Elbet biliyorsunuz çünkü haberlerin alt kısmında bu çorbaların içindeki kolajen vs. birçok faydalı bilgi anlatılıyor. Omega-3 bakımından da zengin bir besin olduğu da söyleniyor. Ayrıca işkembe çorbası içeriğinde fosfor, kalsiyum, çinko gibi minerallerle, yüksek oranda B12 vitamini içerdiğinden bağışıklık sistemini güçlendirerek, özellikle grip, soğuk algınlığı gibi üst solunum yolları enfeksiyonlarına yakalanma riskini de azaltıyor. Doktorların dediğine itimat etmek gerekir. Ancak benim kanaatime göre eksik söylüyorlar. Bu tür çorbacı tabir ettiğimiz lokantalarda içilen çorbaların yanında sarımsak, sirke, baharat ve turşu da çok kullanılmaktadır. Ana yemek yanında bir tür takviye gıda niteliğinde olan bu yiyecekler, birçok zaman hayatımızı kurtarıyor belki de biz pek farkında değiliz.

HASTALIKLARA KARŞI RESMEN BİR KALKAN

Çorbanın yanında sarımsak ve faydalı baharatlar hastalıklara karşı bir kalkan mı?

Sarımsak ile ilgili o kadar bilimsel çalışma yapılmış ki burada özetini bile anlatamam. Yüzyıllardır gastronomi alanında yazılmış kitaplarda, sayısızca faydasından bahsediliyor. Ama herkesten acı bir itiraf “kokuyor ama” dedikten sonra kimse pek yanaşmıyor bu şifa dolu yiyeceğe. Aslında bende normal zamanlarda sarımsağı bu kadar ulu orta yiyemem. Belki evimde olduğum zamanlarda, dışarıya çıkmayacaksam yiyebiliyorum. Bunun tek istisnası işkembe satan çorbacılardır. Oraya gittiğimde kendimi sarımsak yemede sanki özgür hissediyorum. İster kelle paça ister işkembe veya tuzlama fark etmez bir çorba istediğimde verir misiniz benim ezme sarımsağımı diyerek resmen boca ediyorum. Artık mazeretim var, ben işkembe çorbası içmekten geliyorum diyebiliyorum. Ve o çorba beni en az 2-3 gün zinde tutuyor ve kış hastalıklarından da koruyor. Tabii ki yanında bol bol baharat, acı biber, kekik ve turşu vs. tüm bu probiyotik ürünler ben ve çorba, hastalıklara karşı resmen bir kalkan oluşturuyoruz.

Hüseyin Duran Usta

Yıllarca Eyüp Sultan Camii’nin karşısında 2 katlı restoranında Eyüp Camii tutkunlarına hizmet vermeyi kendine şiar edinmiş Hüseyin usta, Kemerburgaz’da şirin mi şirin yine 2 katlı tarihi bir köşkü kendine çorba dükkânı yapmış ve ismini “İşkembahçe” koymuş. Kendine göre tarihi ve antika eserlerle donatmış mekânını. Bahçede üstünde kestane bile pişirebileceğiniz yanan bir soba, içinde yanan odunların hışırtısı vs. çok nostaljik bir ortam. Bu arada ziyaretimizde kestane bile pişirdik ve yan masalara da ikram ettik.

“YEMEDİĞİMİZİ YEDİRMİYORUZ”

İşkembahçe Restoranı’nda müşterilere muhabbet ve sevgi katılarak hizmet verilmektedir.

Hüseyin Usta’nın “Yemediğimizi yedirmiyoruz” prensibiyle çalıştırdığı İşkembahçe Restoranı, öncelikle çorba konseptinde olmasından dolayı işkembe, tuzlama, damar tuzlama, kelle paça, kuzu tırnak paça ile harika lezzetler vadediyor. Ayrıca kuzu kokoreç, tandır kelle, Arnavut ciğeri, beyin salata, mantı gibi çeşitlerinin yanında kendi imalatları olan ızgara köfte, kuzu pirzola, biftek, piliç pirzola ve kuzu güveç et çeşitleriyle de hizmet vermektedir. Semaver çay ve mekânda pişen sıcak ekmek eşliğinde yöresel ağırlıkta serpme kahvaltısı ise bir efsane. Kahvaltıdaki ürünlerin çoğunun ayrı ayrı bölgelerden olması farklı kılıyor İşkembahçe’yi. Çeşit çeşit peynirlerin yanı sıra, bal pekmez Artvin’den, tereyağı, kaşar Trabzon’dan, zeytin ve zeytinyağı Balıkesir yöresinden, gül reçeli ve tahin helvası ise Safranbolu’dan özel olarak getirilmektedir. Yeri Kemerburgaz Göktürk arasında, yeni İstanbul Havaalanı’na 18 km mesafede. 7/24 hizmet vermektedir.

Not: Yeni Havalimanı ile seyahat edecekler buraya uğrayıp çorbalarını içtikten sonra, burada bir parka araçlarını bırakabilirler. Park firması sizi havalimanına bırakıp tekrar aracınızın başına getiriyor. Park ücreti saati 1 TL…