Geçenlerde bir kitapta şöyle bir cümle okudum; insan ilmi, bilmediğini bilmek için öğrenir. Çok güzel bir cümle bu bence. Ve elbette hakikatli. Zira insan ne kadar çok şey bilir ve ne denli fazla öğrenirse o kadar fazla bilmediğini anlamaya başlıyor. Bildikçe bilmediğini fark ediyor. Ya da en azından öyle olması gerekiyor. “Oldum diyen olmamıştır” fehvasınca “bildim” diyen de bilmemiştir bence.

Oysa bize, bizim zamanımıza baktığımızda insanın öğrendikçe kibre kapıldığına hepimiz şahit oluyoruz. Ama öğrendikçe cehaletin farkına varmak diye de bir hal yok mu? Ya da şöyle sorsam; öğrenmek kibri değil de tevazuu getiriyor olmamalı mı?

Aşk imiş her ne var âlemde

İlim bir kıyl ü kâl imiş ancak

Demişti ya Fuzuli, kendine verdiği isim gibi boşuna mı söylemişti bunu. O dahi ilim öğrendikçe farkına öğrendiğinin de ne denli az olduğunu ve bilmediklerinin yanında bilmediklerinin hiç olduğunu mu anlamıştı acep?

Şöyle bir kıssa var zihnimde;

“İmam-ı Azam Ebu Hanife’nin talebelerinden Ebu Yusuf Halife Harun Reşid’in zamanında Şeyhülislamlık makamına denk bir makamdaydı. Bir gün Halife mecliste vezirleri de varken ona bir müşkül hakkında sual etti de Ebu Yusuf “Bilmiyorum” diye cevap verince orada bulunan vezirlerden hâl ahvâl bilmeyen biri destursuz söze girip de

“Ey Ebu Yusuf, Halife hazretleri sana onca makamı ve onca akçeyi suallere cevap veresin diye vermiyor mu da sen sualine “Bilmiyorum” diye cevap veriyorsun? Bu hiç yakışır mı?” deyince Ebu Yusuf;

– “Ey vezir” dedi “Bilmiyorum demek suallere verilecek cevapların sultanıdır. Zira bilmediğini bilmeyen hiçbir şeyi bilmez.  Ve hem Halife hazretleri bana o dediklerini bildiklerim için verir. Olur da bilmediklerim için bir akçe vermek dileseler bütün bir hazine buna yetmez” diye karşılık verdi”

Peki insan neden ilim öğrenir diye sorsalar bize ne diyeceğiz ki? Bizim vaktimizde yaşayanlar yani bizler sanırım şöyle cevap veririz “İyi bir işim olsun, itibarım olsun” gibi cümleler kurarız.

Oysa bizim Yunus meselenin özünü de özetini de gözümüzün önüne serivermiş;

İlim ilim bilmektir

İlim kendin bilmektir

Sen kendin bilmezsen

Ya nice okumaktır

Soruyor işte Yunus Emre. Hem de hepimize soruyor. Cevabı herkesin kendi içinde…