Antalya Manavgat'ta yaşayan Sercan-Bedia Aydın çiftinin 2006 yılında dünyaya gelen ilk çocukları Servet Aydın, 2011 yılında rahatsızlandı.

Anne ve babası tarafından başta Akdeniz Üniversitesi Hastanesi olmak üzere birçok sağlık kurumuna yapılan başvurulardan bir sonuç alınamadı.

2014 yılında Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi'nde yapılan biyopsiyle Servet Aydın'dan alınan örnekler incelenmek üzere Almanya'da Berlin Üniversitesi'ne gönderildi.

AĞIR METAL FAZLALIĞI TEŞHİSİ KONULDU

Sonuçların temiz gelmesinin ardından Sercan ve Bedia Aydın çifti çocuklarının hastalığına şifa bulabilmek amacıyla İstanbul ve Ankara'da çeşitli sağlık kurumlarına da müracaat etti.

İstanbul'da özel bir hastanede yapılan testlerde Servet Aydın'a 'ağır metal fazlalığı' teşhisi konuldu. Doktorlar, Servet Aydın'a küçük yaşta çocukların özellikle pillerle çok oynadığı zaman bu tür rahatsızlıkların olabileceğini belirtti.

YATAĞA BAĞIMLI HALE GELDİ

Bir süre sonra yürüme yetisini tamamen kaybeden Servet Aydın, 2017 yılında yatağa bağımlı hale geldi. Şu anda nefes almakta bile zorlanan Servet Aydın, ventilatör yardımıyla evde yaşama tutunmaya çalışıyor. Servet'in yanı sıra bir kız ve bir erkek çocukları daha olan aile, çocuklarının tedavisi için yurt dışı dahil bütün her yere başvuru yaptıklarını ancak bir gelişme olmadığını, yetkililerden bu konuda yardım istediklerini söyledi.

"TEDAVİSİNİN OLMADIĞI SÖYLENDİ"

Servet'in 4-5 yaşlarındayken kekelemeye başladığını anlatan Bedia Aydın, "Biz bunun üzerine Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne başvurduk, orada tahliller yapıldı. Ardından Ankara'ya götürdük. İstanbul'a gittik. Orada fizik tedavi yapıldı. Özel nöroloji doktorlarına götürdük. Özel bir hastanede 'ağır metal fazlalığı' teşhisi konuldu ve tedavisinin olmadığı söylendi. Gidebildiğimiz bütün doktorlara gittik, 2017'de makineye bağlandıktan sonra sürekli evdeyiz, hiçbir yere götüremez olduk. Sadece rutin kontrolleri için gidiyoruz. Bizim görüştüğümüz doktorlar artık çok da fazla yere götürülmesini istemiyor, 'Çocuğun canını yakmayalım' diyor. Hatta skolyoz oluştu şu an" dedi.

"PİLLERİ AĞZINA ALDIĞINI GÖRÜYORDUM"

Bedia Aydın, "Doktor hanım, 'Pilden gelen bir rahatsızlık, bu ağır metali pillerden almış' demiş. Servet pillerle de çok oynardı. Çok oyuncağı vardı onlarla oynarken pillerini çıkartıp ağzına aldığını görüyordum. Televizyonun kumandasının pillerini söküp ağzında çiğniyordu. Bunu gittiğim doktorlara da söyledim. Onlar da bana 'senin başka ne işin vardı' diye söylediler ama sürekli başında duramamıştım o zamanlar. Gördüğümde elinden alıyordum" dedi.

"BU TÜR BİR OLAY DÜNYADA YOK"

Baba Sercan Aydın da Servet'in tedavisi için Antalya, Denizli, Konya, İstanbul ve Ankara'da gidebildikleri bütün hastanelere gittiklerini söyleyerek, "Doktorlar tanı bulamıyor. 'Bu tür bir olay dünyada yok diyor, daha çıkmadı' diyorlar. İstanbul'a özel bir hastaneye gittik, oradaki doktor bütün dosyalara baktı, 'Sizin eksik bir işleminiz kalmamış. Bir tek ağır metal testi yapmamız gerekir, pilden şüpheleniyorum. Bu çocuklarda rastlanılan bir olay' dedi. Ağır metal testi yaptırdık, doktor bize, 'Normal çocuklarda 3-4 olan değer; bunda 19.5 çıktı. Aşırı yüksek. Bu ilerleyen yıllarda yürüme bozukluğuna, konuşma bozukluğuna ve yatağa bağlı kalma pozisyonuna kadar gidebilir' dedi. Dediği gibi de oldu" diye konuştu.

"KONTROLSÜZ BİR ŞEKİLDE AĞIR METALLERE MARUZ KALINABİLİYOR"

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Çocuk Nörolojisi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özgür Duman, ağır metallerin çevrede çok yaygın olduğunu belirterek, kontrolsüz şekilde maruz kalınabilecek bir etken olduğunu aktardı.

Pil, oyuncak gibi birçok metal objenin içerisinde ağır metallerin olduğunu anlatan Prof. Dr. Duman, özellikle çocuklarda arseniğe maruz kalarak, kontrolsüz 'CE onayı' olmayan oyuncaklarda ağır metalle karşılaşıldığını hatırlattı.

Ailelerin bu konuda çok dikkatli davranması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Özgür Duman, "Özellikle çocuklarda ani kusma, karın ağrısı, kramplar, sebebini açıklayamadığınız şekilde bilinçte değişiklik, uyuklama, sersemleme gibi durumlar olduğunda muhakkak zehirlenmeler akla gelmelidir. Bu sadece ağır metallerde değil, genel zehirlenmelerin bulgusudur. Olay burada çözülürse uzun süreli birikerek giden zehirlenmelerin önüne geçer" dedi.

"BEYİNDE ERİME, TUTULUM MEYDANA GELEBİLİR"

Kurşun ve cıva gibi zehirlenmelerde kas ağrıları, sinir erimeleri, güçsüzlük görüldüğünü aktaran Prof. Dr. Özgür Duman konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Çocuklar erken dönemde etrafındaki ürünleri ağzına alarak öğrenmektedir. Hayatı ağzıyla tadarak öğrenmeyi severler. 3 yaşa kadar çocukları bu tür mazuriyetlerden uzak tutmak önemlidir. Oyuncakla tek başına oynuyor deyip bırakmamak gerekir. Bunlar giderek beyne biriktikçe beyinde erimelere, belli alanlarda, tutulum yaparak o bölgenin çalışma fonksiyonlarını bozabilmektedir. Nihayetinde beyin her şeyin patronudur. Yeri geldiğinde zekanın, kalbin, bağırsaklar gibi birçok organın etkilenmesi mümkündür. Bunlar göze alındığında olağan şikayetleri sıradan görmemek lazım. Pillere bağlı birçok maddeye maruz kalınabilir. İçerdiği çinkoya bağlı olarak aşırı doz alındığında beynin etkilenmesi beklenen olaylardır. Kurşun ve cıva özellikle sıkıntı yaratabilmektedir. Piller kontrolsüz kullanıldığı sürece, bir çocuğun alıp pil çiğnemesi beklenen bir şey değildir. Bu sadece pil değil, herhangi bir obje için de geçerlidir. Bu tür ürünleri çocuklardan uzak tutmak ana koruyucu yöntemdir. Beyne bir zarar oluşturduktan sonra geriye çevirmek mümkün olmamaktadır."

Editör: TE Bilisim