Ne soğuk savaş öncesi ne soğuk savaş sonrası hiçbir ülke, bir Rus uçağı düşürmeye cesaret edememişti. Rus uçağı düşürmek Erdoğan’a nasip oldu; hamdolsun. Şimdi içimizdeki hainler, işbirlikçiler, korkaklar, şom ağızlılar, kem gözlüler, gözlerini Putin’e dikmiş, ellerini ovuşturmaktalar. Çokbilmişler, yılandilliler, stratejistler, Abdurrahman Çelebiler, dış kapı mandalları, gâvur sevdalıları, karakter gurebaları, kes yapıştır ulemaları, kamera sevdalıları avurtlarını şişire şişire konuşuyorlar. Şimdi Rusya ne yapar, bize nasıl hesap sorar, iki füze mi sallar, yoksa terörist mi yollar? Bu kış gazı mı keser, Antalya’dan Rus kızlarını geri mi çeker? Sualleri uçuşuyor gök kubbede. Bırakın bu sorular, bu tahliller, terkipler tarihin çöp sepetine düşene dek salınsın gök kubbede.

Hesapsız Olanın Kazancı?

Bu işten kazançlı biz çıkacağız. Bu işten kazançlı Erdoğan çıkacak. Çünkü Erdoğan her kritik eşikte yaptığı gibi yaptı. Erdoğan; Erdoğan gibi davrandı. Yine kalbinin sesini dinledi ve hesapsız olarak hareket etti. Tıpkı Davos’taki gibi, aynen Gezi’de yaptığı şekilde, 17 Aralık sabahındaki tavrına benzer bir tavırla, 7 Nisan muhtırasına rest çeker gibi… Esasen Erdoğan son derece pragmatik bir lider. Siyasetin al-verlerini sonuna dek kullanan bir sihirbaz. Ama onu farklı kılan bu yönü değil. Onu farklı kılan samimiyeti ve hakka olan bağlılığıdır. Her şey bitti denildiği anlarda gözünü kapatıp “ya Allah” demesidir. Şimdi yine bir köşe başında, bir kırılma anında olan budur, yaşanan aynı kaderdir. Türkiye bu hamleyle büyük devlet olma sınavını hakkıyla vermiştir. Yeter ki büyük millet olmayı başaralım.

Ne Olacak?

Bu iş bitmiştir beyler. Ne yaparsa yapsın bu noktadan sonra Rusya’nın kazanacağı hiçbir şey kalmamıştır. Korkulacak bir şey yok. Büyük ihtimalle Rusya, kamuoyu için yapacağı afra tafralarının haricinde Rusya, Suriye üzerinden bir intikam peşine düşecektir. Ancak düşürülen uçak ile Rusya’nın psikolojik üstünlük gardı da düşmüştür. Bugüne dek Suriye’de karada onlarca tank kaybeden Rusya, havada da avlanabilen bir av haline dönüşmüştür. Uzun vadede Rusya, Suriye’nin Ukrayna yahut Gürcistan olmadığını tecrübe edecek, sonra da ardına bakmadan paşa paşa steplerine geri dönecektir.

1 Koyup 3 Almak

Rahmetli Özal, 1 koyup 3 alma derdindeydi. Ancak onca siyasi dehasına, birikimine, vizyonuna rağmen 10 koyup hiç alıyorduk. Çünkü bu gâvur matematiği bizde işlemiyordu azizim. Biz helal sütümüze su, tereyağımıza margarin katmadığımız sürece biziz. Biz haklı olamadan güçlü olamayanlardanız. Biz karşılıksız verdikçe ambarlarını dolduranlardanız. Suriye savaşının başından beri hesaplara dayalı değil, vicdanlara dayalı politika güden tek ülkeyiz. Milletçe de bunun bedelini ödüyoruz, ödemekteyiz. Ancak bu kırılma noktasından sonra yakın zamanda hep beraber göreceğiz ki, zahiren erken ve hatalı gözüken bu adımın hem siyasi hem iktisadi meyvelerini toplayacağız. 1 koyduysak inşallah 10 alacağız.