Temmuz ayının ekonomik dataları Çin için hiç de iyi gelmedi. Aslında sadece Çin için değil birçok gelişmiş ve gelişmekte olan ülke içinde datalar iyi gelmedi, gelmiyor ve gelmeyecek gibi de duruyor.

Son birkaç haftadır dikkat ederseniz hep bu konu üzerinde duruyorum. Konuyu her yönüyle dikkatler önüne seriyor önlemlerin zamanında alınmasının özellikle ülke ekonomimiz için ne kadar hayati öneme sahip olduğunu vurgulamaya çalışıyorum.

Çin özelinde temmuz ayına dünya ekonomisi anlamında genel bir bakış yapıldığında durumun ne kadar vahim olduğu da ön plana çıkıyor.

Sektörel bazda bakıldığında durgunluğun tüm sektörlere yayıldığını görebiliyoruz. Sanayide siparişler ve dolayısıyla da üretim son zamanlarda ciddi oranlarda düşme yaşamakta.

Çin’de temmuz ayında beklenen sanayi üretimi %4.6 seviyelerinde iken gerçekleşen üretim %3.9 dolayında olmuştur. Yani beklentinin çok altında gerçekleşen bir üretim verisi ortaya çıkmıştır.

Çin’de üretimin beklenenden daha az gerçekleşmesi demek dünyanın genelinde üretimde düşüşün olduğunun açık bir kanıtı durumundadır.

Temmuz ayında sadece üretimde değil perakende satışlarda da Çin’de ciddi oranda bir düşüş yaşandığı görülmekte.

Şöyle ki temmuz ayında perakende satışlarda beklenen oran %5 iken gerçekleşen satışlar %2.7 dolayında olmuştur. Yani satışlarda beklenenin yarıya yakını ancak gerçekleşebilmiştir.

Bu şu demektir aslında bir Çinli perakende şirketi 100 birim ürün satmayı ve ona göre bir ciroyu elde etmeyi beklerken 54 birim ürün satarak beklediği cironun yarıdan biraz fazlasını elde edebilmiştir.

Şirketin temmuz ayında giderleri aynı iken satışları yarı yarıya düşmüştür ki bunun birkaç ay devam etmesi durumunda şirketin sürekliliğini devam ettirebilmesi son derece güç olacaktır.

İstihdam tarafında da temmuz ayı verileri Çin için pek iç açıcı konumda bulunmamaktadır.

Temmuz ayında Çin’de genç işsizlik oranı %20 dolaylarına kadar yükselmiştir. Zaten üretimin düşmesinin ilk yansıması istihdamda olacağı için bu sonuç kaçınılmazdır.

Perakende satışlarının düşmesinin yanında temmuz ayında bir başka satış kalemi olan yeni üretilmiş gayrimenkullerin satışlarında da %30 seviyelerine yakın bir oranda düşüş yaşanmıştır.

Bunu şu şekilde okumak çok daha doğru olacaktır. Çin’de temmuz ayında gayrimenkule yönelimde de beklenenin çok ama çok üzerinde bir düşme yaşanmıştır.

Veriler bu şekilde geldiği için Çin Merkez Bankası bu gidişata bir son verebilmek adına hemen faiz indirimine giderek yatırımın ve yatırımcının iştahını biraz artırarak piyasalara can suyu vermek istedi.

Önümüzdeki zaman dilimlerinde bunun yansımaları ortaya çıkmaya başlayacaktır.

Temmuz ayı için Çin’de beklenen datalar asla bu yönde değildi. Fakat bu şekilde gelen bilgiler dünya piyasasını da bir anlamda şoka uğrattı.

Yaşanan şokun etkisiyle petrol fiyatlarında düşüş dolar endeksinde ise yükselişler yaşandı.

Dünyanın en büyük üretici ülkesinde bu yaşanılanları anlamak ve anlamlandırmak pek tabii ki de çok kolay olmadığı için piyasaların bu şekilde tepki vermesi son derece normal bir durumdur aslında.

Çin dünya ekonomisinin gidişatı için önemli bir göstergedir şayet ülkeler bu göstergeyi iyi takip edip yorumlamalarını ona göre yaparlarsa önlerindeki süreçleri iyi yönetebileceklerdir.

Yapamayanlarla ilgili olarak ise herhangi bir değerlendirme yapmaktan imtina ettiğim konusunun altını kalın puntolarla çizerek değerlendirmeyi sizlere bırakıyorum.