Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.  Erdoğan, konuşmasının önemli bir bölümünü CHP'nin Gara katliamı sorumlusu tartışmasına ayırarak "Geçtiğimiz günlerde Irak’ın kuzeyinde bir mağarada alenen infaz edilen 13 silahsız masum insanın başına gelen acı hadise bile, karşımızdaki kirli zihniyeti utandırmaya yetmemiştir. Bunlar öyle utanmaz ki, çıkıyor, şu anda, onu bile benim üzerime yıkmaya çalışıyor." ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar ise şöyle; 

Cumhur İttifakı'na karşı CHP'nin lokomotifliğinde kurulan yapının terörle mücadele başta olmak üzere yaşanan her hadisede tel tel dökülmesi, oturduğu zeminin çürüklüğünden kaynaklanıyor.

Karşımızda sadece dışarıdan üflenen sufleleri muhalefet kisvesi altında tekrarlayan, vizyonsuz, hedefsiz, ilkesiz bir yapı, daha doğrusu bir heyula var.

"SÜZME FAŞİT BİR PARTİ!"

CHP sadece lafını ettiği, istismarını yaptığı demokrasinin D'sinden bile nasibini almamış, süzme faşist bir partidir.

CHP, bir yanına terör örgütünün güdümündeki partiyi, diğer yanına yerli ve milli hassasiyetlerini koruduğunu umut ettiğimiz bir başka yapıyı alarak, ortaya da kimi bulursa doldurarak, kendince bir siyaset terazisi kurdu. Bu zoraki ittifakın içinde, ülkenin bütünlüğü konusunda fikir birliğine rastlayamazsınız.

CHP'nin içinde sürekli istismarını yaptığı değerlerin hiçbiri yoktur. Çünkü CHP kendi içindeki taciz, tecavüz, hırsızlık, arsızlık vukuatlarıyla bile yüzleşemeyecek kadar kibir bataklığına saplanmıştır. 

CHP hakiki bir siyasi parti olmaktan çıkıp heyula haline dönüşmüş amorf bir yapıdır.

2023'TE YEPYENİ BİR TÜRKİYE

Gazi'nin mirasına hürmeten CHP'ye gönül vermiş veya herhangi bir sebeple oy tercihini ondan yana kullanan vatandaşlarıma sesleniyorum: Görüldüğü gibi CHP kayıp bir partidir. Gelin, 84 milyon hep birlikte 2023 yılında Türkiye'ye, diğer alanlardaki hedefleriyle birlikte gerçek anlamda bir ana muhalefet de kazandıralım. Gelin 2023'te hep birlikte yepyeni bir Türkiye'nin kapılarını aralayalım.

GARA KATLİAMI

Ülkemizde kendi devletine düşman, kendi milletine hasım, kendi vatanını bulduğu her fırsatta sırtından hançerleyen kirli bir zihniyet vardır. Bu kirli zihniyetin siyasetteki temsilciliğini de CHP ve giderek iç içe geçtiği terör örgütünün güdümündeki parti yapıyor.

Geçtiğimiz günlerde Irak’ın kuzeyinde bir mağarada alenen infaz edilen 13 silahsız masum insanın başına gelen acı hadise bile, karşımızdaki kirli zihniyeti utandırmaya yetmemiştir. Bunlar öyle utanmaz ki, çıkıyor, şu anda, onu bile benim üzerime yıkmaya çalışıyor.

CHP kayıp bir partidir. Bu sadece siyasetin değil, ülkenin kaybıdır.

Cumhur İttifakı, AK Parti iktidarı bu yolda inançla, sizin kol gerdiğiniz o teröristleri de inlerinde bitire bitire yoluna devam edecektir.  Bu katliamın suçunu bize yıkmaya kalkacak kadar alçaldılar, alçaklaştılar. Bunun sorumlusu Erdoğan'dır diyor. Ne yüzsüzsün sen ya? Bunların cibilliyetleri bozuk. Onların intikamını alacağız, onların kanlarını da yerde bırakmayacağız. Bunu da böyle bilsin Bay Kemal. Ortağı HDP de öyle bilsin.

