Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dr. Fazıl Küçük Bulvarı'nda düzenlenen "20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı" töreninde konuştu.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ( KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın Cenevre'de çözüm odaklı gerçekçi bir öneri sunduğunu belirten Erdoğan, bu gerçekçi ve yenilikçi teklife desteklerinin tam olduğunu, bunu her platformda ifade ettiklerini vurguladı.

Kıbrıs ile ilgili yeni bir müzakere sürecinin ancak 2 devlet arasında yürütülebileceğini dile getiren Erdoğan, "Bunun için de öncelikle Kıbrıs Türkü'nün egemen eşitliği ile eşit statüsü teyit edilmelidir. Çözümün anahtarı da budur. 'İki devletli çözüm olmaz' demek Kıbrıs Türk halkının egemenliğini, eşitliğini, bağımsızlığını, devletini ve kazanımlarını görmezden gelmek demektir. Hiç kimse Kıbrıs Türkü'nden, müktesep haklarından, kendi devletinden, eşit statüsünden, egemenliğinden vazgeçmesini, Rumların iradesi altında azınlık olarak yaşamayı, onların tahakkümüne girmeyi kabul etmesini beklemesin. Kıbrıs'ta, diniyle, diliyle, kültürüyle farklı, eşit statüde 2 halk ve 2 devletin bulunduğu kabul edilmeden müzakerelerde ilerleme sağlanamaz. Bu gerçekleri esas alan bir çözüme ulaşılması artık tercihten öte, altını çiziyorum, zorunluluktur." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye ve KKTC olarak izledikleri politikanın tam bir siyasi kararlılık ifadesi olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sayede yerinde ve etkin adımlarla Kıbrıs meselesindeki oyunlar ve ezberlerin bozulduğunu söyledi.

"Maraş'ta hayat yeniden başlayacaktır"

Rum tarafının tüm karşı propagandasına rağmen Cumhurbaşkanı Tatar ve KKTC Hükümeti'ni Maraş konusunda ortaya koydukları azimli duruş için tebrik eden Erdoğan, "Cumhurbaşkanı Sayın Tatar'ın az önce bizlerle paylaştığı kararla Maraş'ta hayat yeniden başlayacaktır. Mülkiyet haklarına riayet edilerek yürütülen bu çalışmalar ışığında artık Maraş'ta herkesin yararına olacak yeni bir dönemin kapıları açılacaktır. Açılımın öncelikle Kapalı Maraş'ın yüzde 3 buçuğuna tekabül eden pilot bölgede başlayacak olması Kıbrıs Türk makamlarının bu konuya ne kadar hassas yaklaştığını ortaya koyuyor." dedi.

Yıllardır atıl durumda kalan bu bölgenin çözümsüzlüğün değil, Kıbrıs Adası'nın huzurlu ve müreffeh geleceğinin sembolü olacağını dile getiren Erdoğan, "Atılan bu adımlarla Maraş'ta yeni mağduriyetler oluşturulmayacak, bilakis mevcut mağduriyetler giderilecektir. Bizim kimsenin toprağında, hakkında, mülkünde gözümüz yoktur. Kimse de bizim ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin hakkına el uzatamaz." diye konuştu.

Doğu Akdeniz'de hem kendi hak ve çıkarlarını hem de Kıbrıs Türkü'nün hak ve çıkarlarını korumakta kararlı olduklarına işaret eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Arzumuz bölgenin huzur, barış, istikrar, iş birliği ve refahla anılmasıdır. Bu doğrultuda yapıcı öneriler sunuyor, fırsatları birlikte değerlendirme tekliflerinde bulunuyoruz. İlgili tüm tarafların yer alacağı Doğu Akdeniz Konferansı önerimiz, bu yöndeki irademizin tezahürlerinden biridir. Hidrokarbon kaynaklarının adilane paylaşımına dair Kıbrıs Türk tarafının iş birliği önerisi gibi bu teklif de hala masadadır ancak Kıbrıs Türkü'nün tüm iş birliği çağrılarına kulak tıkayan Rum tarafı sonbaharda sondaj çalışmalarına yeniden başlayacağını duyurdu. Kimin tek yanlı faaliyetler gerçekleştirdiğinin, kimin gerginliği artırdığının muhakemesini uluslararası toplumun vicdanına bırakıyorum. Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak biz haklarımızı korumak adına ne yapılması gerekiyorsa onu yapacağız. Ülkelerimizi tek taraflı kararlarla yolundan çevirebileceklerini sananlara diplomasi ve ekonomi başta olmak üzere her alanda gerçekleri göstermek boynumuzun borcudur."

