Günümüzdeki edebi türlerin neredeyse tamamı batı kökenlidir. Roman, öykü, tiyatro, deneme bu türlerin başında geliyor. Sadece şiirdir ki milli kimliğimizin bugüne taşıdığı türlerdendir. Şiirimiz de batı etkisiyle modernleşmiştir fakat binlerce yıllık kültürümüzün sözlü edebiyata dayandığı hatırlanırsa şiirin bizdeki yeri daha iyi anlaşılır. Binlerce yıllık tarihimizin çok yakın zamanlara kadar taşıyıcı metinleri hep şiir olmuştur. Günümüz Türk şiiri dünya edebiyatı içerisinde müstesna bir yere sahiptir. Bu durum dün de bugün de böyledir. Milletimizin her bir ferdi dilimizin altın nişaneleri olan şairlerimizle iftihar edebilir. Her ne kadar yeterli okuru olmasa da şiirimizi ayakta tutan bu şairleri ve yayınevlerini ayakta alkışlamak gerekiyor. Çünkü şiir biterse dil de biter, millet olma bilincimiz yiter. Şiir tıpkı arıların bitkileri koruduğu ve çoğalttığı gibi dilimizi mayalayarak geleceğe kalmasını sağlar. Bu vesileyle yeni çıkan bazı şiir kitaplarını sizlerle paylaşmak istiyorum.

Osman Özbahçe/Tüm Kitapları Yeniden

Sadece şiirleriyle değil kuramsal çalışmalarıyla da günümüz şiirinin en çalışkan isimlerinden olan Osman Özbahçe’nin kitapları Ebabil yayınları tarafından yeniden basıldı. Özenli baskısıyla dikkat çeken kitapların kapaklarını Hakan Şarkdemir resimlemiş. “Uzun Yürekli Nehir”, “Düşmanlık”, “Kral” ve “Türkiye Kitabı” ismini taşıyan kitapların ilki 1999, sonuncusu 2012 tarihinde yayınlanmıştı. Uzun zamandır baskıları tükenen bu eserlerin yeniden okuyucuyla buluşması sevindirici. Özbahçe’nin şiir kuramı ve eleştiri alanında da eserleri bulunuyor. “Sağlam Şiir”, “Kural Dışı”, “Modern Şiirimizin Kökleri”, “Analiz” isimli bu eserler Özbahçe’nin şiire bakışını ayrıntılı şekilde ortaya koyuyor. Şunu söyleyebiliriz ki Özbahçe’nin şiir ve eleştiri kitaplarını karşılaştırmalı şekilde okuyan herkes Türk şiirinin Tanzimat’tan bugüne gelen hikâyesini ayrıntılarıyla öğrenecektir.

Mustafa Melih Erdoğan/Bir Büyük Kırmızı

Aynı zamanda Aşkar dergisinin genel yayın yönetmeni olan Mustafa Melih Erdoğan’ın ikinci kitabı “Bir Büyük Kırmızı” geçtiğimiz haftalarda yayınlandı. Kitapta 13 şiir yer alıyor. Erdoğan’ın şiiri çevresine duyarlı eleştirel bir üslubu yansıtıyor. Konuşma dili, ironi, ses tekrarları ve şaşırtmaca bu şiirlerin temel özellikleridir. Modern epik bir dille yazılan metinler 2000 sonrası dönüşen şiirimizin örneklerini sunuyor. İşte kitaptan birkaç mısra; “En çok bayrak sallayan ellerinizi ve inanışlarınızı seviyorum”, “Biliyorum şimdi mikrofonlardan savurduğumuz yalanlar gibiyiz”, “akla mümin olan gönüle kâfirdir”, “Ve her şey modern olsa da asla modern olmaz bir çocuk”, “Hangi oyuncağı bozdum Allah’ım/Hangi çiçeği kanarca sevmedim/Hangi çocukta sırlandı ki âhım/Ağız tadıyla diş çürütemedim”

Ertuğrul Rast/Dünya Ceket Günü

Ertuğrul Rast’ın şiirlerini dergilerden biliyoruz. Şimdi o şiirler bir araya gelerek kitap oldu. “Dünya Ceket Günü” şairin ilk kitabı. Şiirlerin büyük kısmı nesne-insan ilişkisini ele alan mısralardan oluşuyor. Yaratılış, hayat ve ahiret gibi konular şairin ironik betimlemeleriyle canlandırılıyor. Açık anlam, ironi, hikâyeleştirme, ses tekrarları, konuşma dili ve alıntılama şairin kullandığı tekniklerden bazıları. Gelişen teknoloji, internet, yapay zekâ, robotlaşan insan, sosyal medya, özlenen geçmiş, televizyon, tedirgin insan, kıyamet, boşluk, makine, dünyevileşme gibi kavramlar şairin temel konularını oluşturuyor. Eleştirel olmaktan çok sarsıcı bir çağrıyı uhdesinde saklayan bu mısraların sıra dışı bir tarzı olduğunu belirtmeliyiz. Bu bakımdan Ertuğrul Rast için 2000 sonrası şiirin gidişatını iyi okuyan şairlerden biridir diyebiliriz. Kitaptan birkaç mısra; “artık öğrenmeyi bilecek makineler/artırıyoruz gerçekliği ve insan artıyor/azalan şeyleri seviyorum”, “bir elma öldürüldüğünde haber oluyorsa/o elma hep öldürülecektir”, “bir bakın kardeşlerim/çamurdan oluşan yumurtalara/kibrit kutusundan çıkan verime/cam üreten karıncalara/fransa’da her şey şarkılarla sona ererken”

Tüm şairlerimize hayırlı olsun, okurları bol olsun.