan oluşan büyük bir su altı jeolojik özelliği olan bir deniz dağıdır. Bilim insanları bu yaz Schmidt Okyanus Enstitüsü tarafından düzenlenen bir keşif gezisi sırasında deniz seviyesinden 7.870 feet (2.400 m) aşağıda koni şeklindeki deniz dağını keşfettiler.
Schmidt Okyanus Enstitüsü'nün genel müdürü Jyotika Virmani yaptığı açıklamada, "Şimdiye kadar dalgaların altında gizlenmiş olan 1,5 kilometre yüksekliğindeki bir deniz dağı, henüz ne kadar keşfetmediğimizi gösteriyor." dedi.
Dağ, 5,4 mil kareyi (14 kilometre kare) kapsıyor ve Pasifik Okyanusu'ndaki uluslararası sularda, Guatemala sularından 97 mil (156 kilometre) uzakta bulunuyor. Araştırmacılar, Kosta Rika'dan Doğu Pasifik Yükselişi'ne (batıdaki Pasifik plakası ve kuzeydoğudaki Kuzey Amerika plakası da dahil olmak üzere altı tektonik plaka arasındaki sınır) kadar altı günlük bir geçiş sırasında çok ışınlı sonar haritalaması kullanarak deniz dağını tespit etti.
Deniz dağları derin deniz mercanları, süngerler ve bir dizi omurgasız için önemli kayalık yaşam alanları sağlar; çünkü deniz tabanının çoğunluğu gevşek, çamurlu çökeltilerle kaplı olduğundan sert alt tabakanın okyanusta bulunması zor olabilir.
Birleşik Krallık'taki Southampton Üniversitesi'nde derin deniz ekolojisi ve okyanus araştırmaları profesörü Jon Copley, şöyle söylemişti: "Deniz dağları çamurun yapışamayacağı kadar dik olabilir ve bazı hayvanlar gerçekten de kenarlarda gelişir. Biri ayağa kalktığında, filtre besleyicilerinin suya büyüyüp yiyecek yakalaması için güçlü akımlar oluşur."
Uydu verileri, devam eden deniz tabanı haritalaması sayesinde gün ışığına çıkacak 100.000'den fazla keşfedilmemiş deniz dağı bulunduğunu gösteriyor. Virmani, "Tam bir deniz tabanı haritası okyanusumuzu anlamanın temel bir unsurudur. Teknolojinin gezegenimizin bu muhteşem kısımlarını ilk kez haritalandırmamıza ve görmemize olanak sağladığı bir çağda yaşamak heyecan verici!" dedi.
Nisan ayında, Schmidt Okyanus Enstitüsü'nün Falkor gemisindeki haritalama gezisinde yer alan bir araştırma ekibi, Orta Atlantik Sırtı'nda üç yeni hidrotermal havalandırma alanını ortaya çıkardı . Ağustos ayında Doğu Pasifik Tepesi'nde deniz canlılarıyla dolu gizli bir yeraltı dünyasının varlığını duyurdular . Aynı gemideki bilim insanları yakın zamanda Galápagos Adaları yakınlarında keşfedilmemiş iki deniz dağı ve el değmemiş mercan resifleri keşfettiler .
Schmidt Okyanus Enstitüsü ve diğer ortaklarla birlikte on yıl sonuna kadar tüm deniz tabanının haritasını çıkarmayı amaçlayan Deniz Yatağı 2030 projesinin yöneticisi Jamie McMichael-Phillips, son bulgunun "bir başka nefes kesici keşif" olduğunu söyledi.
