PKK üzerinden büyük bir çekişme söz konusu.

ABD ve Türkiye; Suriye ve Irak’ta kozlarını paylaşmaya devam ediyor.

Türkiye ülkesinin güvenliği yönünde, ABD ise çıkarları doğrultusunda özne ülkeler olarak hareket ediyor.

Bölgeye baktığımızda; Suriye rejimi, iradesini Rusya’ya teslim etmiş bir ülke. Irak ve bölgesel yönetimse ABD, İsrail, İran ve Türkiye arasında git-gel yaşıyorlar. İstedikleri, bekledikleri, yaptıkları, yapamadıkları, mecbur kaldıkları çok şey var. Bu anlamda özne olamayan yan rolde bir ülkecikten bahsedebiliyoruz ancak.

Fakat komşunun mevcut durumda daha kötü olmaması ve kötü senaryoların bize olumsuz yansımaması için büyük çabalar var.

Reklamı yapılmayan askeri ve diplomatik başarılarımız var.

Nasıl mı?

Geçtiğimiz hafta Irak Başbakanı Kazımi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ziyaret etti. Ekonomik ve güvenlik başlığında ortak çıkarlar gündem oldu.

Türkiye PKK’nın hem bölgesel hem de merkezi yönetim tarafından Irak’ın dışına süpürülmesini istiyor.

Bu anlamda Ankara’nın ciddi yönlendirmeleriyle Erbil ve Bağdat arasında Sincar Anlaşması imzalandı.

Stratejik bir üs olarak Sincar’ı uzun vadeli kullanmak isteyen PKK, bu anlaşmayla bölgeden çıkarılacak.

Bu olay Türkiye’nin önemli diplomatik başarısıdır.

Bağdat ve Erbil bunu başarabilir mi veya başarmasına izin verilir mi? Şimdiden bir şey söylemek güç. Fakat sonuç olarak Türkiye’nin diplomatik bir hamlesidir.

Çıkarmazlarsa biz çıkarırız.

Daha önce Afrin’de nasıl yaptıysak yine yapabiliriz. Fakat Türkiye askeri adımı atmadan önce bahane kalmasın istiyor olabilir. Bir sonraki adımda “tüm yollar denendi, diplomatik adımlar atıldı ve olmadı” demek istiyor olabilir. Bu açıdan bakıldığında anlaşma neticeye ulaşsın veya akamete uğrasın Türkiye için kazanımdır.

Unutmayın 2018’den beri devam eden bir süreç var.

2019’da Pençe Operasyonu adıyla devam eden operasyonlarda Irak’ın kuzeyinde PKK’nın köküne kibrit suyu döküldü.

Bölgede kurulan Türk üsleri PKK’yı hareket edemez hale getirdi. Son bir ayda 70 terörist etkisiz hale getirildi.

Şimdi gelelim ABD’nin oyunlarına.

ABD’nin oyuncağı PKK, Barzani’ye bağlı güçlere ve karakollara füzelerle saldırdı.

Bunun üzerine Irak’taki ABD büyükelçiliğine füzeyle saldırı gerçekleşti.

ABD mağdur rolünde başka bir hedefin peşinde olabilir. Hedefte İran mı var, değilse mesaj Irak hükümetine mi anlayacağız. “Türkiye ile yakınlaşma, PKK’ya karışma” mesajı çıkabilir bir sonraki adımından.

ABD’nin bir diğer hedefi ise Suriye’de Barzani’ye yakın ENKS ile PKK’nın siyasi kanadı PYD’yi birleştirmek. Bunun için de pek çok görüşme ve baskı yapılıyordur muhtemelen.

Bakalım Erbil ve Bağdat baskılara direnerek PKK’yı Sincar’dan atma başarısını ve iradesini gösterebilecek mi? Takip edeceğiz.