Yurt dışında devlet okullarında, bizde özel okullarda kantinler yokmuş…

Ya ne varmış?

Yemekhaneler varmış…

‘Nasıl olsa kantin var, dilediklerini alıp yesinler’ düşüncesiyle, rahatlarına pek düşkün anneler, güzelim uykularından uyanarak artık çocuklarına sabah kahvaltısı, ilkokul öğrencilerine beslenme çantası hazırlamaktan vazgeçtiler.

Her gün çocuğun eline veriyorlar yeteri miktar harçlık, “Git yavrucuğum, kantinde yersin abur cubur…”

Kantin önünde kuyruktan sıra gelirse iyi, gelmezse ilk ders zili çalana kadar çocuğun kafası matematikte değil, o abur cuburlarda…

Sabahın en verimli geçmesi gereken saatleri, ‘zil çalsa, kantine hücum etsek, en ön sırayı kapsak…’ düşünceleriyle son derece baygın geçiyor.

Aileler, okul kantinlerinin daha pahalı olduğunu görüyor, çocuğun kantinde sabah sabah ne yiyebileceğini tahmin ediyor, ne kadar sağlıksız beslendiğini biliyor olmalarına rağmen, böyle gelmiş, böyle devam ediyor.

Teneffüs vakti bitene kadar kantin önlerinde kuyruklar, itiş kakışlar, satın aldıkları yiyecekleri ayaküstü, koştura koştura, arkadaşlarına hava atarak yiyen; hayır yemeyen, göstere göstere elinde tutan bizim çocuklar…

Var mı bunları düşünen?

Sadece Canan Karatay: “Okullarda kantinlerin kalkması lazım. Kantinler bizim körpe bebeklerimize en kötü kimyasal, fabrikasyon yiyecekleri sunuyorlar.”

Mesele üzerinde kafa yormuş eğitimcilerimiz, pedagoglarımız, yöneticilerimiz, idarecilerimiz maalesef yok…

Olmalı değil miydi, neden yok?

Sağlıksız beslenmelerinin yanı sıra, gün boyu sınıflarda arkadaşlarının enselerini görerek yetişen, okuldan çıkar çıkmaz dershaneye, hafta sonları kurslara koşan öğrencilerimizden nasıl öğrenme arzusu bekliyor, nasıl talebelik istiyoruz.

Öğrencilere okullarda yeme içme mekanları yapmayı bugüne kadar düşünmeyen, akıl edemeyen Milli Eğitim Bakanlığını vazifeye davet ediyorum;

Okullarda kantinler kaldırılsın, yemekhaneler yapılsın.

Zaten ailelerinden yeterli ilgiyi göremeyen, okullarda değil, hayatın içinde tesadüfler sonucu eğitilebilen, çevrelerindeki güzelliklerin farkına varamayacak kadar telaşlı, endişe dolu çocuklarımızın ihtiyacı yemekhaneler ivedi hayata geçirilsin.

Okulların fiziki alt yapısı yetersiz bahanesine sığınmayın;

Okulların kullanılmayan, az kullanılan mekanlarını göz önüne getirirseniz yemekhanelere yer bulabilirsiniz.

Meşhur sözdür, ‘okullar, müdürü kadardır’…

Okul müdürleri tabii bakanlık mevzuatları engel değilse, okullarından kantinleri kaldırıp yerlerine pekâlâ, harika yemekhaneler yapabilirler.

Bakanlık okulları kantinlerin sağlıksız şartlarından kurtararak, her okula yemekhane yapılması yönünde gerekli adımları atmalı, okul müdürlerine destek vermeli, teşvik etmelidir.

O zaman aileler, öğlen yemekhanede yemek yiyeceğini bilerek, çocuklarının kahvaltılarına ehemmiyet verir, günlük harçlıklarını azaltıp okul yemekhanelerine aylık katkı yapabilirler.

Daha fazla eğitim, daha fazla aş, daha fazla istihdam…

Sağlıklı nesiller…