AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu. Kurtulmuş yeni anayasa çalışmalarına dair yaptığı açıklamada "Tam anlamıyla sivil bir anayasa topluma sorumluluktur." dedi. 

Kurtulmuş ayrıca TBMM'ye gelen fezlekeler hakkında "Milletvekili hakim olmuyor, son karar hukukta" ifadelerini kullandı.

"DAHA YENİ BAŞLIYORUZ"

Numan Kurtulmuş’un açıklamalarından satır başları şu şekilde;

Dün eylem planı açıklanmışken bunun samimi olmadığını iddia etmek hoş değildir. Büyük bir iyi niyetle yapılan eylem planıdır. Daha yeni başlıyoruz. Ben her satırını defaatle okumuş biri olarak söylüyorum, iyi niyetle hazırlanmış bir eylem planıdır. Ümit ediyoruz ki uygulanması da etkin şekilde olur. Kimsenin elinde samimiyet ölçer yoktur. 19 yıldır iktidarda olan neden reform yapar görüşüdür. Reform durağan bir şey değil ki. AK Parti 19 yılda çok sayıda reform gündeme getirmiş ve başarıyla yerine getirmiştir. 

MECLİS'TE YENİ ANAYASA İÇİN ZEMİN VAR MI?

Vardır. Türkiye'nin anayasa tartışmaları ile ilgili zemini yakaladığını düşünüyorum. Eylem Planımızın 9 hedefinin sonunda diyoruz ki; sonunda bunu taçlandıracak olan yeni anayasadır. Çok değişiklik yapılmış olmasına rağmen darbeci zihniyet anayasanın içinde ruh olarak vardır. Bu ruhun ortadan kaldırılması gerekiyor. AK Parti'nin ya da Cumhur İttifakı'nın anayasası olmaz, topyekün tüm milletin anayasası olur. Gönlümüz arzu eder ki toplumun yüzde yüzünün arzu ettiği anayasayı yapalım. 

Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçilmiştir. Sanki bu olmamış gibi konuşulamaz. Milletin kabul ettiği, uygulamada olan bir sistem var. Eksiklikler varsa tamamlamak bizim elimizdedir. Bu geçmiş bir konudur.

"FEZLEKELER HUKUKİ BİR KONUDUR"

Fezlekeler konusu da toplumda yanlış tartıştığımız bir konu. Fezlekeler siyasi değil hukuki bir konudur. Her bir dosya tek tek ele alınır. Meclis karar erirse söz konusu vekilin dokunulmazlığını askıya alır. Hukuki sürecin önünü açmaktır fezlekelerin kabul edilmesi. Mahkemeler karar verdikten sonra suçlu bulunursa ilgili kişi dosya Meclis'e gelir ve karar okunur. 

Bizim tavrımız başından beri belli. Arabasının bagajında terör örgütünün silahını taşıyanlar... Bu siyasetin alanı değildir. Siyasetin yapması gereken terörle arasına mesafe koymak. PKK'nın Kürt halkının düşmanı olan bir terör örgütü olduğunu açıkça söyleyip sonra da gelin siyasetinizi yapın. Terörden güç alarak siyaset zeminini zehirliyorsanız bu kimsenin kabul edebileceği bir şey değil. 

"BAZEN BU KADAR DA OLMAZ" DİYORUZ

HDP'nin PKK ile bu kadar içli dışı olmasından rahatsız olduğunu görmeleri lazım. Burada 'Bizi bölmek istiyorlardan ziyade, bir takım siyasi kulisler üzerinden konuşmaktan ziyade 'Seçim kampanyasında bizim oylarımız olmasaydı CHP İstanbul'u alamazdı' diyen ben değilim, HDP'nin eş genel başkanıydı. Bu parti ile bu kadar içli dışlı olmak CHP ve İYİ Parti'nin vatansever seçmenlerinin arasında ciddi kaygılara neden oluyor. Açık ve gizli ittifaklardan seçmenlerin bir kısmı rahatsızlık duyuyorsa CHP ve İYİ Parti Genel Başkanlarının bunu görmesi lazım. PKK ihanet faaliyetlerinde en zayıf olduğu noktadadır. Terörün alanı neredeyse tamamıyla daralmış durumdadır. Bu HDP'nin içindeki bazılarına rahatsızlık veriyor. Siyaseten HDP'nin siyasi çizgisini tarihsel olarak en zayıf noktasında olduğunu görüyoruz. Asıl olan terörle mücadelenin her alanda başarıyla mücadele edilmesidir. Bazen siyasetçi olarak 'Bu kadar da olmaz' diyorsunuz. 

Editör: TE Bilisim