Sümeyye Aksu / Özel Haber
Türkiye’de de Fransa ve İspanya başta olmak üzere Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde olduğu gibi vaka sayıları Koronavirüs varyantlarına bağlı olarak arttı. Temmuz başında 4 bin 500’ün altına inen günlük vaka sayıları, 20 binin üzerine çıktı.
Özellikle Delta varyantının etkisi kısıtlamaları kaldıran ülkelerde aşı olanlara dahi maske gibi kısıtlamaları tekrar gündeme getirdi.
HIZLI VE YAYGIN AŞILAMA ÖNEMLİ
Uzmanlar, pozitif vakaların ve yoğun bakımlarda yatan hastaların çoğunluğunun ise aşı yaptırmayan veya aşılarını tamamlamayanlar olduğu konusunda uyarıyor. Ankara Şehir Hastanesi Acil Tıp Kliniği İdari ve Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Hakan Oğuztürk, Vaka artışlarını, aşılama çalışmalarını, 2. ve 3. dozun önemini Diriliş Postası’na anlattı.
Son dönemde aşılamanın yaygınlaşmasıyla birlikte, pandeminin ilk bir yılından farklı olarak vaka sayıları yerine, hastaneye yatış oranı ve ölüm istatistikleri karar alma süreçlerinde daha belirleyici bir hal almaya başladı. Bu süreçte aşılama programlarının yaygın ve hızlı bir şekilde yapılması önemli bir rol oynadı.
HASTALIK SÜRECİ DAHA KISA
Dünyada artan vaka sayılarında da Delta varyantı etkisi görülüyor. Öte yandan uzmanlar, aşılanan insanların Delta varyantı ile enfekte olurlarsa aşısızlara göre hastalık sürelerinin daha kısa olduğuna dikkati çekiyor. Bu arada, aşılı insanların bulaştırıcılık seviyelerinin çok daha az ve ağırlaşıp oksijen desteğine ihtiyaç duyma oranının çok daha düşük olduğunu söylüyor.
Ölüm oranı ciddi oranda azalıyor
Bilim insanları, vaka sayıları ve aşılananların da hastaneye kaldırılmalarına bakarak aşıların işe yaramadığını söylemenin doğru olmadığını belirtiyor. Bilim insanları ayrıca Kovid-19 da dahil hiçbir aşının yüzde 100 koruyucu olmadığını ancak şu ana kadar ortaya çıkan verilerin aşılama artıkça ciddi atlatma ve ölüm riskinin ciddi oranda azaldığını gösterdiğini ifade ediyor. Dr. Semih Tareen, aşıların amacının bulaşıcılığı önlemek ya da önlemiyorsa bile ciddi hastalığı azaltarak, Kovid-19’un hastane ve yoğun bakımlarda yarattığı baskıyı hafifletmek olduğunu söyledi. Tareen, “Aşı olursak virüsü kapmayacağız anlamına gelmiyor. Ancak viral yükün azaldığını, insanlarda kalıcı süresinin kısaldığını ve en önemlisi de ciddi hastalık riskinin büyük miktarda azaldığını görüyoruz” dedi.
Vaka artışlarındaki sebepler
CEVABI merak edilen bir soru da aşılamaya rağmen vaka sayılarının artmaya devam emesi oldu. Bilim insanlarına göre, vaka artışlarının birkaç nedeni var:
- Bunların başında Delta varyantı olmak üzere daha hızlı yayılan ve daha bulaşıcı olan yeni varyantların ortaya çıkması geliyor. Özellikle delta varyantı daha kolay bulaşmasından dolayı vakaların da hızlı bir şekilde artmasına neden oluyor.
- Vakalardaki artışın arkasındaki bir başka neden de kış boyunca ve ilkbaharın bir bölümünde uygulanan kısıtlamaların da yazla birlikte kaldırılmaya başlaması. Özellikle maske zorunluluğunun hafifletilmesi, sosyal mesafenin azaltılması, bir araya gelebilecek kişi sayısına ilişkin kısıtlamaların kaldırılması ve bazı yerlerde maç, konser gibi kalabalık etkinliklerin yeniden başlaması vaka sayılarının artmasına neden olan etkenlerden gösteriliyor.
- Bir başka etken de pandeminin başlangıcında kısıtlı olan test imkanlarının yaygınlaşması.
- Bilim insanları, bu noktadan sonra aşılanmayan ya da aşı dozlarını tamamlamayan kişilerin virüslerin aşılara direnç gösterebilecek şekilde mutasyona uğrama ve aşıları da etkisiz kılan yeni varyantların ortaya çıkmasına yardımcı olabileceğini söylüyor. Hem kamu sağlığı yetkilileri hem de bilim insanları bu riskin önüne geçmek için sırası gelen herkesin her ikidoz aşısını da olması çağrısı yapmaya devam ediyor.
