Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin genel merkezinde AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda önemli açıklamalarda bulundu. İzmir depreminin ardından gündemin en önemli başlıklarından biri olan konutların güvenliği konusu hakkında Erdoğan “İstanbul başta olmak üzere deprem riskinin yüksek olduğu illerde dönüşüm sürecini hızlandırmamız gerekiyor.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının satır başları şöyle;
Depremzedelerin tüm ihtiyaçları eksiksiz karşılanmıştır. Bakan arkadaşlarım bunun yanında sivil toplum kuruluşlarımız hepsi bölgede seferber olmak üzere bu işi yakından takip etmişlerdir. Enkaz kaldırma çalışmaları en kısa sürede tamamlanacaktır.
KILIÇTAROĞLU’NA DEPREM TEPKİSİ
Bir işi bilirsin konuşursun. Bilmediğin iş hakkında neden konuşursun, sus da adam sansınlar. Düşünebiliyor musunuz İzmir milletvekilisin şöyle bir uğrayıp günü birlik gidip dönüyorsun. Senin bir defa başından sonuna kadar kalman lazım. Bunu da yapmıyorsun kalkıp orada hayatını her şeyini feda etmeye hazır olan bakan arkadaşlarım bunlarla ilgili ileri geri konuşuyorsunuz. Hatırlayın, Kızılay ile de ilgili bir tane Kızılay çadırı görmedim demişti. Şimdi bura ile ilgili de Kızılay’a verdiler veriştirdiler. Kızılay, AFAD tüm imkanlarıyla orada. Hazırlıklar yaklaşık 4 bine yakın çadırla orada hazır oldular. Yoğun bir şekilde de çadır kurulumları yapıldı.
“AFAD’I KURDUK”
Kaldı ki KYK yurtlarını da biz bu konuda tamamen oraya geçmek isteyen vatandaşlarımız için hazır hale getirdik. İsteyen vatandaşlarımız KYK yurtlarında da kalabilirdi. Fakat vatandaşlarımız o süreç içinde çadırları tercih ettiler. Allah’tan havalar ciddi manada soğumuş değil. Hangi imkan istendiyse sağlandı.
Kalkıp şöyle bir geriye bakıp neler olmuş hassasiyetini göstermeyen zihniyet şimdi kalkıp yalan yalnış ifadeleri kullanıyor. AFAD’ı biz kurduk. Niye? İstedik ki, bütün bu STK’ları bir araya getirelim. Buralarda bir zafiyet oluşmasın.
KENTSEL DÖNÜŞÜM İÇİN 15.5 MİLYAR LİRA DESTEK
Depremin olduğu bölge sulak bir bölge. Şimdi biz orada tarım orman hayvancılığa ait bölgeyi 1 milyon 400 bin metrekare rezerv olarak yapılacak olan konutlara tahsis ettik.
Bütün orada zeminle ilgili etütler yapıldı. Adımlarımızı bunlara göre atıyoruz. Tüm bunlardan öncelikli olarak belirlediğimiz 1,5 milyon konutu önümüzdeki 5 sene içerisinde bitirmeyi planlıyoruz.
Devlet olarak şu ana kadar riskli yapı tespiti yapılan 1 milyon 395 bin bağımsız birimdeki kentsel dönüşüm için 15,5 milyar liralık destek verdik. İstanbul başta olmak üzere deprem riskinin yüksek olduğu illerde dönüşüm sürecini hızlandırmamız gerekiyor.
“AK PARTİ’NİN BÜYÜMESİ DEMEK TÜRKİYE’NİN BÜYÜMESİ DEMEKTİR”
Her kurumumuz kendi görev alanında çok güçlü bir altyapı ve yetişmiş insan kaynağına kavuşmuştur.
Geçtiğimiz salı günü yani 3 Kasım tarihi iktidara gelişimizin 18. yıl dönümüydü bu vesile ile yıl içinde yaptığımız 1 milyon yeni üyemizi bütünüyle temsilen 1 milyon fidanı toprakla buluşturmayı hedeflemiştik. Ancak deprem nedeniyle bu programın tören kısmını iptal ettik. Bir milyon fidanı toprakla buluşturma işi ise şu anda devam ediyor. Bu yılki 1 milyon yeni üye hedefimize ulaşıyoruz. 11 milyon 200 bin sayısına ulaşıyoruz. 18 yaşını doldurmuş her bir gencimizi partimize üye olarak görmek istiyoruz. AK Parti’nin büyümesi demek milletimizin büyümesi ve güçlenmesi demektir.
“STOKÇULUĞA GÖZ YUMAMAYIZ”
Teröristler boş durmuyor. Baktılar ki insanları öldürmekle başarılı olamıyor, sessiz, masum ağaçlarımızı yakmaya başladılar.
Üreticiyi de tüketiciyi mağdur eden stokçuluk faaliyetlerine göz yumamayız.
Salgın döneminde tüm ülkeler gıda ürünlerinde ihtiyatlı bir gümrük politikası izlerken Türkiye’nin bunun dışında kalması beklenemez.
Geçen yılki sertifikalı tohum üretimimiz, bizden önceki döneme göre 8 kat artmıştır.
ÇİFTÇİLERE 11 AYDA 17 MİLYAR LİRA DESTEK
Çiftçilerimize 11 ayda 17,1 milyar liralık tarımsal destek verdik. Bizim buğday üretimimiz kendi tüketimimizin üzerindedir. Peki buna rağmen neden ithalat yapılıyor? Çünkü, buğdaydan pek çok gıda maddesi üretiyor ve bunları dışarıya ihraç ediyoruz. Diğer alanlarda da aynısını yapıyoruz. Üreticiyi de tüketiciyi mağdur eden stokçuluk faaliyetlerine göz yumamayız. Fiyatların yükseldiğini gördüğümüzde ithalatın yolunu açıyoruz.
Amacımız yenilenebilir enerjinin her alanında dünyada ilk sıralara yerleşmek. Gerçek çevrecilik işte budur Bay Kemal. Bunları da öğren.
“HESABİ DEĞİL HASBİ OLALIM”
AK Parti büyüdükçe Türkiye de daha yeşil ve daha temiz bir çevreye kavuşacaktır.
Gerek başkan gerek il yönetiminde görev alacak arkadaşlarımızı hesabi değil, hasbi olarak seçecek ve il teşkilatlarımızı oluşturacağız.
Teşkilatlarımızda sen-ben olayını bir kenara koyalım, kanaat önderi arkadaşlarımızı özellikle tercih ederek il teşkilatlarımızı oluşturalım.
Erdoğan, teşkilatlardan AK Parti il kongrelerinde yüzde 30 kadın ve genç kotası uygulanmasını istedi.
