Dünyanın en iyi çileği burada yetişiyor. Fevkalade kaliteli ve değerli bir Kestane balı bulunuyor. Bölgenin küçük ama lezzetli kestanesinden nefis bir reçel yapılıyor. Deniz ürünleri desen Ereğli tam yeridir denebilir. Tüm bunlarla beraber bakla çorbası, kabak tatlısı ve Lezzetli pidesi ile Ereğli Karadeniz’in gastronomik bir ilçesi neden olmasın?  

Türkiye'nin en iddialı “Sevgi Barış ve Dostluk Festivali”

 

Celal Toprak başkanlığında bir grup gazeteci ile birlikte Karadeniz Ereğli Belediyesinin festival misafiriydik. Gezi boyunca Ereğli ile ilgili birçok şey öğrendik. Her yıl temmuz ayında Ereğli, yüz binlerce kişiye ev sahipliği yapıyor. Bu yılda 3 gün boyunca onlarca sanatçıyla beraber muhteşem bir festivali gerçekleştirdi. Cumartesi akşam konser alanındaki kalabalıktan zor geçtik. Restoranların ve marketlerin önünde uzun kuyruklar oluşmuştu. Belediye Başkanı Sayın Halil Posbıyık ve eşi Neriman hanıma misafirperverliklerinden ötürü şükranlarımı sunuyorum. Organizasyonda büyük emeği geçen ve Ereğli’de yerel bir gazete sahibi Doğan Gönüllü, eşi Ülkü Hanım ve belediye meclis üyesi Yılmaz Partlak Bey gezi boyunca bize eşlik ederek mükemmel bir ev sahipliği yaptılar. Bu arada İlçede bizleri mekânlarında ağırlayan Manzara Kafe Restaurant ve Müzeyyen Restauranta da güzel hizmetlerinden dolayı teşekkür ederim.

Karadeniz Ereğli’nin tarihi

Batı Karadeniz’de Zonguldak iline bağlı olan Ereğli, Kuzeybatısında Keştepe ve Maltepe, kuzeyinde Heraklea Tepesi, kuzeydoğusunda Örencik ve Hacıhasan Tepesi, doğusunda ise Göztepe ve Elmatepe olmak üzere yedi tepeyle çevrili bir ilçedir. Yüzölçümü 782 km² olan Ereğli, MÖ 2000'li yıllara dayanan tarihsel kökleriyle çok eski bir yerleşim merkezidir. Tarihsel veriler, ilçenin İyonlardan Türk egemenliğine kadar çok sayıda Anadolu Uygarlığını barındırdığını gösteriyor. İlçede antik çağdan kalan birçok tarihsel kalıntıya da rastlamak mümkün. Kale, sur duvarları, su kemerleri, deniz feneri, su sarnıcı, Ayasofya Kilisesi, Bizans Kilisesi, gibi. Herakles’in Kerberus’la savaşının mekânı Cehennemağzı Mağaraları, hem ilkçağın önemli kehanet merkezi, hem de ilk Hıristiyanların gizli ibadet yeri diye söyleniyor. Ereğli’yi geliştirip büyüten ise 1848 yılında açılan taşkömürü madeni ile 1965 yılında devreye giren Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları olmuştur

Ereğli’nin gastronomisi ve turizm

Sayın Başkanın da katıldığı seminer kısmında da ifade ettiğim gibi, Gastronomi Turizmi, ilçenin refah seviyesini çok yukarılara çıkarabilir. Yunan vs. mitolojik tarih açısından fevkalade önemli ören yerleri ve binlerce yıllık tarihi mağaraları olan ilçeye mutlaka Gastro turlar düzenlenmelidir. Aynen Dr. Can Canver beyin bize aktardığı bilgiler gibi turla gelen misafirlere bu tarzda mitolojik tarih anlatılmalıdır. Yemek vakitlerinde ise ilçenin yöresel lezzetleri yedirilmeli. Sabah kahvaltısı yöresel kestane balı ve reçeli, pidesi, keşi vs. eşliğinde tarihi bir lokasyonda yapılmalı. Ardından ilçenin en iyi mekânlarından birinde Ereğli Pidesi yenilmeli. Akşam da deniz kenarında bir restoranda deniz ürünlerinden oluşan bir menü ile bu Gastro Tur bitirilmeli. Ben şimdiden söyleyeyim bu turun çok taleplisi çıkar. Ereğli yemek kültüründe Holoş, Süt, Un ve Tarhana çorbaları, Bulgur Pilavı, Serpme Ekmeği, Gaygana, Kabuklu Bakla, Kartlaş, Gözleme, Hodan, Çükündür, Tirid, Kıvırma, Un Helvası ve Hoşaf gibi lezzetler bulunuyor. Elbette palamut, istavrit, çinekop, mezgit ve lüfer gibi balık çeşitleri ve hamsi de var. Önceki yıllarda ilçede hamsi festivali de yapılıyormuş. “ Dünya’nın En Uzun Mangalı” rekoru bile kırılmış ve ilçenin adı Guinness Rekorlar Kitabı'na da yazdırılmış.

