Almanya’nın Düsseldorf şehrinde düzenlenen promosyon ürünleri fuarına Türkiye’den de çok sayıda firma katılım gösterdi. Promosyon fuarı büyük markaların arkasında onlara destek veren güç olarak kendini gösteriyor. Küçük ürünler markaların güçlenmesine, toplumla ilişkisine büyük katkı veriyorlar. Kâğıt, deri, metal, tekstile dayalı binlerce ürün pazarda yerini almış. Hangi güçlü markanın hangi promosyon ürünlerini tercih ettiğini bu fuardan anlamak mümkün görünüyor.

Dijital çağa geçiyoruz kalem deftere ihtiyaç kalmayacak diyoruz ancak fuarda en büyük en görkemli stantları kalem ve defterciler oluşturuyor. Fuarın dikkat çeken bir özelliği de ürünlerin çevreci oluşu; Türk firmaları da hem yenilikçi hem de organik üretime dikkat ediyorlar.

Almanya her şehrine bir fonksiyon yükleyen, bunu da fuarcılıkla taçlandıran bir ülke. 400 bin nüfuslu Düsseldorf için de moda ve alışveriş şehri kimliğini uygun görmüşler. Bu işlevli dağılımı bizim de dikkate almamız gerektiğini düşünüyorum. Biz durmadan İstanbul’a her anlamda yüklenip duruyoruz. O nedenle herşeyin tadı kaçıyor, yaşamak her geçen gün zorlaşıyor.

Almanya’nın çok sayıda marka şehirleri var. Bizde de son yıllarda yıldızı parlayan marka şehirler ortaya çıkmaya başladı. Bu durumu uluslararası fuarlarda daha kolay görmek mümkün oluyor. Gaziantep, Malatya, Denizli, Manisa, Bursa, İzmit gibi şehirlerimiz kendi sınırlarını aşma başarısı gösteren marka şehirler olma yolunda çok büyük mesafe almışlar. Promosyon fuarında da tekstil promosyon ürünlerinde Denizli markaları dikkat çekiyor.

Marka şehir kavramı üzerinde durur her şehrimize, ilçemize bir fonksiyon yüklersek ekonomimiz daha hızlı büyüyecek, daha çok insana iş ve aş bulma imkânına da kavuşacağız. Ancak her şehir her şeye talip oluyor. Mukayeseli üstünlükleri dikkate alarak en fazla bir veya iki konuda odaklanmak işi daha kolaylaştıracaktır. Zaten marka şehir olmak demek odaklanarak üretmek demektir. Dünyada marka şehirlerin yanı sıra marka şehir devletleri bile var. Örneğin Singapur gibi.

Şehirleri marka yapan marka insanlar, marka ürünlerdir. Bir ürünü marka yapan şey patronun çok çalışması değildir. Çok çalışmak başarının marka olmanın ön şartıdır, son şartı değil. İyi bir markanın arkasında güçlü başarılı bir ekibin yanı sıra o markaya destek veren ürünler de vardır. Promosyon ürünleri kendileri marka olarak ortaya çıkmadan büyük markaların gücüne güç katıyorlar.

Fuara katılım gösteren firmalardan bir kısmı ürettiklerinin yüzde yüzünü ihraç ediyorlar.

Bazı firmalar bu fuara gelişlerinde elemanları için vize sıkıntısı yaşadıklarını, bazıları ihracatçılara verilen yeşil pasaportun şartlarının daha da iyileştirilmesini istiyorlar. Bazıları da piyasaya yeni giren firmaların kalite konusunda daha dikkatli olması gerektiğinin altını çizerek Türk malı imajımızı korumamız gerektiğini belirtiyorlar.

Biraz gayret, biraz destek, biraz yatırım, biraz moral bizi daha iyi noktalara taşıyabilir.