Bir söz vardır bilir misiniz; “Ali muhabbetinden değil Ömer nefretinden” diye.. İran’ın Hz. Ömer’e karşı düşmanlığını Hz. Ali’yi seviyormuş gibi yaparak yansıtması üzerine söylenmiş bir söz. Hatta farklı bir örnekle daha çeşitlendirirsek Bakara Süresinin 97-98. ayetlerinde Yahudiler üzerinden görüyoruz. Yahudiler dürüstçe Hz. Muhammed (sas) düşmanlığını dillendirmeyip, O’na vahyi getiren Hz. Cebrail’e düşman olarak asıl niyetlerini saklıyorlardı.

Bu örnekleri vermemin sebebi günümüzde de aynı olayların yaşanıyor olmasıdır. Tarih aynı olayları farklı bedenlerde yaşatmaya devam ediyor. Daha üç beş gün önce İslam’a karşı olan nefretlerini başörtülü kadınlardan almaya çalışan faşistleri gördü bu ülke. Ve işin enteresan tarafı ise bunlar psikolojileri bozuk hasta olarak lanse edilmeye çalışıldı. İşin gerçeğini yine gizlemeye çalıştılar. Ama işte Takdir-i İlahi CHP milletvekili Engin Özkoç TBMM oturumunda AK Partili başörtülü vekile had bildirmeye çalışmış olması (tabi CHP’li Özkoç’un had bildirmeye çalışması CHP’yi tanıyanları şaşırtmadı)  bunların bilinçaltında yatan asıl hastalıklarını ortaya çıkarmış oldu. Dertleri bundan yıllar yıllar önceye dayanıyor. Bugün başörtülü kadınlara saldıranlara şizofren, hasta diyorlar ya fazla değil 20 yıl önce Başbakan Bülent Ecevit mecliste, Kemal Alemdaroğlu ve türevleri üniversitelerde, Türkan Saylan gibileri de ikna odalarında aynı şeyi yapıyorlardı. Ve medya da onları alkışlıyordu. Hepsinin de akıl sağlığı gayet yerindeydi. Biz  unutmadık o günleri, dün gibi hatırlıyoruz.

Dün devlet dairelerinde çaycı olan, temizlikçi olan, hademe olan başörtülü kadınlar bugün nasıl olurda subay, pilot, asker, polis, akademisyen, milletvekili, bakan olur? İşte bunların derdi tam olarak bu. Yıllarca özgürlük, sosyalizm naraları atan bu kitlenin derdi İslam ile. Dün güç ellerindeydi ve seni “öküz Anadolu’lu” diye tanımladılar bugün ise adeta mengeneye sıkışmış ruh hallerinin dışa vurumu ile kutsallarımıza saldırmaya başladılar. Gücün tekrardan onlarda olduğunu düşünsenize bir de? Diyeceklerim bu kadar…