ABD Başkanı Joe Biden gelecek ay Suudi Arabistan’ı ziyaret edecek. Biden’ın ziyareti gerek Washington’da gerekse Riyad’da en çok konuşulan konular arasında. Washington’da ziyaretin doğrudan ABD’de artan akaryakıt fiyatları ve yaşanan yüksek enflasyona karşı alınacak önlemler çerçevesinde gerçekleştirileceği söyleniyor. Pandemi ve ardından yaşanan Ukrayna’nın Rusya tarafından işgali sonrası bütün dünyada olduğu gibi ABD’de de petrol fiyatları ülke tarihinin en yüksek seviyesine ulaşmış durumda. Bir galon benzin (ortalama 4 litre) ülke tarihinde ilk kez 5 doların üzerine çıktı.   

Kasım ayında ABD’de ara seçimler var. Temsilciler Meclisi’nin tüm sandalyeleri ve Senatonun üçte ikisi seçilecek. 2020’de Trump’tan kongrenin iki kanadını da kazanan Demokratlar, Biden’ın uyguladığı politikalar nedeniyle bu iki yapıda da çoğunluğu kaybetmek üzere. Cumhuriyetçiler ve özellikle de Trump bir sonraki seçim için geri sayımını sürdürüyor.

Üç gün önce açıklanan rakamlara göre ABD son 41 yılın en yüksek enflasyon verisine sahip. ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, "Daha yüksek enerji ve gıda fiyatları riskleri görüyorum. Ekonomik büyümenin de yavaşlamasını bekliyorum ancak resesyon yaşayacağımızı düşünmüyorum" diye konuştu.

Biden Amerikan tarihinin en başarısız başkanı olarak şimdiden seçilmiş durumda. Yapılan kamuoyu anketleri Biden’ın popülaritesinin hızla azaldığını ve halkın mevcut durumdan son derece rahatsız olduğunu gösteriyor. Ortak anket sonuçlarına göre 2021 yılının ocak ayında halkın yüzde 53 desteğine sahip olan Biden bugün yüzde 40 seviyesinde.

Ülke ekonomisinin geldiği durum Joe Biden’ı farklı alternatifler aramaya itmiş durumda. Muhalefetteyken ve Beyaz Saray’a geçtikten sonra Suudi Arabistan yönetimine ağır eleştirilerde bulunan Biden’ın Riyad’a yapmayı planladığı ziyaret de işte bu kapsamda değerlendiriliyor. Sadece Washington’da değil Riyad’da da aynı kanaat var. Tabi Riyad’daki yaklaşım çok da nahif değil. Suudi Arabistan İstihbarat Servisinin eski Başkanı Prens Turki el Faysal Arab News gazetesi için yazdığı “Camdan evleri olanlar başkalarına taş atmamalı” başlıklı yazısında Biden’in ziyareti öncesi Washington’da birtakım söylemlerin dile getirildiğini ancak yapılan uzun araştırmalar sonucunda bu ziyarete karar verildiğini belirtiyor. Faysal Biden tarafından daha önce yapılan teröre destek verme suçlamasına karşı bakın neler söylüyor.   

"ABD hükümeti terör suçlamasıyla çeşitli cezaevlerinde ve kamplarda binden fazla kişiyi ABD Anayasası tarafından güvence altına alınan herhangi bir hakka başvurmadan hapse attı. Yabancı ülkelerde toplama kampı kuracak kadar ileri gitti. Barack Obama'nın başkan yardımcısı ve şimdinin ABD Başkanı olan Joe Biden, toplama kampını kapatmayı taahhüt etti ama orada duruyor. Yüzlerce Abu Gureyb tutuklusuna mahkemede rücu ve tazminat hakkı tanınıp tanınmadığı da bilinmiyor. Biden, senatörken Irak'ın işgalini desteklediği için bunu düzeltmeli."

İkincisi, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Yanlış Mahkûmiyet Merkezi, yaklaşık 20.000 kişinin haksız yere hüküm giyip hapse atıldığını tahmin ediyor. 80'lerden bu yana sadece 850 kişi beraat etti.

Yani Faysal diyor ki; camdan evi olan başkasının evine taş atmaz.