Diriliş Postası Haber Müdürü Muhammed Şimşek/Analiz-Yorum

Suriye’nin kuzeyinde terör örgütü PKK/YPG ile kurduğu kirli ittifakla bölgede bir terör devleti kurmak için gizli ajandasını işleten ABD, bugüne kadar bir damla petrol için yüz binlerce sivilin hayatını kararttı. Kendi kurdurduğu terör örgütü DEAŞ’ı yok etme bahanesiyle binlerce kilometre karelik şehirleri bombardımandan geçirerek dümdüz etti. DEAŞ’ı bitirdiğini açıklamasına rağmen bölgeye dev kargo uçakları ve TIR’lar dolusu silahlar sevk etmeye devam eden ABD, her zaman olduğu gibi kurduğu bu kirli tezgâh üzerinden bir taşta beş altı kuş vurmaya çalışıyor.

ABD, her ne kadar Türkiye’nin Barış Pınarı Harekâtı’yla geri adım atmış gibi görünse de bugün yine terör örgütü DEAŞ üzerinden hem bölgedeki güç dengelerine yüzde yüz elinde tutmaya çalışırken petrol kuyularının başından ayrılmıyor hem yürüttüğü “DEAŞ yeniden hortladı” algı operasyonuyla uluslararası kamuoyunu zehirliyor. Türkiye’nin terörle mücadelesini ve bölgede attığı adımları hazmedemeyen ABD, güvenli bölgenin inşa edilmesi sürecinde terörün yeniden yapılandığı yalanını ileri sürerek suyu bulandırıyor.

PENTAGON’DAN SALVOLAR!

ABD’nin “Savaş” bakanlığı Pentagon’un raporunda DEAŞ, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde düzenlediği Barış Pınarı Operasyonu ve ABD askerlerinin bölgeden çekilmesi üzerine ‘yeniden örgütlenme imkânı buldu’ çarpıtması yapıldı. Üstelik aynı raporda, DEAŞ lideri Ebu Bekir El Bağdadi’nin ölümünün örgüte ‘önemli bir darbe’ vurduğunu ancak yeniden inşasını engellemeyeceği belirtildi. Söz konusu örgütün ABD eliyle kurulduğu düşünüldüğünde DEAŞ’ın tezgâhının maksatlı olarak siyonist emellere ulaşmak için işletildiği görülüyor.

Bağdadi geride soru işaretleri bıraktı

29 Ekim tarihli Diriliş Postası manşetinde aynı tezgaha dikkati çekmiştik. Haberde yer alan “ABD DEAŞ elebaşı Bağdadi’nin öldürüldüğünü duyurmasının ardından, ABD gazeteleri operasyona ilişkin detayları paylaşmaya başladı. Bağdadi’nin öldürülmesini “Başarılı bir CIA operasyonu” olarak duyurulsa da en son Irak’ta olduğu bilinen Bağdadi’nin İdlib’e nasıl geldiği merak konusu oldu. ABD öncülüğündeki Batılı Emperyalistlerin, kurmak istedikleri, Irak’ın kuzeyinden Suriye’nin kuzeyi boyunca uzanan “terör koridorunun” ortasında yer alan Türkmen şehri Telafer’in haritadan silinmesi için yeni bir oyun hazırlığında olduğu belirtiliyor.

Hedef Türkiye’yi sıkıştırmak!

Bir diğer sinsi planın ise, Kardaş’ın Türkmen kimliği üzerinden Türkiye ile bap kurulmasını sağlamak. Bağdadi’nin öldürülmesi ve yeni elebaşının belirlenmesi ile birlikte “terör olaylarına hız vermesi” beklenen DEAŞ üzerinden Türkiye’yi sıkıştırmak isteyen ABD öncülüğündeki Batı, bir süredir “Türkiye DEAŞ’a yardım etti” sakızını çiğniyordu” tespitleriyle emperyalist gizli ajandayı bir kez daha gün yüzüne çıkardık.

