İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Şaylan, her yıl 75 milyar ton verimli toprağın arazi bozulumu nedeniyle kaybedildiğini belirterek, "Benzer şekilde, her yıl sadece çölleşme ve kuraklık nedeniyle 12 milyon hektar arazi kaybedilmektedir." dedi.

BİYOÇEŞİTLİLİK AZALIYOR

Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü kapsamında açıklama yapan Şaylan, kuraklığın, yağışın miktar ve dağılımına, bitkilerin su ihtiyacının karşılanıp karşılanamadığına, yeraltı ve yerüstü su seviyelerinin değişimine bağlı olduğunu vurguladı.

Kuraklığın sosyal ve ekonomik etkileri olduğunu ancak çölleşmenin, özellikle insanların faaliyetleri ve iklim değişikliğinden kaynaklanan nedenlerle meydana gelen arazi bozulumu olduğuna işaret eden Şaylan, şöyle devam etti:

"Çölleşme ve kuraklık arttıkça, bunun insanlar, hayvancılık, tarımsal üretim ve çevre üzerindeki etkileri yıkıcı olabilir. Her yıl 75 milyar ton verimli toprak, arazi bozulumu nedeniyle kaybediliyor. Benzer şekilde, her yıl sadece çölleşme ve kuraklık nedeniyle 12 milyon hektar arazi kaybedilmektedir. Bu, yaklaşık 20 milyon ton tahıl üretebilecek bir alanın kaybedilmesi demektir. Çölleşme ve kuraklık, günümüzde daha fazla dikkat gerektiren bir konudur. Arazi bozulumu olduğunda ve toprak verimli olmayı bıraktığında, doğal alanlar bozulur ve dönüşür. Böylece sera gazı emisyonları artar, biyoçeşitlilik azalır. Topraklar korunmalı, verimlilikleri arttırılmalı ve geri kazanılmalı, çölleşme ve kuraklığın etkilerini azaltmak için çalışmalar yapılmalıdır. Gelecekte iklim değişikliğinin kuraklık üzerine yapabileceği etkiler incelenmeli ve gerekli önlemler planlanmalıdır."

ÇARE SAĞLIKLI ARAZİLERE DÖNÜŞTÜRMEK

Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü'nde odaklanılacak konunun bozulmuş arazileri sağlıklı arazilere dönüştürme olduğunu kaydeden Şaylan, arazi bozulumu olan yerleri restore etmenin, verimli hale dönüştürmenin biyolojik çeşitliliği, ekonomik dayanıklılığı ve gıda güvenliğini arttıracağını dile getirdi.

TÜRKİYE DÜNYADA İLK ÜÇTE

Türkiye'de 2020 sonu itibarıyla yaklaşık 9,8 milyon hektarda ağaçlandırma, erozyon kontrolü, bozuk orman alanlarının rehabilitasyonu ve mera ıslahı çalışmaları yapıldı.

Dünyada en fazla ağaçlandırma yapan ilk üç ülke arasında yer alan Türkiye'de, 1970'li yıllarda erozyonla taşınan toprak miktarı 500 milyon ton/yıl iken, ağaçlandırma, erozyon kontrolü, bozuk orman alanlarının rehabilitasyonu, mera ıslahı gibi iyileştirme çalışmaları sonucunda 2020 itibarıyla 140 milyon ton/yıla düştü. 2023'te bu miktarın, tarım, orman ve mera alanlarında alınacak ilave tedbirlerle birlikte geliştirilen erozyon tahmin modeli ve izleme sistemi sonuçlarına bağlı olarak 130 milyon ton/yıla indirilmesi hedefleniyor.

Editör: TE Bilisim