2023 yılında yapılacak seçime bir buçuk yıldan fazla zaman var. Siyaset kurumu hiçbir zaman bu derece gerilerek yoluna devam etmemişti. Darbe süreçleri bile bugünden daha yumuşak bir tarzda endamı siyaset eylemiştir.

Tügva üzerinden koparılan kıyamet, Kurumlara yönelik suçlayıcı ifadeler, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun “Siyasal cinayetler olabilir” iddiası ve Merkez Bankasına baskın yapar gibi ziyareti ortalığı karıştırmaya yeter ve artar durumda.

Muhalefet, “Türkiye’de hükümet boşluğu var” algısı oluşturmaya gayret ediyor. En iyi savunma saldırıdır deyip dört bir yandan saldırıyor. İktidarı devirmenin farklı versiyonları deneniyor. Bundan önce iktidarı devirmeye çalışan Fetö’nün iktidara yönelik hamleleri 4-5 yıl sürmüştü.

2012 Şubat’ında Hakan Fidan’ın ifadeye çağrılması, Erdoğan’ın bu girişime izin vermemesi, MİT binaları etrafında çatışma öncesini andıran gerginlikler, 2013 yılı Aralık ayında “17-25 Aralık darbe girişimi” hadiseleri eklendi. Takiben yayınlanan kasetler, devlet içindeki kutuplaşma, tasfiyeler, 2014 ilkbaharına kadar sürdü. 2015 yılında başlayan Hendek-Çukur olayları ve Hükümetin işi Askere havalesiyle sürecin biraz daha uzaması ve 2016’da ise meş’um darbe girişimi geldi. Bertaraf edilen Fetö ve darbe sevicilerinin darbe girişimi neticesinde ortam nispeten sakinleşse de iktidarın zorla gitmeyeceği anlaşılmış oldu. Ülkede kimse iktidarın darbe ile gitmesine razı olmadı/olmayacak. O zaman ne yapılabilir sorusu ortalığı kasıp kavurdu. İşte tamda o kasırganın ortasındayız.

Ne olur kasırganın içinde? Her gün gitmesi için toplu dua seansları yapılan bir iktidarın tasfiyesi kolay değildir. İddia üzerine iddia ortaya atılıp mide bulandırmak ve insanların artık gidin diyeceği noktaya getirmeye çalışacaklardır. Hatırlarsanız 28 Şubatta Erbakan hocaya da aynısını yapmışlardı. Gitsin de ne olursa olsun du.

Eyvallah illaki iktidar değişecektir bir gün, ne iktidar ne dünya kimseye mülk değil. Ama Algıya, salgıya, oyuna gelinmeden, iktidara yürüdüğünü iddia edenlerin ellerindeki başta belediyeler olmak üzere yaptıkları iş ve işlemler ile yapacaklarını proje olarak ortaya koymaları ve halktan oy istemeleri daha akıllıca olmayacak mı? Yoksa biz karalar geçeriz zaten halkta bunları yemeye hazır hale geldi deyip yeni bir İstanbul Macerası yaşamak istiyorsa tıpkı Erbakan hocanın arkasından ah vah edildiği gibi ah vah edilmesi noktasına gelirsek yazık olur.

Ülkede sadece silah sanayi yok, yapılan edilen ne varsa ilgili bakanlar çıkıp anlatsın. Yapılacaklar neler projeleri ortaya dökülsün. Halkın refah seviyesine yönelik çalışmalar hızla ortaya konsun. Biz de ne var ne yok bi hakkin öğrenelim, Vesselam…