Mağdura sahip çıkmak her insanın vicdani sorumluluğudur. Mazlumun canına kıyan zalimi, mağdur göstermek ise en büyük alçaklıktır. Son zamanlarda hakikatin tersyüz edildiği iftiralara, algı operasyonlarına sıkça şahit oluyoruz.
Bu yalanları fütursuzca dillendirenlerden biri de oyuncu Bülent Emrah Parlak. 1998 yılında PKK’da aktif görev alan, 2011 yılında PKK’ya üye olmaktan ceza alan, 2013’te cezası onanan ve 2017 yılında Kars’ta yapılan operasyonda yakalanan Ali Boçnak için yazdığı “Bu amcanın adı Ali Boçnak. Kürtçe mevlit okuduğu için cezaevine konuldu 7 sene hapis cezası verildi ağır hasta olmasına rağmen serbest bırakılmadı ve öldü. Kürt olunca islami bir reflexe bile müsade yok. Helikopterden atarlar ama Kürtsen bazı demokratlar bile susar” tweetinde ne kadar doğru varsa hepsini altüst ederek sazanlarının önüne atıyor. Binlercesi de bu iddiaların içyüzünü araştırmadan paylaşıyor.
Parlak’ın “Amca” dediği Ali Boçnak, 70’lik ihtiyarlardan, kundaktaki bebelere kadar yüzlerce masum Kürt’ü katleden PKK terör örgütüne mensup bir terörist.
“Kürtçe Mevlit mağduru” gösterdiği Boçnak, Susa ve Başbağlar’da camide namaz kılan Müslümanları alçakça kurşuna dizen, camileri yakarak yıkan PKK’ya hizmet eden bir terörist.
Parlak söylediklerinin yalan olduğunu kendisi de biliyor. Zira iddiasının altına Ali Boçnak hakkındaki gerçekleri yazan onlarca tweete rağmen ne yalanından vazgeçiyor ne de özür diliyor.
2019 yılında Mardin Nusaybin’de PKK’nın patlattığı bombada babasını kaybeden (24 saat Kürtçe yayın yapan TRT Kurdi’nin muhabiri) Gülay Demir, Parlak’a hak ettiği dilden cevabını veriyor: “Ben bir Kürt kızıyım. Yaklaşık bir yıl önce, eli kanlı terör örgütünün benden aldığı “BABAM”da Kürt’tü. Taziyemiz sırasında onlar üzerimize bombalar yağdırırken, Kürtçe mevlüt sesi yeri göğü inletti. Kendi korkak, yalanları “Parlak” zihniyet çöktü çökecek.”
Parlak’ın derdi Kürtler olsaydı bayram günü çocuklarının gözleri önünde PKK’nın katlettiği AK Parti Hakkâri Milletvekili Adayı Ahmet Budak’a sahip çıkardı.
Parlak’ın derdi “Kürtçe Mevlit” olsaydı Kurban Bayramı’nda ihtiyaç sahiplerine et dağıtmak için çıktığı yolda Demirtaş’ın Kobani bahanesiyle sokağa döktüğü PKK’lılar tarafından taşlarla paramparça edilen Yasin Börü’ye sahip çıkardı.
PKK’nın katlettiği binlerce kurbanın ismini ekleyerek bu listeyi ne kadar uzatsak da faile bakarak mağduru görmezden gelen vicdansızlar için zerre kıymeti yok. Zira canı-malı yanan Kürtlere değil her halükârda PKK’ya sahip çıkıyorlar.
Bin yıldır Türk kardeşleriyle omuz omuza vererek her zorluğun üstesinden gelen Kürtleri kendi yalanlarınıza, kirli ideolojinize meze edemezsiniz. Tarih yazan Selahaddin Eyyubi’nin torunlarına, gavurun senaryolarında figüranlık yaptıramazsınız. Birliğimize leke düşürmek için attığınız her iftira saflarımızı daha da sıklaştıracak.
