Hazırlayan: Uluslararası Fatih Sultan mehmed Anadolu İmm Hatip Lisesi Genç Yazarları
Ramazan ayının ilk haftasından önceki cuma hutbesinde “Bu mübarek ayda neler yapıp nelerden uzak durmamız” gerektiğinden bahsedilir. Ramazanın ilk gününde akşam namazından itibaren camilerin minarelerindeki kandiller yakılır. İlk gün oruç biraz zor geçer. Kimi zaman çocuklar muziplik olsun diye vaktinden önce ezan okurlar. İftar vaktini duyurmak için Osmanlı döneminden beri ramazan topu atma geleneği devam etmektedir.
Bazıları camiye gidip orucu açtıktan sonra namazını kılar, sonra iftar için evine döner. İftardan sonra teravih namazına kadar insanlar kahve ve çay eşliğinde arkadaşlarıyla sohbet ederek vakit geçirir. Teravih namazına kadınlar, erkekler, çocuklar gelirler. Teravi namazları uzun olur. Kimi çocuklar bahçede oyun oynar. Teravih namazı bitince cemaat evine döner ve sahura hazırlanır. Ramazan davulu geleneği devam etmektedir.Müslümanlar davullarla sahura kaldırılır. Sahura kadar uyumayanların sayısı da çoktur. Onlar sahura kadar ibadet ederler. Son iftar günlerinde sofralar biraz daha zenginleşir.
Arnavutluk, Kosova ve Makedonya
Müslümanların yaşadığı pek çok ülkede olduğu gibi Arnavutluk, Kosova ve Makedonya’da daramazan güzel geçer. Bu ay bizi bilinçlendirir, düzeltmemiz gereken davranışlarımızı ve bu hayattaki gerçek amacımızı hatırlatır: Rabbimize ibadet etmek,emirlerini yerine getirmek, cenneti kazanmak ve cehennemden kurtulmak... İslam, resmî dinimiz olmamasına rağmen şehirlerimizin her yerinde "Hoş geldin aramıza ya mübarek Ramazan!" yazıları bulunur. Ramazanla beraber müminlerin evlerinin atmosferi değişir,bereket artar.
RAMAZAN’IN SON 10 GÜNÜ DAHA GÜZEL GEÇER
İmamlarımız hutbelerde, namazlardan sonraki konuşmalarında bu ayın değeri, önemi ve bu ayda nasıl davranmamız ve ne yapıp yapmamamız gerektiğinden bahsederler. İlk teravih namazını kılacağımız günde yatsı namazında davullar çalmaya başlar.Böylece ramazanın başladığı halka duyurulmuş olur. Her gün Müslümanlar ailece teravih namazını kılmak için camiye gider. Bizde teravih namazları gayet uzun olur, her rekâtta en az bir sayfa okunur. Teravih bittikten sonra evlerine dönenler ya sahura kalkmak için erken uyur ya da sahura kadar ibadet eder. Genellikle bizimkiler ikincisini tercih eder. Evlerde mutlaka Kur’an okunur. Kur’an-ı Kerim’in okunmadığı bir mümin evi kesinlikle olmaz.
Ramazan’ın son 10 günü daha güzel geçer. Camilere erken gideriz, yoksa yer bulmak zorlaşır. İtikâfa girenlerin sayısı da fazladır. Her gün gece namazını kaçırmamaya çalışıyoruz. Ramazanın yirmi yedinci gününde camiler o kadar dolu oluyor ki cuma namazlarında olduğu gibibazen yere ceketlerimizi sermek zorunda kalıyoruz.
Bayram namazı genellikle şehirlerin meydanlarında kılınır. Bazılarımız erken uyurken diğerleri, genellikle gençler, gece boyunca halıları sermek için görevlilere yardım eder. Herkes erken kalkıp ailece şehrimizin meydanına bayram namazını kılmak için gider. Bayram namazını kıldıktan sonra herkes birbiriyle bayramlaşır.
