Tunus’ta Cumhurbaşkanı Kays Said’in halk iradesine darbe yaparak parlamentonun kapısına kilit vurması ve tek adam olarak tüm yetkileri eline alması Cumartesi günü başkent sokaklarını dolduran binlerce kişi tarafından protesto edildi.

Darbe gecesi direnmek yerine gelişmeleri beklemeyi tercih eden Tunus halkı nihayet sokakta.

Başkent Tunus’taki Belediye Tiyatro Binası önünde toplanan göstericiler Kays Said’i “hainlikle” ve “emperyalizmin ajanı olmakla” suçlayan sloganlar attı.

Göstericiler ayrıca Tunus Cumhurbaşkanı’nın 25 Temmuz’da “Sadece bir aylık” diyerek aldığı ve daha sonra süresiz olarak uzattığı istisnai kararların iptalini istedi.

Tunusluların darbeye karşı geç de olsa sokağa inmeleri Kays Said’in arkasında iddia ettiği gibi bir halk desteği olmadığının göstergesi.

Fakat Tunus Cumhurbaşkanı’nın bunu görmezden geleceği ve bildiğini okumaya devam edeceği kesin.

Nitekim Sidi Buzid vilayetini ziyareti sırasında destekçilerine hitap ettiği konuşmasında başkentteki gösterinin “tiyatro” ve “kötü aktörlerle yönetilen bir oyun” olduğunu öne sürerek istisnai kararların devam edeceğini söyledi.

“Hukuk füzelerimiz en derinden vurmak için rampalarında tek bir işaret bekliyor” dedi.

Tunus’un yeni diktatörü, halk iradesini temsil eden parlamentoyu kapatarak ülkedeki yönetim sistemini keyfine göre şekillendirmekte kararlı.

Anayasayı açıkça çiğnediği halde gerçekleştirdiği darbenin anayasaya uygun olduğunu öne süren ve her şeyi kendine göre yorumlayan Kays Said’in darbeyi protesto için düzenlenen gösteriyi görmezden geleceği belliydi ve Cumartesi günkü gösteriden sonra yandaşlarını sokağa çıkararak “karşı gösteri” düzenlemesi bekleniyordu.

Şimdilik halk iradesine ve devrime sahip çıkıyor görünmek için Arap Baharı devrimlerinin fitilini ateşleyen Muhammed Buazizi’nin memleketi Sidi Buzid’de bir grup yandaşına hitap etmekle yetinse de önümüzdeki günlerde gerekli görürse mutlaka başkentte de kendisine destek gösterileri organize edecektir.

Konuşmasında bahsettiği “rampasında fırlatılmayı bekleyen hukuk füzeleri” ise anayasaya, yasalara ve demokrasinin en temel kurallarına aykırı olarak alacağı keyfi kararlardan başka bir şey değil.

Tunus Cumhurbaşkanı’nın “füzeli” söylemi, protesto gösterileri karşısında geri adım atmayacağının ve kararlarına karşı çıkanları sert bir şekilde bastırma yoluna gideceğinin işareti.

Darbeyi eleştiren milletvekillerini susturmak için askeri yargıyı harekete geçiren Kays Said, “hukuk füzeleri” ifadesiyle demokrasi yanlılarına “Sesinizi kesmezseniz yolsuzluk, teröre destek ve benzeri suçlamalarla yargılanırsınız” mesajı veriyor.

Demokrasi yanlısı Tunuslu aktivistlerin, hukukçuların ve politikacıların önünde tehditlere ve şantajlara boyun eğmeden darbe karşıtı faaliyetlerini sürdürmek ve ısrarla devrimin kazanımlarına sahip çıkmaktan başka seçenek yok.

Öte yandan, seçilmiş bir politikacıdan çok askeri darbeyle yönetimi ele geçirmiş diktatör gibi hareket eden Tunus Cumhurbaşkanı, darbe karşıtlarını sindirmek için silah kullanmaktan ve kan dökmekten, koltuğunu korumak için iç savaş çıkarmaktan çekinmeyeceğini gizlemiyor.

Dolayısıyla, Tunus’taki krizin diyalog yoluyla çözülme ihtimali ne yazık ki yok denecek kadar az.