"Birlik ve beraberliğimiz en büyük gücümüzdür"

Erdoğan, içeride ve dışarıda bugünkü ziyaretlerinden rahatsızlık duyanlar olduğunu bildiklerini belirterek, "Bu çevreler, ilk günden itibaren ziyaretimizi ve şu tarihi bayram sevincimizi gölgelemek için ellerinden geleni yaptılar. Nitekim bizim bu ziyaretimiz üzerine, hemen az önce ifade ettiğim gibi Amerika'da bir kesim, Rumlarla ilişkileri güçlendirmek bahanesiyle harekete geçti. Aralarında tescilli Türkiye düşmanlarının olduğu bazı isimler, güya Türkiye'nin saldırganlığına karşı Rumlara ve Yunanlılara desteklerini ifade etmek üzere bir konferans düzenlemiştir." ifadelerini kullandı.

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 47 yıldır hala hazmedilemediğinin anlaşıldığını ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Hiç kusura bakmasınlar değil 47, 147 yıl da 247 yıl da sürse, Kıbrıs Türk halkı bağımsızlığından ve özgürlüğünden taviz vermeyecektir. Hatta onlara bir an önce Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne gelerek, hem buradaki devleti tanımaları hem de bu güzel coğrafyanın güzelliklerinden istifade etmeleri çağrısında bulunuyorum. Bunun dışında ne dışarıdan verilen mesajların ne de içeriden yürütülen girişimlerin bizim nazarımızda boş teneke gürültüsünden öte bir kıymeti yoktur. Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kardeşliğini örselemeye, dayanışmasını zayıflatmaya kimsenin gücü yetmez. Bizim muhabbetimiz çıkar hesapları üzerine kurulu değildir. Bizim kardeşliğimizin hamuru, şehitlerimizin kanlarıyla, gazilerimizin fedakarlıklarıyla, halklarımızın gayretleriyle yoğrulmuştur. Birlik ve beraberliğimiz en büyük gücümüzdür."

Erdoğan, Kıbrıs'ta çözümün, barışın ve istikrarın temelinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin siyasi, ekonomik ve sosyal bakımdan daha da güçlenmesi, Kıbrıs Türk halkının refah seviyesinin ilerletilmesinin yattığını dile getirerek, bu hedefe ulaşmada tam bir seferberlik anlayışıyla çalıştıklarına dikkati çekti.

Bugüne kadar el birliğiyle yürüttükleri çabaları, bundan sonra da sürdürerek, büyük çaplı projeleri hayata geçirmeye devam edeceklerini vurgulayan Erdoğan, Mayıs'ta anavatanın suyunu KKTC'nin bereketli topraklarıyla buluşturacak Sulama İletim Tüneli'nin açılışını yaptıklarını hatırlattı.

"Ne gerekiyorsa kararlılıkla hayata geçireceğiz"

Farklı alanlarda Kıbrıs Türk'ünün hayatına dokunan projelerin açılışını da gerçekleştireceklerine vurgu yapan Erdoğan, "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kalkınması, sürdürülebilir bir ekonomik yapıya kavuşturulması için ne gerekiyorsa kararlılıkla hayata geçireceğiz. Gizli, açık tüm baskı, kısıtlama ve ambargolara rağmen Kıbrıs Türk halkının özgüvenini sürekli artırarak, daha müreffeh yarınlara ulaşacağına inanıyorum. Bütün zorluklar, unutmayın, geçici, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ise kalıcıdır." diye konuştu.

Mücahitler ve Mehmetçiklerin, bu topraklarda Kıbrıs Türk halkının geleceği için şehit olduklarını anımsatan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Onların bıraktığı emaneti koruma sorumluluğu hepimize düşüyor. Bu devlet, bu güzel ülke yeni nesillerle daha da güçlenecek, Doğu Akdeniz'de barışın sembolü olacaktır. Barış Harekatı'nda Kıbrıs Türkü'nün özgürlüğü, egemenliği uğruna canlarını feda eden şehitlerimizi bir kez daha rahmetle, gazilerimizi de şükranla anıyorum. Bu anlamlı günde Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere İstiklal Savaşı'mızın kahramanlarını da rahmet ve minnetle yad ediyorum. Daha nice bayramları ve yıl dönümlerini birlikte kutlamayı Rabb'imden niyaz ediyorum. 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı'mız kutlu olsun, Kurban Bayramı'mız mübarek olsun."

 Törenden notlar

Erdoğan'a tören alanına gelişinde vatandaşlar sevgi gösterisinde bulundu.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan törende, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, tören birliklerini denetledi ve halkı selamladı.

Tören, halk dansları gösterisi, Yavuz Çıkarma Plajı'ndan getirilen bayrakların KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'a sunulması ve geçit töreniyle devam etti.

Erdoğan ve Tatar, Türkiye ve KKTC bayrakları ile fotoğraf çektirdi.

Törene, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Cumhurbaşkanı Tatar'ın eşi Sibel Tatar, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, kuvvet komutanları, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan da katıldı.

Törende, KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Önder Sennaroğlu, Başbakan Ersan Saner, Başbakan Yardımcısı, Ekonomi ve Enerji Bakanı Erhan Arıklı, bakanlar, milletvekilleri, KKTC'nin 3'üncü Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sezai Öztürk, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Zorlu Topaloğlu, gaziler ve vatandaşlar da yer aldı.

Editör: TE Bilisim