Enis Pallashi
DanijalRistić
SeadPallashi
***
Türkiye’de sakin şehirler
Cittaslow nedir?İtalyanca Citta (şehir) ve İngilizce slow (yavaş) kelimelerinin birleşmesiyle ortaya çıkan Cittaslow kelimesi sakin şehir anlamında kullanılmaktadır. Kelimenin İtalyanca olan kısmı ortaya çıktığı yeri, yani İtalya’yı, İngilizce olan kısmı ise artık küresel bir dil olması nedeniyle dünyanın geri kalanını temsil eder. Bu kelimenin Türkçeye yavaş şehir ve sakin şehir olarak iki farklı şekilde tercüme edildiği görülür.
Sakin şehirlerin özellikleri
Sakin Şehirler Birliği, nüfusu 50.000’in altındaki şehirlerin üye olabildiği bir uluslararası kuruluştur. Birliğe dâhil olabilmek için birliğin belirlediği kriterler çerçevesinde projeler oluşturulması ve uygulamalar gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Birlik tarafından, “Enerji Ve Çevre Politikaları”, “Altyapı Politikaları”, “Kentsel Yaşam Kalitesine İlişkin Politikalar”, “Tarımsal, Turistik ve Esnafa İlişkin Politikalar”, “Misafirperverlik, Bilinçlendirme ve Eğitim Politikaları”, “Sosyal Uyum ve Ortaklıklar” gibi 7 ana başlık altında 72 kriter tespit edilmiştir. Uluslararası Bilim Komitesince yeni kriterler saptanıp teklif edilmekte, Birlik tarafından söz konusu yeni kriterlerin kabulü hâlinde de bunlar,1 yıllık bir deneme sürecine tabi olmaktadırlar.
Türkiye’deki sakin şehirler
2020 yılı itibarıyla Türkiye’den 18 yer Cittaslow üyeliğine sahiptir: Ahlat, Akyaka, Eğirdir, Gökçeada, Güdül, Göynük, Gerze, Köyceğiz, Halfeti, Mudurnu, Perşembe, Seferihisar, Şavşat, Taraklı, Uzundere, Vize, Yalvaç ve Yenipazar.
Biz bu yazıda tatilinizi keyifli ve huzurlu bir şekilde geçirebileceğiniz her bölgeden bir mekânı sizlere kısaca tanıtmaya çalışacağız.
Perşembe/Ordu
Kuzeyinde Karadeniz, doğusunda Ordu merkez ilçesi, batısında Fatsa, güneyinde Ulubey ilçesi bulunmaktadır. Doğu Karadeniz’in ikinci büyük limanı bu sahil kasabasında bulunmaktadır. Ilıman bir iklime sahip olan Perşembe bitki örtüsü bakımından çok zengin bir bölgedir. Çıplak bir toprak parçası dahi görmek mümkün değildir. Her yer ormanlarla kaplıdır. Çevre yolunun Perşembe’nin arkasından geçmesi hasebiyle Karadeniz’de tek bakir kalan koy ve plajlar Perşembe’de bulunmaktadır.
Uzundere/Erzurum
Tortum Şelalesi, Tortum Gölü, Yedigöller, Öşvank Kilisesi, yüksek sıradağları, ormanları ve cam seyir terasında sunduğu görsel şölenle görenleri büyüleyen Uzundere, yamaç paraşütü ile rafting sporcularının gözde merkezleri arasında yer alıyor. Kuş seslerinin yankılandığı yeşil doğa içinde ziyaretçilerine kamp ve piknik yapma imkânı da sunuyor. UNESCO'nun Dünya Mirası Listesi'ne aday gösterilen ve Türkiye'nin en büyüğü olma özelliğini taşıyan Erzurum'daki Tortum Şelalesi yerli ve yabancı turistlerin uğrak yerlerinden biri.
