Devrik Başkan Trump’a en büyük darbe sosyal medyadan geldi.
Kullanıcılarından değil, kurucularından…
Trump taraftarlarının Kongre binasına girmeleriyle birlikte direnişin büyüme ihtimali küreselcileri fena halde tedirgin etti.
İlk iş eylemcilere sosyal medya mesajlarıyla yön verdiğini düşündükleri Trump’un fişini çektiler.
Bu mesele bizleri neden bu kadar yakından ilgilendiriyor?
Hatırlayın, 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı direniş ateşi sosyal medya üzerinden başlatılmıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Meydanlara inin” çağrısının ardından Türk milletinin kahraman evlatları sosyal medyada örgütlenerek destanlık direniş, kahramanca mücadele ortaya koymuşlardı.
Darbe girişiminin ilk gecesinden sosyal medyada durma noktasına kadar gelen yavaşlama, ağırlaşma hissedilmişti.
Bu belki aşırı yoğunluktan, belki de ‘gizli ellerin’ sosyal medyaya müdahalesi sonucunda meydana gelmişti.
Demem şudur; sosyal medya en ihtiyaç duyulduğu vakitlerde işe yarayamaz hale getirilebiliyor.
Bir demem şudur daha; ipi elinde bulunduranlar tarafından sosyal medya barıştan ziyade savaşta ve savunmada kullanılmaktadır.
Gelen son haberlere bakılırsa Trump, Twitter, Facebook, İnstagram, snapchat hesaplarının askıya alınmasından sonra kendi sosyal medya ağını kuracakmış.
Böylesi büyük yatırıma girişiyor olması Trup’un direnişe devam edeceği anlamına mı geliyor sorusundan ziyade, bizim burada asıl dikkatlice bakmamız gereken nokta Whatsapp uygulamasının kullanıcılarına dayatmış olduğu sözleşme ile daha belirgin hale gelmektedir.
Whatsapp sözleşmenin en rahatsız edici maddesi, “Hizmetlerimizi kullandıkça ve Hizmetlerimiz üzerinden iletişim kurdukça bilgilerinizi paylaşırsınız. Biz de Hizmetlerimizi yürütmek, sunmak, iyileştirmek, anlamak, özelleştirmek, desteklemek ve pazarlamak amacıyla bilgilerinizi paylaşırız. Hizmetlerimiz ya da Facebook Şirketlerinin hizmetleri hakkında size pazarlama amaçlı içerikler gönderebiliriz.”
Sözleşmeyi kabul etmeleri için kullanıcılarını tehdit ediyor, “Kabul ete dokunarak 8 Şubat’ta yürürlüğe girecek yeni koşulları ve gizlilik ilkesini kabul etmiş olursunuz. Bu tarihten sonra Whatsapp’ı kullanmaya devam etmek için bu güncellemeleri kabul etmeniz gerekecektir”
Türkiye’deki tepkiler Whatsapp’ı liderlik koltuğundan indirmiş durumda.
Şimdi Türkiye’de en çok kullanılan uygulama Telegram, ikinci Whatsapp, ardından BİP…
Bu arada Telegram’ın Rus menşeli uygulama olduğunu hatırlatalım.
Avrupa bölgesi pazarında büyümek isteyecek olursa benzer sözleşmeyi dayatabilir.
Netice itibariyle dünyadaki gelişmelere baktığımızda yerli ve milli sosyal medya uygulamalarının zarureti ortaya çıkıyor.
Yukarıda arz ettiğim veçhile, fişi dışarıda sosyal medya uygulamaları en ihtiyaç duyulduğu vakitlerde işe yarayamaz hale getirilmektedir. Ayrıca ipi elinde bulunduranlar tarafından barıştan ziyade savaşta ve savunmada kullanılıyor olma ihtimali çok vahimdir.
Türkiye, savunma sanayiinde gösterdiği başarının aynısını yerli yazılımlarda da göstermek zorundadır.
Milli savunma, milli silah sanayi, milli ekonomi dahi milli eğitim ne kadar önemli, ne kadar stratejikse, milli ve yerli yazılım, milli iletişim araçları da o kadar önemlidir.
