Kıymetli dostlar;

Sizleri selamların en güzeli olan Allah’ın selamı ile selamlıyorum. Bugün 10 Şubat Cennet Mekân Sultan Abdülhamid Han Hz.lerinin vefatının sene-i devriyesi. Sözlerime başlamadan önce Halife unvanı ile dünyanın dört bir yanında ezilen ve zulüm gören Müslümanların haklarına sahip çıkan, Emperyalizme ve siyonizme meydan okuyan,  Sultan Abdülhamid Han Hz.lerini rahmet minnet ve dua ile anıyorum. 

Bu ay şehadet ayıdır

Kur’an-ı Kerim’de Bakara Suresi 154. Ayet-i kerime de Allah (cc) şöyle buyuruyor;

“Allah yolunda öldürülenlere “ölüler” demeyin. Bilakis onlar diridirler, fakat siz hissedemezsiniz.”

Yine Peygamber Efendimiz (sav) şöyle buyurdular:

“Sizden biriniz, karınca ısırmasından ne kadar acı duyarsa, şehit olan kimse de ölümden ancak o kadar acı duyar.” 

Yukarıdaki ayet ve hadisler dışında birçok ayet ve hadis-i şerifte de belirtildiği gibi şehitlik makamı İslam dininde çok önemli bir yere sahiptir.  Ahirette Peygamberlerden sonra en yüksek mertebe şehitlik makamıdır..

Hasan El Benna, Malkom X, Zelimhan Yanderbiyev, Şeyh Şamil, Metin Yüksel, İskilipli Atıf Hoca, Esad Erbili Hz., Prof. Dr. Esad Coşan, Prof. Dr. Necmettin Erbakan,  Hocalı Şehitleri, Hama Şehitleri ve daha ismini sayamadığımız onlarcası, hayatlarını İslam Davası yolunda mücadeleye adayan dava adamlarının birçoğu dünyanın dört bir yanında tevhide şahitlik ederken Şubat ayı içerisinde şehit olmuşlardır. İşte bu yüzden şubat ayı şahadet ayıdır!

Dostlar gelin bugün sizlerle hayatlarını hak dava yolunda feda etmiş bu kutlu davalarının öncülerinin şahitliklerine tanıklık edelim,  hem bir kısmını tanıyalım hem de onların her birini bir kez daha rahmet ve dua ile analım…

Şehit İskilipli Atıf Hoca

Onun hayatı hakkında birçok kişi gerçeklere kulaklarını tıkamış. Belgeleri ve gerçekleri hiçe sayarak Cumhuriyet karşıtı olduğu için idam edildiğini yazıp çiziyor. Peki ya gerçek ne? İskilipli Atıf Hoca Cumhuriyetin ilk yıllarında neden idam edildi?

Cumhuriyet karşıtı olduğu için mi yoksa Şapka takmadığı için mi?

Atıf Hoca Şapka Kanunun çıkmasının hemen ardından, bu kanundan yaklaşık bir yıl önce yazdığı “Frenk Mukalitliği ve Şapka” kitabı bahane edilerek ve hatta önce Giresun’da, sonra İstanbul’da bu konu üzerine yargılanıp beraat almasına rağmen Şapka Kararnamesi gerekçe gösterilerek bir gece evinden alındı. Defalarca kez suçsuzluğu ispat edilmiş olmasına rağmen ısrarla tutuklu bırakıldı. İstiklal Mücadelesine karşı çıktığı Teali İslam Cemiyeti başkanı olarak bildiri yayınladığı yalanları gazete haberleri ile yalanlanmış olsa da tutukluluğu hiç son bulmadı. Tüm bu yaşananların ardından Ankara İstiklal Mahkemesi’ne gönderildi. 3 Şubat Çarşamba günü şapka hadisesiyle alakadar oldukları iddia edilen Atıf Hoca ile birlikte 44 masum ve mazlum insan, Kel Ali’nin riyasetindeki mahkemeye çıktılar. Defalarca suçsuzluğu ispatlanmış olmasına rağmen ısrarla Atıf Hoca’yı suçlamaya devam eden heyete karşı Müdafaa sırası kendisine gelince “Savunmaya gerek yoktur” dedi ve Hâkim Kel Ali (Ali Çetinkaya) ve heyeti tarafından idama mahkûm edildi. 4 Şubat 1926 Perşembe günü idam edilerek şehit edildi.

