Öncelikle son 5 yıldır adını sıkça duyduğumuz “Siber” kelimesinin nereden çıktığına bir bakalım…

Google amcaya sorduğumuzda bize şöyle diyor: “Siber terimi sibernetik kökeninden gelmektedir. İlk olarak 1958 yılında, canlılar ve/veya makineler arasındaki iletişim disiplinini inceleyen Sibernetik biliminin babası sayılan Louis Couffignal tarafından kullanılmıştır.’’

***

Birkaç ekleme daha yapayım…

“Siber’’ kelimesi İngilizceden “cyber’’ kelimesinden uyarlanmıştır. İnternete ait olan, sanal gerçeklik manalarına gelmektedir.

***

Harvard Üniversitesi “Ülkelerin Siber Gücü’’ başlıklı bir araştırma yaptı.

Yapılan araştırmada ülkelerin siber ordu güçleri çeşitli metodolojiye göre hesaplanarak bir rapor çıkarıldı… Raporda Türkiye’de var…

***

Geçtiğimiz günlerde ülkelerin milli savunma gücüne, siber gücün de eklenmesi gerektiğini ve buna göre hesaplanmasının önemli olduğunu vurgulamıştım…

Aynı görüşüm devam etmektedir.

***

Çünkü 5 yıl sürecek bir savaşın maliyetini siber saldırı ile 1 haftada verebilme durumu var.

Uzmanların söylediğine göre savaşlarda güçlü olabilme maddelerinin arasında uzun süreli ekonomik maliyet karşılayabilme de var…

***

Harvard Üniversitesi’nin araştırmasına dönecek olursak siber güç de ilk 10’da yer alan ülkelerin 6’sı ‘’dünyanın en güçlü orduları’’ listesinde de yer alıyor.

Türkiye ‘’dünyanın en güçlü orduları’’ listesinde ilk 10’da yer alırken, siber güç de genel sıralamada 22. Sıralarda.

***

“Genel sıralamada 22. olan Türkiye,

Yabancı devletlerden istihbarat kapasitesi değerlendirildiğinde 27

Gözetleme (Sürveyans) değerlendirilmesinde 20

Ticari faaliyetlerle kazanç geliştirmede 29

Ulusal siber savunmada 21

Ofansif siber operasyon kabiliyetlerinde 20

Enformasyon ortamının kontrolünde 28

Norm geliştirme ve uluslararası iş birliklerinde 22. sırada ’’

***

Tabi liste içerisinde yer alan ülkelerden bazılarının açık kaynaklarını çok ciddi anlamda kısmış olması, listenin tam sağlıklı gösterilememesine sebep olsa da ortalama olarak baktığımızda listede pek iyi bir konumda olduğumuz söylenemez…

Fakat Türkiye’nin önümüzdeki 5 ila 10 yıllık planlarının bu alanda da ilk 5’i zorlamaya yönelik olduğunu da tahmin ettiğimi belirteyim…

Dijital unutulma hakkı Meclis’ten geçti

“Sosyal Medya Düzenlemesi’’ ilk başlarda muhalefet partilerinden tepkiler almış olsa da paket içeriği netleştikçe durumun tepki değil etki olduğu görüldü.

İlk olarak İspanya’da bir internet kullanıcısının Google’a açtığı dava ile başlayan süreç, Google’ın tüm AB ülkelerine bu hakkı tanıması ile sonuçlanmıştı…

***

Şimdi Türkiye’de de başlıklarla haysiyet ve itibar cellatlarına karşı, dezenformasyon saldırıları odaklı önemli bir adım atılmış oldu.

Kimse dijital medyada itibar cellatlığı ile dolaşamayacak…

***

Hayata geçirenlere teşekkürler.