Diyarbakırlı hayırsever kadınlar, Türk Kızılay'ın ihtiyaç sahiplerine sunduğu desteğe katkıda bulunmak için gönüllü üretim yapıyor.
Türk Kızılay Diyarbakır Şubesinde oluşturulan birimde 40 kadının gönüllülük esasıyla hazırladığı mantı ve amigurumi bebek ile patik, masa ve kapı süslerinin satışından elde edilen gelirle ihtiyaç sahiplerine destek sağlanıyor.
Kadınların hazırladığı mantı ile Halk Eğitim Merkezinden usta öğreticiler gözetiminde üretilen oyuncak bebek, patik, masa ve kapı süsleri beğeni görüyor.
Kadınlar bu gönüllü yardım faaliyetiyle sosyalleşirken beceri de kazanıyor.
Gönüllü üretime katılan ihtiyaç sahibi kadınlara ise Türk Kızılay tarafından çeşitli destekler sunuluyor.
"Emekleriyle ihtiyaç sahiplerine katkı sunmak istiyorlar"
Kızılay İl Kadın Kolları Başkanı Lebibe Yılmaz, kadınlara yönelik hayata geçirdikleri çalışma için şube binasında mantı ve örgü birimi oluşturduklarını söyledi.
Çalışmalara 40 kadının katıldığını ifade eden Yılmaz, "Bunlardan kimileri ihtiyaç sahibi kimileri de destek olmak için buradalar." dedi.
Yılmaz, bu üretim sayesinde kadınların sosyalleştiğini dile getirerek, "Kadınlarımız emekleriyle ihtiyaç sahiplerine katkı sunmak istiyor. İhtiyaç sahibi ve iyilik yapmak için gelen kadınlarımızı bir araya getirmiş olduk." diye konuştu.
Sağladıkları anlaşma çerçevesinde Halk Eğitim Merkezinden gelen öğreticilerin birimlerdeki kadınlara örgü öğrettiğini aktaran Yılmaz, "Kendilerine malzeme desteği de sunuyoruz. Pazar imkanı da sağlandıktan sonra ürünler satışa sunuluyor. Kadınlar haftanın iki günü günde 20 kilogram mantı üretiyor. Satışlarımız çok güzel. Mantılarımız hemen tükeniyor." ifadelerini kullandı.
Yılmaz, birimleri işletmeye dönüştürmek için de araştırmalara başladıklarını anlatarak, böylece kadınların pazar sağlayarak, ürettikleri mantı ve diğer ürünleri satarak bütçelerine katkı sağlayabileceğini söyledi.
"Burası bana terapi gibi geldi"
Üretime katılan kadınlardan Gülgez Çiftçiöz, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle babasını kaybettiğini, arkadaşlarının tavsiyesi üzerine birime geldiğini belirtti.
"Burası bana terapi gibi geldi. Buranın bana faydasını eşim ve çocuklarım da fark etti." diyen Çiftçiöz, çocuklara yardımda bulunmanın mutluluğunu yaşadığını aktardı.
Çiftçiöz, 18 yıldır sürekli evde olduğunu, bugüne kadar hiçbir faaliyette yer almadığını anlatarak, "Buraya bakmaya geldim ama sonra çıkamadım. Yaptığım oyuncaklarla ihtiyaç sahibi çocukların oynaması beni mutlu ediyor. Bu nedenle daha da severek ve özen göstererek yapıyorum." şeklinde konuştu.
"Gelir ihtiyaç sahiplerine gittiği için mutlu oluyoruz"
Remziye Tutar da salgın nedeniyle evde bulunmaktan sıkıldığını üretime destek vermek için geldiğini belirterek, "Elde edilen gelir ihtiyaç sahiplerine gittiği için mutlu oluyoruz." dedi.
Aklibe Yılmaz ise bu üretimin hem maddi hem de manevi açıdan fayda sağladığını dile getirdi.
