Muhammed Şimşek / Özel Haber - CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Kürt sorununun çözümü için önce HDP’yi sonra Meclis’i işaret etmesi de patlak veren krizi örtbas etmeye yetmedi. Oysa Demirtaş da kendisine cezaevinden yaptığı paylaşımla destek vermişti. Her şey CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun "Kürt sorunu çözmek için meşru bir organa ihtiyacımız var. HDP’yi meşru organ olarak görebiliriz" ifadesini kullanmasıyla başladı. HDP'li Sezai Temelli, Kılıçdaroğlu'na "Asla unutulmaması gereken şey demokratik çözümün adresi ve asıl muhatabı İmralı'dır." cevabını verdi. İttifak içinden gelen tepkiler üzerine Temelli geri adım atarak "Tweet’teki görüşler kişiseldir, HDP’yi bağlamaz' dedi. İmralı'yı adres gösteren açıklamanın millet ittifakında bomba etkisi yapmasından korkan CHP lideri Kılıçdaroğlu ise, "Bizim için bu konuda tek adres var o da Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. Parlamento dışında bir adres yoktur. İmralı da Kandil de muhatabımız değildir" sözleriyle İYİ Parti'ye göz kırptı.
DEMİRTAŞ TAKİYE YAPTI
Millet ittifakındaki gerilimi düşürmek için devreye giren ve cezaevinde tutuklu bulunan HDP'nin eski eş genel başkanlarından Selahattin Demirtaş, Twitter paylaşımında çözümün adresinin Türkiye Büyük Millet Meclisi olduğuna söyledi. Daha önce defalarca İmralı’yı adres gösteren açıklamalarıyla çelişmek pahasına Demirtaş "Benim bildiğim HDP, Kürt sorunu dahil olmak üzere, Türkiye’nin tüm sorunlarının çözümüne taliptir, irade sahibi siyasi bir aktördür ve elbette muhataptır. Çözümün adresi de doğal olarak TBMM’dir" mesajını verdi.
MIZRAK ÇUVALA SIĞMIYOR
HAL böyleyken ANF News’e konuşan HDP Batman Milletvekili Mehmet Rüştü Tiryaki, “Kürt” sorununda muhataplık konusunda İmralı’nın rolünün reddedilerek çözüme gidilemeyeceği söyledi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Kürt sorununun çözümü noktasındaki tavrını değerlendiren Tiryaki, çözüm için adım atılmasını değerli ama eksik bulduklarını şu sözlerle anlattı: “Abdullah Öcalan’la yapılan görüşmelerin gayrimeşru olduğunu söylemesi gerçekçi değil. Öcalan’ın rolünün reddedilerek çözüme gidileceğine inanmıyoruz. Toplumun hiçbir kesiminin de inanmayacağını düşünüyoruz. Bunun gerçekçi olmayacağını CHP’nin kendisi de, kadroları da görüyor.”