PKK ve PYD'den FETÖ'ye, DHKP-C'ye kadar her çeşidinden terör örgütünün mensuplarını savunmak için genel başkanından milletvekillerine, il başkanlarından belediye başkanlarına kadar seferber olan siz değil misiniz? Terör örgütü mensuplarıyla kol kola Ankara'dan İstanbul'a yürüyen siz değil misiniz?

'Terörle mücadele için ne yaptınız da engel olduk' diyorlar. İşte beraber teröristlerle yürüdünüz, daha ne yapacaktın?

Bir asır önce İzmir'de başlayan işgalin bir benzerini, 40 yıldır doğu ve güneydoğu sınırlarımızda tekrarlamak için çalışanları nasıl hüsrana uğrattıysak, onların fiili ve siyasi iş birlikçilerine de hak ettikleri dersi vereceğiz.

Gara katliamı, öncesi ve sonrasıyla, ülkemizde terör konusunda kimin nerede durduğunu göstermesi açısından gerçekten turnusol olmuştur.

Şu anda Batı Türkiye'nin sağlık sistemini örnek alıyor.

Ülkemizin terörle mücadeledeki kararlılığı, sadece içimizdeki terör sevdalılarını değil, dışarıda da epeyce bir kesimi rahatsız ediyor.

Türkiye’nin sınırları içinde ve dışında yürüttüğü terörle mücadele harekatları hem meşru hakkıdır hem de insani görevidir.

Coğrafyamızdaki bin yıllık varlığımızın bize yüklediği kardeşlik, dostluk, insanlık görevlerini yerine getirmek için kimseden icazet alacak değiliz.

KORONAVİRÜS SALGINI

Bir süredir maruz kaldığımız ekonomik tuzaklarla mücadele ederken, salgını bahanesiyle yeni bir finansal dalgalanma oluşturmak isteyenlere, elimizdeki tüm araçları kullanarak fırsat vermedik.

Kontrolsüz bir normalleşmeye yönelirsek, bir süre sonra yeniden artan vaka ve vefat oranları sebebiyle, çok daha sert tedbirleri hayata geçirmemiz kaçınılmaz olacaktır.

Vatandaşlarımızdan, salgının kendi illerindeki seyir durumunu yakından takip etmek ve kurallara harfiyen uymak suretiyle, bir an önce normalleşme kriterlerine ulaşılmasını sağlamalarını bekliyorum. Bu mücadele ancak 84 milyon hep birlikte aynı kararlılıkla hareket edersek başarıyla neticelenebilir.

Mart ayı, inşallah, aşılama konusunda da çok büyük mesafelerin kat edileceği bir dönem olacaktır. Aşı temini için tüm kanalları zorluyoruz.

2021 yılını yeni bir atılım dönemi haline dönüştürmemiz şart. Bu yıla dair öncü göstergeler, umut verici gelişmelere işaret ediyor.

Dünyanın pek çok yerinde paniğe yol açan gıda üretimi, tedariki ve dağıtımı konusunda da hiçbir sıkıntımız bulunmuyor.

Son kabine toplantımızda, Sağlık Bakanlığımız tarafından belirlenen kriterlere göre şehirler bazında normalleşme adımlarının atılmaya başlanacağının müjdesini milletimizle paylaşmıştık. Bu kapsamda eğitimde ilk adımları atmaya başladık. İnşallah 1 Mart’tan itibaren diğer alanlarda da kriterleri karşılayan illerimizde beklentileri karşılayacak adımlar atılmaya başlanacaktır.

Bir süredir yavaşlamış olan uluslararası finans ve yatırım çevrelerinin ülkemize ilgisi, giderek artıyor.

Milletimizin moralini bozmaya, esnafımızı kışkırtmaya, halkı birbirine düşürmeye çalışanlara fırsat vermeden, bu sıkıntılı süreci nihayete erdirmekte kararlıyız.

Son kabine toplantımızda, Sağlık Bakanlığımız tarafından belirlenen kriterlere göre şehirler bazında normalleşme adımlarının atılmaya başlanacağının müjdesini milletimizle paylaşmıştık. Bu kapsamda eğitimde ilk adımları atmaya başladık. İnşallah 1 Mart’tan itibaren diğer alanlarda da kriterleri karşılayan illerimizde beklentileri karşılayacak adımlar atılmaya başlanacaktır.

Editör: TE Bilisim