Menemen Şehidi Esad Erbili (ks)

Şeyh Esad Erbili (ks)  Osmanlı’nın son döneminde velûd bir âlim, kâmil bir mürşid olarak tanınmaktaydı. Sultan Abdülhamid Han Esad Erbili Efendi’yi bölge halkını İngiliz oyunlarına karşı bilinçlendirmek, Osmanlı’ya bağılılığı güçlendirmek amacıyla Erbil’e göndermişti. Nitekim Esad Erbili hz. oğullarıyla beraber orada bu yönde çalışmalar yürütmüş, bu çalışmalar kapsamında Türk Muhibleri Cemiyeti‘ni kurarak birçok yararlı faaliyette bulunmuştur.

İstanbul’a dönüp irşad faaliyetlerine devam ettiği esnada Esad Sultan Reşad tarafından 22 Cemaziyelahir 1332 (1913) tarihli irade ile “Şeyhu’l Meşayıh” vazifesine getirilerek, Osmanlı topraklarındaki bütün şeyhler kendisine bağlanmıştır. Bu dönemde Sultan Mehmet Reşad bizzat gelerek Kelâmi dergâhında Esad Erbili hazretlerini farklı zamanlarda ziyarette bulunmuştur. Esad Efendi hazretlerinin bu görevi esnasında tekkelerin ıslahı ve görevlere ehil kimselerin getirilmesi yönünde büyük gayretleri olmuştur. Şer’i şerife tam uygun bir tasavvuf anlayışını yerleştirmeye çalışmıştır.

Sonrasında başlayan sıkıntılı savaş yıllarında, Esad Efendi çeşitli cephelerde verilen mücadeleyi desteklemiştir. Hatta rivayete göre Fevzi Çakmak bizzat kendisini ziyaret ederek hayır duasını talep etmiştir.

Cumhuriyet’in ilk yıllarında İstanbul2un biraz dışında Erenköy’de mütevazı bir hayat sürerken ilmi çalışmalara ve irşada devam etmiştir. İzmir – Menemende kurgulanan ve tarihe “Menemen Olayı” olarak geçen Kubilay Asteğmen ’in alkolik ayyaşlar tarafından şehit edilmesinin ardından bu olayı irticai faaliyet olarak gösterenler tarafından hiçbir alakası olmadığı halde yargılanmış ve idama mahkûm edilmiştir. Ancak yaşı ilerlemiş olduğundan hakkındaki idam kararı resmen infaz edilmemiştir. Ama onu ortadan kaldırmak isteyenler 4 Şubat 1931’de kendisini hastanede zehirleyerek infazı gerçekleştirmiştir.

Müslüman Kardeşler Lideri Hasan El Benna

Birçok kişinin kısa bir zaman önce Mısır’da gerçekleşen hain darbe girişimi ile seçilmiş cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin hapsedilmesi ve ardından şehit olması ile tanıdıkları Müslüman Kardeşler Hareketi’nin (İhvan-ı Müslimin) kurucusu olan Hasan El Benna, hayatı boyunca İslami bir mücadele içinde yaşamıştır.

Hasen el-Bennâ, İİslam Âleminin içinde bulunduğu kötü durumun aşılabilmesi için öncelikle hilâfetin yeniden tesisi yoluyla İslâm birliğinin sağlanması, İslâmî değerlerin hayata geçirilmesine yönelik bir devletin kurulması ve böylece bütün İslâm dünyasının her türlü yabancı hâkimiyetinden kurtarılması hedeflerini öngörmüş ve bu doğrultuda çalışmıştır.