Mudurnu/Bolu
Mudurnu, Bolu'nun bir ilçesidir. Yeşilin hâkim olduğu ilçede bulunan 165 adet ev ve toplam 173 adet mimari değeri yüksek yapı nedeniyle kentsel sit alanı ilan edilmiştir. Türk sivil mimarisinin en güzel örnekleri olan Armutçular Konağı ve Keyvanlar Konağı bu ilçemizde bulunmaktadır. İlçe sınırlarındaki Abant Gölü, Sülük Gölü, Karamurat Gölü, Şeyh-ülümran Tepesi görülmeye değer yerlerdir. Ana gelir kaynağı hayvancılık olan Mudurnu'da bayanların hünerle işlediği iğne oyası da önemli bir gelir kaynağıdır. Pişmaniye adıyla bildiğimiz Mudurnu saray helvalarının üretim merkezi olan Mudurnu birçok isimle kendini Türkiye ve dünyaya duyurmuştur. Kaplıcaları ile size ve ailenize keyifli ve huzurlu bir tatil imkânı sunar. Demirciler Çarşısı’nda eskilerin el işlerini bu güne taşıyan birkaç esnafı da bulmak mümkündür. Ayrıca Mudurnu, Mudurnu Tarihî Ahi Kenti adı ile 2014 yılında Dünya Mirası Listesi’ne dâhildir.
Köyceğiz/Muğla
Muğla’ya bağlı bir ilçedir. Köyceğiz Gölü kenarına kurulu olan bu sakin ve huzurlu ilçe zengin doğal güzelliklere ve narenciye bahçelerine sahip turistik bir yerdir. Zengin koylara sahip olan Fethiye’ye de yakındır.
Güdül/ Ankara
Başkent Ankara’nın en küçük ilçelerinden biri olan Güdül, Ankara merkeze yaklaşık 90 km uzaklıktadır. Ankara’nın Ayaş, Beypazarı, Kızılcahamam, Çamlıdere ilçeleri ile komşu olup Batı Karadeniz Bölgesi ile de sınırı bulunmaktadır. Ankara’nın kuzeybatısında yer alan Güdül; doğası, mimarisi, kültürü ve tarihi ile sakinliğin ve huzurun cazibe merkezi olabilecek şirin bir kenttir. Birçok kent için benzer tanımlar kullanılsa da Güdül gerçekten sizi çok şaşırtacak sürprizlere sahip. Özellikle İnönü Mağaraları, Sorgun Göleti ve Kirmir Vadisi görülmeye değer yerlerdir.
Halfeti/Şanlıurfa
Şanlıurfa’ya bağlı olan Halfeti birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, tarihî değerlere sahip küçük bir ilçedir. Fırat Nehri’nin altında kalan taş mimarisiyle "Saklı cennet ve "Kayıp kent" olarak da anılmaya başlanan Halfeti yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgi gösterdiği bir belde hâline gelmiştir. Halfeti tekne turları Kral Kızı Mağarası’ndan başlayarak Rumkale, Savaşan köyü ve Merziman Çayı’na gider. Bu güzergâhta su altında kalan evleri, mağaraları, camileri görebilirsiniz. İlçemizin mutfak kültürü oldukça zengindir. İlçe mutfağının en önemli tatlarından biri şabut balığıdır.
Seferihisar/İzmir
Türkiye’nin ilk Cittaslow’udur. 2009 yılında birliğe katılmıştır. Peyzajda yöresel aromatik bitkilerin kullanılması, güneş enerjili sokak aydınlatma elemanları, karbon salınımının hesaplanması, kompost tesisi ve güneş enerji santrali yapımı gibi projeler Seferihisar’ın vizyoner projeleri arasında yer almaktadır. Mandalina bahçeleri, zeytinlikleri, bağları, enginar tarlaları ve verimli topraklarıyla Seferihisar size doğal bir ortam sunmaktadır. 49 kilometrelik sahil şeridi, Sığacık Kalesi ve Ürkmez bölgesinde ise turizm etkilidir. Her yönüyle tatil için gerekli bütün şartları sağlamaktadır.
Sezer Ayık
Osman Nebi Ercanlı
Abdurrahman Tandoğan
Enes Yazıcı
Ahmet Selim Göveç
