Fransa ve ABD arasındaki kriz büyümeye başladı. İkinci dünya savaşının ardından ABD’nin gölgesinde kalan ve “tarihsel etkisini” kaybetmeye başlayan Fransa, ABD-İngiltereAvustralya arasında imzalanan AUKUS girmesiyle Avustralya’nın 2015’ten beri Fransa ile yürüttüğü, maliyeti 56 milyar euro’yu aşan Taarruz Denizaltı Programı da rafa kalktı. Bu adımla ABD, İngiltere ve Avustralya, Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in AB’nin Hint-Pasifik stratejisini açıklamasından bir gün önce Pasifik’teki Çin yükselişine karşı Fransa’yı oyunun dışında bıraktı.

GALA İPTAL EDİLDİ

Taarruz Denizaltı Programını, Fransa savunma sanayisi için “Yüzyılın Anlaşması” olarak niteleyen Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian Drian ile Savunma Bakanı Florence Parly, Avustralya hükümetinin Fransa ile denizaltı programını durdurmasının ve ABD ile nükleer denizaltı inşa etme konusunda anlaşma kararının iş birliği ruhuna aykırı olduğunu açıkladı. Öfkeli açıklamaların ardından Fransa’nın Washington Büyükelçiliği, Büyükelçi Philippe Etienne’in rezidansında düzenlenecek ABD-Fransa dostluk galasının iptal edildiğini duyurdu.

GERİLİM ESKİLERE DAYANIYOR

Avrupa Birliği’nin en büyük iki ülkesinden biri olan Fransa, tarihsel açıdan ABD’den daha köklü bir ülke. Dünyanın birçok bölgesinde kurduğu sömürge imparatorluğu ile dikkat çeken Fransa, özellikle İkinci Dünya Savaşı’nın ardından ABD’nin gölgesinde kaldı. Müttefik gibi görüntü verseler de Fransa ABD ile derinden bir rekabetin içinde. Dünyanın “Amerikanlaşması”, İngilizcenin yaygın dil haline gelmesi Fransız kültürünü “yumuşak güç” olarak kullanmak isteyen Fransa için sorun oldu. Bunun yanı sıra ABD’nin özellikle son 20 yılda agresif bir şekilde işgal politikası yürütmesi ve Lübnan, Suriye gibi tarihsel olarak Fransa’nın etkili olduğu hatta Fransız mandasına girmiş ülkelere yaptığı müdahaleler Fransa’yı rahatsız etti.

TRUMP ALAY EDİYORDU

ABD’nin gölgesinden sıyrılmak adına zaman zaman çıkış yolları arayan Fransız yönetimi, özellikle son dönemde Akdeniz, Libya, Suriye, Dağlık Karabağ gibi Türkiye’nin de dahil olduğu denklemde rol çalmaya çalıştı. ABD ile özellikle Suriye’de PKK’ya verilen desteğin “yetersizliği” konusunda derin fikir ayrılıkları yaşayan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, eski ABD Başkanı Doland Trump döneminde “ABD’ye güven olmaz Avrupa Ordusu kuralım” ifadeleriyle AB Ordusu konusunu gündeme getirdi. Trump ise Macron’un açıklamalarını “ABD ordusu gelip yetişmeden önce Paris’te Almanca öğrenmeye başlıyorlardı” şeklinde alaycı bir dille eleştirdi.

EN KÖTÜ AŞAĞILANMA!

“Kibir” kavramının ulusal anlamda vücut bulmuş hali olan Fransa bu aşağılamalara sessiz kalırken, bir süre rafa kalkan AB Ordusu konusu geçen hafta bu kez AB Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen tarafından dillendirilmesi dikkat çekti. Son olarak yaşanan AUKUS anlaşması Fransa’nın yakın tarihte en aşağılandığı hamle oldu. Yaşananlara Fransa çok sert tepki gösterse de Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki “Paris yönetimi anlaşmadan haberdardı” dedi. Dışişleri Bakanı Antony Blinken da Fransa’nın anlaşmadan 2 gün önce haberdar edildiğine işaret etti.

YÜZYILIN FİYASKOSU

Avustralya ile “Yüzyılın Anlaşmasını” ABD ve İngiltere’ye kaptıran Fransa’da tepkiler öfkeye dönüşürken, Fransız siyasetçiler, bu durumu “Yüzyılın fiyaskosu” şeklinde yorumladı. Fransa’da Nisan 2022’de düzenlenecek cumhurbaşkanı seçiminde yarışacağını açıklayan sağcı Valerie Pecresse, olayı “Fransa’nın diplomatik aşağılanması” şeklinde değerlendirirken bir başka cumhurbaşkanı adayı Xavier Bertrand, “Fransa’nın artık müttefikleri tarafından saygı görmediği”ni belirtti.

Editör: TE Bilisim