Muhammed Şimşek / Özel Haber

Anadolu insanının milli ve manevi değerleriyle bir türlü barışamayan CHP, her fırsatta kendine din uydurmaya çabalıyor. “ Tam kapanma” tedbirleri kapsamındaki alkol satışlarına getirilen yasağı kafaya takan zihniyet, meseleyi “Alkol haram değil” diyecek kadar ileri götürdü.

Tam kapanma tedbirleri kapsamında Avrupa’daki benzer çok sayıda örnekte olduğu gibi alkol satışları kısıtlandı. Fransa, Almanya, İspanya gibi ülkelerde uygulanan tedbir Türkiye’de devreye alınınca alkol almadan duramayanlar ortalığı karıştırmak için harekete geçti.

Sosyal medya üzerinden başlatılan “Yaşam tarzına müdahale”, “Alkol yasaklanıyor” ve “Şeriat geldi” provokasyonuna yine ilk destek CHP ve yandaş medyasından geldi. CHP’li milletvekili Veli Ağbaba yasağın “ideolojik” olduğunu savunurken aynı zihniyeti ekranda temsil eden gazeteci Berrin Sönmez alkolün haram olmadığını söyleyerek fetva verme cüretini gösterdi.

KUR’AN’DA YOKMUŞ!
Gazete Duvar yazarı Berrin Sönmez, Halk TV'de içkiye ilişkin akıl almaz bir çıkış yaptı. Kur’an-ı Kerim’de içkinin haram olduğuna dair bir emir bulunmadığını iddia eden Sönmez, “İçki öteden beri haram derler. Kur’an’da haram olarak geçmez.” diyerek alenen CHP'ye alkol fetvası verdi.

SALGINI GÖRMEZDEN GELDİ

Dünyada ve Türkiye’de görülen binlerce vakayı ve ölüm oranlarını görmezden gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, tam kapanma günlerinde alkollü içki satışının yasaklanmasına tepki gösterdi.

Ağbaba, “Alkol satmayan zincir marketlere uğramayan virüs, 150 bin tekel bayisine uğruyor. Bu yasağın pandemiyle alakası yok, tamamen ideolojiktir” dedi. Ağababa daha önce de “Alkolü yasaklayanları Allah’a havale ediyorum” diyerek dinen yasak olan bir şeyin yasaklanmasını eleştirerek milletin milli ve manevi değerlerinden ne denli kopuk olduklarını gözler önüne sermişti. Bu açıklamalar sosyal medyada “Millet canıyla uğraşırken siz neyin peşindesiniz” tepkilerine yol açarken binlerce kullanıcı alkol provokasyonuna tepki gösterdi.

“RAKI VATAN SEVGİSİ”
Atatürk ticaretinden milyonlarca liralık kazancıyla gündemden düşmeyen Sözcü yazarı Yılmaz Özdil de tam kapanma sürecindeki alkol satış yasağıyla ilgili skandal bir paylaşımda bulundu. Özdil, vatan sevgisinin kaynağı olarak rakıyı gösterdi. Özdil’e ‘Kafan iyi mi’ yorumları yapıldı.

CHP’NİN ÇARPIK DİN ANLAYIŞI!

Alkolün üretimi ve tüketimine üst seviyeden duyarlılık gösteren CHP’nin çarpık din anlayışı daha önce de CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Adana’da iptal edilen Rakı Festivali’ne ilişkin sözlerinde kamuoyuna yansımıştı. Özel, yüzde 99’u Müslüman bir ülkenin kürsüsünde, dinen Allah’ın haram kıldığı içkiyi zihinlerde normalleştirmek adına şu ifadeleri kullanmıştı: “Açıkça, hiç de çekinmeden söyleyeyim. Bu Parlamento’daki birçok kişinin temsil ettiği seçmenin geleneğinde rakı vardır. Anadolu’da kendi içtiği iki dubleyi günah saymayan, yılbaşında oynadığı tombalayı günah saymayan bambaşka bir Anadolu Müslümanlığı anlayışı vardır. Bir yerlerde insanlar rakı demeye korkacaksa sizin yaptığınız iş, yaşam biçimine müdahaledir.”

Özel, içkinin sebep olduğu bireysel ve toplumsal zararlara ise hiç değinmemişti.

“HARAM SAYILMAZ”
Bu açıklamalar CHP'li isimlerin geçmişteki sözlerini de hatırlattı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’nın “Alkolü yasaklayanları Allah’a havale ediyorum” ifadesi ve CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in “Anadolu'da rakı içmek günah sayılmaz” çıkışı yeniden gündeme geldi

HARAM DEĞİL ‘FETVASI’

“Tam kapanma’daki alkol satışlarına getirilen kısıtlamayı algı operasyonuna çeviren zihniyet kendini Halk TV ekranında da gösterdi. Gazeteci Berrin Sönmez, alkollü içkilerin haram olmadığını belirterek, “Kur’an’da geçmez” dedi. Sönmez, katıldığı programda fetva vererek alkollü içkilerin haram olmadığını iddia ederek “Her şey yasak her şey haram... İşte tütün haram kahve haram. İçki öteden beri haram derler. Kur’an’da içki haram olarak geçmez. Üç şey haram olarak geçer: “Kan, insan eti ve domuz eti haramdır…” ifadelerini kullanarak kendini adeta Diyanet’in yerine koydu.

“Yaşam tarzı” haberleri
Aynı zihniyete bağlı yayın organı Medyascope, 17 Mayıs’a kadar sürecek kapanmaya ilişkin sözde yaşam tarzına müdahaleye dikkat çeken röportajlarını yayına sürerken kendileriyle aynı görüşü savunmayan mütedeyyin ailelerin çocuklarına baskı kurduğunu ileri sürdü. Kemalist veya seküler ailelerin inancının gereği başörtüsü takmak isteyen çocuklarını evlatlıktan reddetmeye vardırdıkları muameleleri yok kabul eden bir bakış açısıyla, tek tarafı yapılan röportajlarda, karantinayı muhafazakâr aileleriyle geçirmek zorunda kalan kadınların sözde yaşadığı sorunlara ilişkin haberlere yönelmeleri dikkat çekti.
Editör: TE Bilisim