Her defasında Dünya Müslümanlarını emperyalistlerin zulmüne karşı birlik olmaya davet eden Benna Filistin meselesini İslam’ın meselesi olarak gündeme getirmiştir. Bu doğrultuda Kudüs’ü savunmak İslam’ı savunmaktır diyerek Filistin’de Siyonistlere karşı savaşacak birlikler oluşturup cepheye göndermiştir.

Hayatını İslam’a ve Müslümanların şuurlanması yönünde çalışmalara adayan Hasan El Benna 1949 yılının Şubat ayında düzenlenen ve yine Müslümanları Filistin konusunda birleşmeye davet ettiği bir konferansından çıkarken silahlı saldırıya uğradı. Saldırıdan yaralı olarak kurtulan Hasan El Benna hastahaneye kaldırıldı. Ancak hastahanede kurulan komplo ile Polis e müdahalesi ile tedavi görmesi engellendi ve orada şehit oldu. Emperyalizme ve Siyonizm’e karşı oldukça büyük mücadele veren ve bunlara karşı İslam Birliği çalışmaları yapan Hasan El Benna’nın şehadetinden sonra Kahire’de camiler kapatıldı. Erkekler tutuklandı. Cenaze Namazını sadece kadınlar ve babası kıldı.

Mücadelesiyle destan yazanlar

Belki de her birinin mücadelesi üzerine destanlar yazılacak büyük âlim ve mütefekkirleri böyle kısa cümlelerle açıklamak belki de en zor işlerden biridir.  İskilipli Atıf Hocayı, Şeyh Esad Erbili Hz.lerini, Hasan El Benna’nın hayatının dönüm noktalarına değinmeye çalıştık. 

Dünyanın dört bir tarafında Müslümanların birleşmesi noktasında en büyük çalışmaları yapan bugün hala açtığı yolda giden milyonlarca insana rehber olan Prof. Dr. Esad Coşan Hoca Efendi’nin yaptıklarını elbette kelimelere sığmaz.

Türkiye’de Müslümanları siyonizmin oyunları ile tanıştıran İslam Birliği ve Adil Düzen çağrısı ile gelecekteki büyük ve Güçlü Türkiye’nin temellerini atan merhum Erbakan Hocamızı ’da burada yazacaklarımızla anlatmamız elbette ki imkânsız…

Amerika’da İslam sancağını dalgalandıran Malcom X, Çeçen Direnişinin en önemli ismi Şeyh Şamil, Hocalı Şehitleri, Hama Şehitleri ve ismini sayamadığımız onlarca mücadele ve binlerce şehit her birine ayrı ayrı bir kez daha rahmet olsun…

Şehadet bir çağrıdır

Dostlar; pandemi sebebiyle kültür ve sanatın dijital ortama taşındığı bu günlerde Esenler Kültür Sanat ve Şehir Ekranı TV Youtube kanallarında birçok güzel programa imza atan Esenler Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü tarafından hazırlanan iki programı sizlerle paylaşmak istiyorum.

İlki bu akşam saat 19:00 da Esenler Kültür Sanat youtube kanalında gerçekleşecek “10 Karede Sultan Abdülhamid Han” programında İbrahim Akkurt, 10 fotoğraf karesinde Sultan Abdülhamid Han’ın hayatını anlatacak.

Diğer program ise 12 Şubat 2021 Cuma günü saat 18:00 ve 20:00 de yine Esenler Kültür Sanat Youtube kanalında iki oturum şeklinde gerçekleşecek “Şehadet Bir Çağrıdır” programı. Tarihçi Yazar Dr. Ahmet Anapalı, Eğitimci Yazar Zeki Bulduk, Eğitimci Yazar Kadir Adıyaman ve Yalova Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fethi Güngör’ün katılımı ile gerçekleşecek programda Şubat ayında şehit olan mücahitlerin hayat hikâyeleri konuşulacak.