Bunların bir seçeneği de yenilenebilir enerjiyi depolamak için kullanılması. Birleşik Krallık'ın Nottinghamshire bölgesindeki Ratcliffe-on-Soar kömür santrali, 30 Eylül 2024 itibariyle sessizliğe büründü. 1967'den bu yana faaliyette olan santralde iki yıllık bir söküm ve yıkım süreci başlayacak. Bu, Birleşik Krallık'ın kömür kullanımını tamamen sona erdirmesi ve net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda önemli bir adım olarak görülüyor.

Santralin geleceği hakkında kesin bir karar verilmemiş olsa da, yeşil enerji endüstrisine hizmet etmesi ya da bir prototip füzyon reaktörü barındırması gibi öneriler gündemde. Bu tarz eski fosil yakıt santrallerinin dünyada birçok yerde kapanmasıyla, bu tür altyapıların nasıl değerlendirileceği önemli bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. 

Kömür Santralleri Nasıl Değerlendirilecek?

Kömür ve gaz santralleri, enerji talebine göre açılıp kapatılabilen ve "dispatchable" yani talebe göre ayarlanabilir güç kaynağı olarak bilinir. Ancak güneş ve rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynakları, doğası gereği sürekli olmayan ve daha az kontrol edilebilen "intermittent" güç kaynaklarıdır. Yenilenebilir enerjinin artan kullanımı ile enerji talebi ve üretimi arasındaki dengenin sağlanabilmesi için enerji depolama sistemlerine büyük yatırımlar yapılmaktadır.

Yıllar boyunca en yaygın enerji depolama yöntemi, fazla elektriğin kullanılarak suyun yukarı pompalanması ve gerektiğinde elektrik üretmek amacıyla bu suyun serbest bırakılması şeklinde kullanılan pompalı hidroelektrik olmuştur. Ancak bu yöntem, yenilenebilir enerji dönemine yeterli olmayabilir ve Avrupa'da bu kapasite zaten sınıra dayanmıştır. Bu nedenle birçok ülke, bataryalı enerji depolama sistemlerine (BESS) yönelmektedir. Bu sistemler, fazla elektrik enerjisini depolayarak ihtiyaç duyulduğunda kullanılmak üzere hazırda tutar.

Ferrybridge ve Diğer Projeler

Ferrybridge, Batı Yorkshire'da yer alan ve neredeyse bir asır boyunca kömürle elektrik üreten üç santralden oluşan bir kompleks olarak dikkat çekiyor. Şimdi ise, SSE şirketi bu alanda 150 megavat kapasiteli bir BESS inşa ediyor. Bu kapasitenin 250.000 haneye yetecek kadar enerji sağlayacağı tahmin ediliyor. İnşaat çalışmaları Ağustos 2023'te başlamış olup, Haziran 2024'te bataryaların yerleştirilmesi tamamlanmıştır. SSE, bu projeyle eski kömür santrali sahasında bulunan mevcut altyapının avantajlarını kullanarak büyük oranda yeniden kullanım sağlamaktadır.

Birleşik Krallık, karbon emisyonlarını azaltma hedefi doğrultusunda bu tür BESS projelerine ihtiyaç duymaktadır. Haziran 2024'te Wineham yakınlarında bir BESS tesisi inşa edilmesi onaylanmış, Sunderland ve Cumbria’da da benzer tesisler için çalışmalar başlamıştır. SSE ayrıca Warrington, Cheshire’daki Fiddler’s Ferry eski kömür santralini de BESS tesisi olarak dönüştürmektedir.

BM: İsrail'in saldırdığı Lübnan'dan 250 bin kişi Suriye'ye geçti BM: İsrail'in saldırdığı Lübnan'dan 250 bin kişi Suriye'ye geçti

Almanya ve Diğer Ülkelerde Dönüşüm Çalışmaları

Benzer projeler yalnızca Birleşik Krallık ile sınırlı değil. Almanya'nın Lusatia bölgesinde, enerji şirketi LEAG, kömür madenlerini ve termik santrallerini "yeşil enerji merkezi" haline getirme planını duyurmuştur. Bu projede rüzgar ve güneş enerjisinin yanı sıra hidrojen ve bataryalar da yer alacak. Ayrıca, Avustralya'daki eski Liddell Santrali 500 megavat kapasiteli bataryalara dönüştürülmekte, Nevada'daki Reid Gardner Santrali ise 220 megavat kapasiteli bir batarya enerji depolama sistemine dönüştürülmüştür.

Bu tür projelerin artmasıyla bataryalı enerji depolama sistemlerinin daha verimli hale gelmesi ve fosil yakıt santrallerinin tamamen devre dışı bırakılmasının ardından güvenli bir elektrik kaynağı sağlaması beklenmektedir.

Kaynak: Haber Merkezi