ARALIK 2019’da Çin’in Vuhan eyaletinde ortaya çıkan ve yaklaşık 2 senedir küresel boyutta devam eden Kovid-19 salgını süper ekonomileri de vurdu. İngiltere ve ABD’de pandemiden kaynaklanan işgücü sorunları sebebiyle tedarik zinciri bozuldu. ABD’de kötü hava şartları ve artan talep sebebiyle halk panik halinde tüm rafları boşalttı. Tedarik zincirinin aksaması sebebiyle boşalan raflar dolmazken, ABD’liler panik halinde market raflarını boşalttı. Ülkede artan istifçilik sebebiyle yakın dönemde kıtlık yaşanma ihtimali belirdi. Perakendeciler ise tedarik zincirinin bozulması sebebiyle boş kalan rafları doldurmak için ilginç yöntemlere başvurdu.

VENEZUELA GİBİ…

Sosyal medyada yayınlanan bir videoda, bir mağazanın boş rafları kapatmak için katlanan kamp sandalyesi kullandığı görüldü. Videoyu paylaşan kullanıcı, paylaşımında "uçurumun kenarındayız" yazması dikkat çekti. ABD’yi Venezuela ile kıyaslayan bir başka sosyal medya kullanıcısı ise “Venezuela'da bu tür şeylerin olduğunu izledim. Venezuela'nın bir zamanlar yaptığı seçimlerin aynısını yapmaya başladılar ve bunun Venezuela'yı nereye götürdüğünü biliyoruz. ABD de farklı görünmüyor” diye yazdı. Bir başka kullanıcısı ise benzer görüntülerin Küba’da yaşandığını öne sürerek, “Küba hükümetinin ürün eksikliğini gizlemek için yaptığı da tam olarak bu. Bu, ABD'de asla görmeyi beklemediğim bir şeydi” ifadelerini kullandı.

GEMİLER YÜK BOŞALTAMADI

Ekonomistler küresel tedarik zinciri krizinin dört temel ve birbiriyle bağlantılı nedeni olduğunu düşünüyor. Bunlar tüketici talebinin hızla artması, işgücü eksikliği, nakliye konteynerlerinin sevkinde yaşanan sıkıntılar ve gemilerin limanlarda haftalarca beklemek zorunda kalması. Alınan bilgilere göre, 60'tan fazla konteyner gemisi, Los Angeles ve Long Beach Limanları açıklarında demirlemiş durumda ve mallarını boşaltamıyor. Ayrıca New York, New Jersey ve dünyanın diğer yerlerinde de bağlantı noktaları tıkanmış durumda. Büyük bir geminin 14 bin – 24 bin koyneyner alabildiği düşünüldüğünde, milyarlarca dolarlık ürünün tüketici ile buluşamaması yakın dönemde bu kez üretim krizini de tetikleyeceği görüşü öne çıkıyor.

TEMEL İHTİYAÇLAR LÜKS OLDU!

Bozulan tedarik zinciri, zincirleme fiyat artışlarını da beraberinde getirdi. Hammadde fiyatlarının artması üretim maliyetlerini yükseltti. Bu da temel gıda ürünlerinin yanı sıra çocuk bezinden mamaya birçok üründe fahiş fiyat artışlarını tetikleyecek gibi görünüyor. ABD Başkanı Joe Biden’ın geçtiğimiz günlerde, taşımacılık şirketleri, perakendeciler ve sendikalarla yaptığı tedarik zinciri zirvesinde limanlarda alınacak önlemler gündeme gelmişti. Beyaz Saray, birçok limanda 7/24 çalışma kararı alırken, kamyon şoförlerini arttırma ve özel şirketlerin daha fazla aktif olması yönünde bir dizi eylem planını devreye soktu.

BAŞARILIYIZ!

Biden hükümeti ise yaşanan krize alaycı yaklaşmayı tercih etti. Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, krizi “Daha fazla insan daha fazla mal satın alıyor” şeklinde yorumladı. Ulaştırma Bakanı Pete Buttigieg, ise tedarik zincirinin yalnızca Biden'ın başarılı ekonomik politikaları nedeniyle yoğun olduğunu söyledi. Buttigieg CNN'e verdiği demeçte, "Talep arttı çünkü gelir arttı, çünkü Başkan bu ekonomiyi korkunç bir durgunluğun pençesinden başarıyla çıkardı" diye konuştu.

HİPERENFLASYON UYARISI

Öte yandan tüm dünyada yaşanan kriz, hiperenflasyon uyarılarını da beraberinde getirdi. Twitter’ın kurucu ortağı Jack Dorsey, ABD’de artan enflasyona vurgu yaparak işlerin çok daha kötüye gideceğini söyledi. Dorsey, Cuma gecesi attığı twitinde ABD’de ve tüm dünyada hiperenflasyon olacağını yazdı. Dorsey, “Hiperenflasyon her şeyi değiştirecek” dedi.

Sınırda pompa kuyruğu
YAŞANAN ekonomik kriz, TIR şoförü bulamayan İngiltere’nin yanı sıra Almanya’yı da etkiledi. Almanlar, ülkede benzin ve motorin fiyatlarının son 10 yıldan bu yana en yüksek seviyeye ulaşması nedeniyle akaryakıtı fiyatlarının daha ucuz olduğu Polonya ve Çekya'daki benzin istasyonlarına yöneldi. Akaryakıt almak isteyen Almanlar, Çekya ve Polonya sınırındaki benzinliklerde kuyruklar oluşmasına neden oldu. Benzinliklere gelen araçların yüzde 95'i Alman plakalı araçlardan oluşuyor. Almanlar sadece araç depolarını değil, yanlarında getirdikleri akaryakıt bidonlarını da dolduruyorlar.
Editör: TE Bilisim