BÖLGEDEN ÇEKİLME YALANI

Uluslararası kamuoyunu maniple etmeye yönelik ABD Savunma Bakanlığı Denetleme Dairesi’nin açık kaynaklara dayanan raporunda “DEAŞ, Türkiye’nin operasyonunda ve ardından ABD askerlerinin bölgeden çekilmesinden, Suriye’deki kabiliyetleri ile kaynaklarını yeniden yapılandırarak ve ülke dışında saldırı düzenleme kapasitesini güçlendirerek istifade etti.” ifadesi kullanıldı. Raporda, Türk kuvvetlerine ek olarak Rus ve Suriye rejimi birlikleri ekim ayında kuzeydoğu Suriye’ye girdiği ve söz konusu üç gücün de DEAŞ ile mücadeleye öncelik verilme ihtimalinin düşük olduğu vurgulanırken aslında kendi yazdıkları senaryonun devamını sahnelemeye başladıklarının işaretlerini verdiler.

Emperyalistlerin sömürge valisi

Diriliş Postası’nın 30 Ekim tarihli bir başka haberinde ise ABD’nin Suriye’deki sömürge aparatı McGurk’ın sinsi açıklamalarına dikkat çekmiştik. Haberde yer bulan “Terör örgütü DEAŞ elebaşı Bağdadi’nin öldürüldüğü iddialarına ilişkin her geçen dakika yeni bir açıklama yapılırken, Diriliş Postası’nın Bağdadi’nin İdlib’de öldürüldüğü iddialarından yola çıkarak “Türkiye’ye baskı artabilir” şeklinde dikkat çektiği tehlikenin ilk adımı, ABD’nin PKK sevici yetkililerinden McGurk’ten geldi. ABD’nin DEAŞ’la Mücadele eski Özel Temsilcisi Brett McGurk, terör örgütü DEAŞ’lı elebaşı Bağdadi’nin öldürüldüğü belirtilen operasyonun İdlib’de olmasına dikkat çekti.

Washington Post’ta yayımladığı makalede, “Türkiye’nin açıklaması gereken bazı şeyler var” diyen PKK sevici McGurk, “Bağdadi, Suriye’nin doğusunda veya Irak’ın batısındaki geleneksel bölgelerde değil, Türkiye sınırından birkaç kilometre uzakta, Türkiye’nin 2018 başından beri askeri gözlem noktalarıyla koruduğu İdlib’de bulundu dedi.” ifadeleriyle kurulan oyuna parmak basmıştık.

BARI DEAŞ KARTINI KULLANDI

Diriliş Postası, Barış Pınarı Harekâtı’nın başladığı 9 Ekim tarihli manşetinde ABD’nin bu tezgâhına dikkat çekmişti. Haberde yer bulan “ABD, Tel Abyad ve Rasulayn’dan çekilirken, “DEAŞ topunu” Türkiye’nin kucağına bırakarak, ileride yürüteceği algı operasyonu için zemin hazırladı. Türkiye’nin bu kumpastan kurtulması için önünde iki seçenek var; “Ya DEAŞ’lıları kendi ülkelerine gönderecek ya da Suriye’de bir bölgeye taşınmalarını sağlayarak topu yine ABD-PKK ikilisinin kucağına bırakacak” tespitleriyle bugün aynı şekilde işleyen siyonist takvimi deşifre etmiştik.

Geldikleri yere defolsunlar!

ABD teröre alan açtı

Diriliş Postası’nın önceki gün Pentagonun hazırladığı bir başka rapora işaret eden haberde ise “Barış Pınarı Harekatı’na “DEAŞ canlanır” yalanıyla karşı çıkan ABD, müttefiki PKK’nın serbest bıraktığı DEAŞ’lılar üzerinden Türkiye’ye karşı algı operasyonuna başladı. Pentagon tarafından hazırlanan rapora göre, ABD’nin Türkiye’nin harekat sahasından çekilmesi terör örgütü DEAŞ’a alan açtı. Pentagon Genel Müfettişi Glenn Fine’ın açıkladığı raporda, “DAEŞ Türkiye’nin düzenlediği operasyonu ve ABD’nin bölgeden kısmi çekilme planından istifade etti.

Örgütün hala Batı’yı hedef alma imkanına sahip olması muhtemel” denildi. Palavralarla dolu rapora, ABD Savunma İstihbarat Ajansı’nın (DIA) sağladığı bilgiler kaynak gösterildi.” ifadeleriyle Türkiye aleyhinde atılan sistematik olarak atılan bir başka adımı kayda geçtik.

Editör: TE Bilisim