Ereğli’nin coğrafi işaret tescilli ürünü “Osmanlı Çileği”

Osmanlı Çileği, Karadeniz Ereğli’nin gastronomik kimliğini oluşturabilecek nitelikteki bir ürünüdür. Yapılan araştırma ve analiz sonuçlarına göre, Karadeniz Ereğli’ye özgü Osmanlı Çileği’nin yörede 100 yıldır yetiştirildiği, nazik yapısı, küçük ve orta büyüklükteki meyvesi, basık küre şeklindeki görüntüsü, aknelerinin içe gömüklüğü, aroması, keskin kokusu, açık pembemsi rengi ve lezzeti ile diğer çilek türlerinden farklı olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle Karadeniz Ereğli ile özdeşleşen Osmanlı Çileği, 05.07.2021 tarihinde Coğrafi işaret tescili almıştır. Her yıl 18 Haziran'da Kültür ve Sanat Festivali de düzenlenen Osmanlı Çileği ilk olarak 1920'li yıllarda ekimine başlanmıştır. Bugün yörede halen 500'ü aşkın aile Osmanlı Çileği üretiminden geçimini sağlamaktadır. Mayıs ayı sonu ile Haziran ayı başlarında ilk meyvesini vermeye başlayan Osmanlı Çileğinin açık havadaki ömrü sadece 15–20 saattir. Osmanlı Çileğinden nefis lezzette reçel de yapılıyor

Ereğli Kadın Gücü Kooperatifi

Belediye Başkanı Halil Posbıyık'ın eşi Neriman Posbıyık'ın Başkanlığını yaptığı Kadın Gücü kooperatifi, yerel gastronomiyle ilgili güzel çalışmalar yapıyor. Gezi sırasında tanıştığım Neriman Pospıyık hanımefendi önderliğinde Ereğli'nin mevsimsel ürün tablosu oluşturulmuş ve akabinde de Kooperatif bünyesinde her mevsimde hangi ürünleri üreteceklerine yönelik çalışmalar başlatılmış. Ereğli yöresine özgü meyve ve sebzelerle neler üretebileceklerini de belirleyen Kooperatif,  Ereğli Mutfak kültürünün güzel örnekleri başta olmak üzere, geleneksel ürünleri en sağlıklı ve en doğal halleriyle kadınlara ürettirecek. Ayrıca ürünlerin üretiminden pazarlanmasına kadar bütün noktalarında da kadınlar aktif görev alacak. Konserveler, çaylar, makarnalar, soslar, turşular, marmelat ve reçel gibi ürünler listede bulunuyor. 

Nokul Lezzet Durağı Gazetecileri Ağırladı

Karadeniz Ereğli’de yapılan Sevgi, Barış, Dostluk Kültür ve Sanat Festivaline giderken Kuzey Marmara Otoyolu Akyazı park alanında yol üstü lezzet durağı Nokul tesislerine uğradık. Celal Toprak, Gündüz Üç, Artin Şirinpınar, Talin Şirinpınar, Demet Kalendergil, Begüm Deveci ve benim de olduğum gazeteci grubu sunulan Bafra lezzetlerinden çok etkilendik. Özellikle Bafra pidesine bayılan Ordulu Celal Bey, bu tarz pidelerin kendi yörelerinde de yapıldığını ama burada yapılanın çok lezzetli olduğunu açık sözlülükle dile getirdi. Ben de eskiden yol üstü restoranların böylesine lezzetli yerler olmadığını düşünüyordum ta ki, Nokul Lezzet Durağının leziz ürünlerini görene kadar.

Nokul Lezzet Durağı hizmette

 

Adını Samsun’un Bafra ilçesi ile özdeşleşmiş, kültürel birikimi asırlardır devam eden kuru ve şerbetsiz bir tatlı olan nokuldan alan Nokul Bafra Pidesi&Köfte yeni konsepti Nokul Lezzet Durağı dinlenme tesisi ile Sakarya Akyazı Kuzey Marmara Otoyolu'nda yol üstü lezzet müşterileri ile buluşmak üzere yaklaşık 2-3 ay önce açıldı. Nokul Lezzet Durağı; yeni nesil ve ferah konsepti ile 3200 metrekare kapalı alanıyla Ankara, İstanbul arasında her 2 yönde de Türkiye’nin geleceğe bağlanan otoyolunda faaliyet gösteriyor. Şehirlerarası yolculuk yapmanın emniyetli yolunda dinlenme tesisi algısını yeniden oluşturan Nokul Lezzet Durağı, geniş araç otoparkı ve yeni nesil tarzıyla misafirlerine görsel anlamda hitap etmenin yanı sıra damaklara da yöresel bir lezzet şöleni sunmayı vaat ediyor.