Sulamalı tarımın yaygınlaşması ile akarsular, sulak alanlar ve yer altındaki sulardan yararlanma artmıştır. Bu durum, su kaynaklarının potansiyelini zorlamaya başlamıştır.
KENTLEŞME
Hızlı nüfus artışı ve kentleşme ile birlikte içme ve kullanma suyu temin etmek için akarsulardan, göllerden, yer altı sularından giderek daha fazla miktarda su kullanılmaya başlanmıştır. Bu da yer altı suyu seviyesinin düşmesine sebep olmaktadır.
BETONLAŞMA
Kentleşme İle beraber geniş bir alanın betonlaşması, yer altına sızan suların miktarını azaltarak yer altı sularının beslenmesini engellemektedir. Bu alanlarda yağışlarla gelen sular da toprak tarafından emilemediğinden aşırı yağışlardan dolayı seller olabilmektedir.
SANAYİLEŞME
Sanayi işletmeleri kurulurken su gereksinimi göz önünde bulundurulmalıdır. Sanayide su kullanımı dünyada tüketilen su miktarının % 25’ini oluşturur. Bu oran sanayileşmiş ülkelerde % 50 ile % 80 arasındadır. Sanayide su kullanımı ile tarımda su kullanımı arasında geri dönüşüm anlamında da sorunlar vardır.
DİĞER ETKENLER
Baraj ve Kanalların Su döngüsüne Etkileri, Sulak Alanları Kurutmanın Su Döngüsüne Etkileri, Bitki Örtüsü Tahribinin Su Döngüsüne Etkileri.
GELECEKTE NE BEKLİYOR?
Erişilebilir tatlı su kaynakları, şimdiye kadar insanlığın su ihtiyacını büyük ölçüde karşılamış olsa da uzmanlar, bu durumun uzun süre devam etmeyeceği uyarısında bulunuyor.
İklim değişikliği ve hızlı nüfus artışının doğurduğu sorunlar sebebiyle temiz su kaynaklarının hızla azalması sonucu 2050'de dünya nüfusunun yaklaşık yarısının susuzluk riskiyle karşı karşıya kalabileceği uyarısı yapılıyor.
Araştırmalara göre, 2000 ve 2050 yılları arasında dünya nüfusunun 3 milyar artması ve temiz suya olan talebin yüzde 55 yükselmesi bekleniyor.
TÜRKİYE DURUMDAN NASIL ETKİLENECEK?
Sanılanın aksine su zengini bir ülke olmayan Türkiye, kişi başına düşen yıllık ortalama 1519 metreküp su miktarıyla temiz su sıkıntısı çeken bir ülke kabul ediliyor.
Su kaynakları bakımından zengin sayılan ülkelerdeki bu oran, 8 bin ila 10 bin metreküp olarak kabul ediliyor. Türkiye İstatistik Kurumu, Türkiye'nin nüfusunun 2030’da 100 milyona ulaşacağını öngörüyor. Bu durumda, kişi başına düşen su miktarının 1120 metreküpe kadar düşmesi bekleniyor.