Diriliş Postası Gazetesi Muhabiri İbrahim Seçkin Talaş – Ankara

Ortadoğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM) Ekonomi Çalışmaları Direktörü Recep Yorulmaz, Kovid-19 salgınının dünya ekonomisinde değişime neden olacağını belirterek, dünya ekonomisinde finansal çatı kuruluşlarının adil politikalar uygulaması gerektiğini söyledi.

ORSAM Ekonomi Çalışmaları Direktörü Yorulmaz, “Dünya ekonomisinde finansal istikrarın yakalanması, sağlıklı büyümenin gerçekleşebilmesi ve sürdürülebilir olması için ticaret savaşlarının sonlanması, Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü gibi ticari ve finansal çatı kuruluşlarının her ülkeye adil bir şekilde politikalar uygulayarak yaptırım güçlerinin her ülke için adil olması gerekmektedir. Her ne kadar etkilerinin ne olacağı, ne kadar olacağı ve ne kadar süreceği belli olmasa da virüs salgını gibi kontrol edilemeyen vakaların engellenmesi de bunlar için gerekli bir ortamdır” diye konuştu.

Faiz indirim kararlarının virüs salgının etkilerini minimize etmek için atılan adımın gelişmekte olan ülkelere ne gibi etkisinin olacağı önümüzdeki süreçte ortaya çıkacağını söyleyen Recep Yorulmaz, Türkiye’de doların bu kararın ardından küçük bir düşüşün ardından yükselişe devam etmesinin virüs salgınının etkisi ve küresel durgunluk ile açıklanabileceğinin altını çizdi.

Dünya ekonomisine ve insanların tüketim alışkanlıklarına etki eden ekonomik milliyetçilik anlayışıyla hareket eden ABD ve Çin’in anlaşma yapılması gerektiğini anlamasıyla birkaç aşama sonunda 1’inci Faz Ticaret Anlaşması’nı 15 Ocak 2020’de imzalandığını belirten Recep Yorulmaz, anlaşmanın dünya ekonomisine nefes aldırdığını söyledi.

SALGININ MALİYETİ 1 TRİLYONU BULABİLİR

ORSAM Ekonomi Çalışmaları Direktörü Yorulmaz, ABD-Çin Ticaret Anlaşması’yla ABD’nin Çin ürünlerine uyguladığı 120 milyar dolarlık ek tarife oranını yarıya indirdiğine değinerek, Çin’in de ABD’den gerçekleştirdiği imalat sanayi, enerji, hizmet ve tarım sektörlerindeki ithalatı en az 200 milyar dolar arttırmasını taahhüt altına aldığını dile getirdi.

Recep Yorulmaz, “Çin’de görülen yeni tip koronavirüs (Covid-19) nedeniyle tüm dünya borsaları negatif yöne dönmüş, yatırımlar, turistik seyahatler, ticaretler, müsabakalar vb. birçok faaliyetler acil olmadığı sürece durdurulmaya başlanmıştır. Oxford Economics bu salgın krizinin dünya ekonomisine yaklaşık olarak 1,1 trilyon dolar zararının olacağını açıklamıştır” dedi.

Gelişmekte olan ülkeler tasarruf eğilimlerinin/imkânlarının fazla olmaması nedeniyle büyüme için ihtiyaç duydukları dış borçlarla sağladıklarına dikkati çeken Ekonomi Çalışmaları Direktörü Recep Yorulmaz, FED ve AMB gibi merkez bankalarının yapacağı faiz indirimleri gerek döviz fiyatlarının ve gerekse borçlanma maliyetlerinin düşmesine neden olacağına değindi.

KRİZ ENDİŞESİNİ ARTTIRDI

Küresel krizin 2007’nin sonlarına doğru patlak vermesiyle olumsuz beklentilerin tüketim harcamalarını, istihdamı ve üretimi azalttığını dile getiren Recep Yorulmaz, FED’in ekonomide güveni tesis etmek, birçok şirketi kurtarmak için harekete geçmiş ve paranın ödünç alma maliyeti olan faizi indirerek ekonomiyi canlandırmaya çalıştığını sözlerine ekledi.

ORSAM Ekonomi Çalışmaları Direktörü Recep Yorulmaz, “2018 yılının son çeyreği itibariyle dünya, krizin etkilerini büyük ölçüde atlatmış, ekonomiler görece istikrara kavuşmuş gibi gözükmekteydi. Ancak 2019 yılına gelindiğinde Uzakdoğu ve Latin Amerika kökenli bir durgunluk dalgasının yeniden bir küresel krize yol açacağı konusunda korkular ortaya çıkmıştır. 2019 Ocak ayındaki Davos toplantıları sırasında Dünya Ekonomik Forumu’nun yayınladığı dünyanın en büyük 800 şirketinin CEO’ları arasında yaptığı bir ankete göre Uzakdoğu, Avrupa hatta ABD’nin de resesyona girebileceğini düşünmekte olduğunu göstermiştir. ABD-Çin ticaret savaşının şiddetlenmesi ile Brexit meselesindeki belirsizlikler de durgunluk endişelerini giderek artmasına neden olmuştur. Bu olumsuz beklentileri dağıtmak için FED piyasaları genişletici önlemler almış ve bu dönemde bilanço küçültme kapsamında 600 milyar dolar para çekmekten vazgeçmiştir. Tüm bu gelişmelerin yanı sıra yeni yılda koronavirüs salgını nedeniyle küresel tedarik zincirleri zarar görmüş kriz endişelerini arttırmıştır” değerlendirmesinde bulundu.

Editör: TE Bilisim