Hayatımızın bir parçası haline gelen sosyal medya, günlük yaşantımızda önemli bir yer tutmasına rağmen zaman zaman hukuki sorunları da beraberinde getirmektedir. Teknolojik gelişmelerin başında gelen internet ise artık hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline gelmiş, internet bağlantılarında oluşan kısa süreli aksaklıklar bile hayatımızda büyük sorunlara yol açmaktadır.

Bazı kullanıcılar, sosyal medya platformları aracılığıyla maddi kazanç elde ederek, teknolojiyi tabir yerinde ise “para kazanma aracı” olarak görmektedir. Özellikle YouTube veya Instagram’da fenomen olan insan sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Diğer taraftan, gerek alışveriş sitelerinden gerekse sosyal medya hesaplarından bir meslek icra eder gibi satış yaparak veya takipçi sayısı fazla olan hesaplar aracılığı ile kullanıcılar, kişisel sayfalarında reklamlar yaparak maddi kazanç elde etmeleri normal hale gelmiştir.

Tüm bu gelişmeler sonucunda ortaya çıkan malvarlığı veya miras kavramları dijital miras, dijital malvarlığı kavramları ile özdeşleşerek, ülkemiz hukuk sistemi içerisinde de gün geçtikçe yaygınlaşmaya başlamıştır. Ülkemiz mevzuatlarında bu konu hakkında henüz yasal düzenlemeler mevcut değildir.

Alt soyu ya da üst soyu ölen bir kimsenin aklına, “Dijital hesaplar miras sayılır mı?” sorusu gelmektedir. Daha somut bir örnek vermek gerekirse; Babamın, annemin, eşimin sosyal medya hesabı, ya da e-posta adresi bana miras olarak geçer mi? sorusu zaman zaman merak edilmektedir.

Türk Medeni Kanunu’nun miras hukukuna ilişkin hükümlerine; Yargıtay içtihatlarına baktığımızda hangi haklar ve malvarlığı değerlerinin mirasçılara intikal edip etmeyeceği net bir şekilde ifade edilebilirken, dijital malvarlıklarıyla ilgili bu gibi konularda, miras hukuku ile ilgili net bir düzenleme bulunmamaktadır. Yine de günlük, fotoğraf gibi özel değeri olan eşyaların mal varlığı değeri olmasa bile mirasa konu edilebileceğinin unutulmaması gerekir.

4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 599. Maddesi’nde açıklandığı üzere; “ külli halefiyet ilkesine göre, mirasçılar, miras bırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazanacaklardır. Mirasçıların, miras bırakanın aynî haklarını, alacaklarını, diğer malvarlığı haklarını, taşınır ve taşınmazlar üzerindeki zilyetliklerini doğrudan doğruya kazanacaklarını ifade edilmiştir. Mirasçıların, mirası kazanma anı miras bırakanın ölüm anıdır.

Bu konu hakkında Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin 2020/1149 E., 2020/905 K. Sayılı ilamında; Davacı mirasçılar tarafından, “miras bırakanın vefatından sonra kullanmış olduğu cep telefonunda icloud isimli bulut bilişim sisteminin kullanıldığını ve cep telefonunda mevcut olan fotoğraf, video, ses kayıtları, medya dosyaları, dokümanlar, mailler, notlar gibi birçok verinin bu sistem üzerinde kayıtlı olduğunu, bu dokümanlara ise yalnızca Apple kimliği ve şifresi ile erişilebildiğini, aynı zamanda hesabına bağlı olan ve bu hesap vasıtası ile kontrol edilen terekeye konu olabilecek mal varlığının olduğunu, hesapta e-ticaret sitesi hesabının, hediye çeklerinin ve kuponların olduğunun bilindiği” ifade edilerek icloud kimliğinin terekenin aktifinde kabul edilerek erişim sağlanması için terekenin tespitine karar verilmesini talep edilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi tarafından dijital miras ile ilgili değerlendirme yapılarak; “dijital mal varlığının, terekeye dahil olması gerektiği nazara alınarak… bir karar verilmesi gerektiğine” yönünde karar vermiştir.